Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2011/740 E. 2022/20 K. 11.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2011/740 Esas
KARAR NO : 2022/20

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 29/09/2011
KARAR TARİHİ : 11/01/2022
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 21/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı, davalılar ile inşaat iskelesi kiralanması konusunda sözleşme imzaladıklarını, davalı şirketin asıl borçlu, …’in ise kefil olarak sözleşmeyi imzaladığını, kira bedellerinin bir süre sonra ödenmemeye başladığını ayrıca kiralanan malzemelerin de kendilerine teslim edilmediğini, bu nedenle davalılar aleyhine kira alacaklarına ilişkin icra takibi başlattıklarını iddia ederek işbu icra takibine borçluların yapmış oldukları itirazların iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar davaya cevap vermemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Uyuşmazlık, davalıların 13.02.2008 tarihli sözleşme kapsamında kiraladıkları inşaat iskelesini davacıya teslim edip etmedikleri, malzemelerin teslim edilmemiş olması halinde sözleşme kapsamında talep edilen malzeme bedeli ile kira bedellerinden sorumlu olup olmadıkları ile icra takibine yapılan itirazın yerinde olup olmadığına ilişkindir.
Mahkememizce, davacıları …… şirketi ve …, davalısı ……. şirketi olan, konusu taraflar arasında imzalanan 13.02.2008 tarihli sözleşme gereği verilen ve icra takibine konulan senet yönünden davacıların borçlu olmadıklarının tespitine ilişkin İstanbul ……. Asliye Ticaret Mahkemesinin …… E. Ve …… K. Sayılı dosyasında görülen davanın bekletici mesele yapılmasına karar verilmiştir.
İstanbul …… ATM’nin Yargıtay incelemesinden geçerek onanan kararında; 13.02.2008 tarihli kira sözleşmesine istinaden 13.02.2008 düzenleme tarihli, 13.593,00-TL bedelli senedin kira sözleşmesinin teminatı olarak davacılar tarafından davalıya verildiği hususunda uyuşmazlık bulunmadığı, davacıların, kiralanan iskelenin davalıya teslim edildiği iddialarını ispat edememeleri nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Bu kapsamda; dosyamızın tarafları arasında 13.02.2008 tarihli kira sözleşmesinin imzalandığı ve dosyamız davalılarının, sözleşmeye konu iskeleleri davacıya teslim etmedikleri hususlarında kesin delil söz konusudur.
13.02.2008 tarihli sözleşmenin 3.maddesinde “Kira sözleşmesinin yapıldığı tarihten başlar ve teslim tarihine kadar aylık kiralarla devam eder.”, 6.maddesinde “13.02.2008-13.03.2008 dönemi için bir aylık kira bedeli KDV dahil 1.642,56-YTL’dir.”,10.maddesinde “Kira süresinin sonunda kiracının sözleşme konusu malzemeyi noksansız, hasarsız ve makbuz mukabilinde teslim etmesi ve kira borcunun tamamen ödenmesi ile bu sözleşme sona erer.”, 9/h bendinde “Bu sözleşmenin kefili yukarıda malzemenin toplam bedeli olan miktara ve aylık kira borçlarından kiracı ile birlikte sorumludur.” düzenlemesi mevcuttur.
Mahkememizce alınan, 29.01.2013 tarihli bilirkişi raporunda; davacı defterlerinin incelendiği, kira sözleşmesine ilişkin bir kısım faturaların davalı şirketçe ödendiği tespit edilmekle, icra takibi ile talep edilen döneme ilişkin toplam kira bedeli; aylık kira bedeli sözleşmede belirtilen miktar olan 1.624,56-TL üzerinden hesaplanmakla, icra takibine konu edilen döneme ilişkin toplam kira bedeli 47.634,24-TL olarak hesaplanmıştır.
Davacının dayandığı, 13.02.2008 tarihli inşaat iskelesi kira sözleşmesinde davalı şirketin borçlu, diğer davalı …’in ise kefil olarak sözleşmeyi imzaladığı görülmektedir. Sözleşmenin imzalandığı tarihte yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK.nın 7 maddesinin “İki veya daha fazla kimse, içlerinden yalnız biri veya hepsi için ticari mahiyeti haiz bir iş dolayısiyle diğer bir kimseye karşı müştereken borç altına girerlerse mukavelede aksi kararlaştırmış olmadıkça müteselsilen mesul sayılırlar.” düzenlemesi uyarınca; kiralayan tacir olmakla birlikte, taraflar arasında inşaat iskelesi kiralama işi yönünde süregelen bir ticari ilişki olduğu , ayrıca şirketin faaliyet alanının inşaat olduğu, bu yönde birden fazla kiralama sözleşmesi imzaladıkları bilirkişi raporundan ve sicil odası kayıtlarından anlaşılmakla, yukarıda belirtilen madde kapsamında davalı …’in sözleşmeden mütelselsil kefil olarak sorumlu olacağı, dolayısıyla hakkında borçlu ile birlikte icra takibi yapılmasının usulüne uygun olduğu anlaşılmıştır. Bununla birlikte, sözleşmenin imzalandığı tarihte yürürlükte bulunan; 818 sayılı BK’nun 484. Maddesi gereğince, kefalet sözleşmesinin geçerliliği, sözleşmenin yazılı şekilde yapılması ve kefilin sorumlu olacağı miktarın açıkça belirlenmiş olmasına bağlıdır. Ayrıca kefaletin geçerliliği yönünden 12.04.1944 tarihli Yargıtay İ.B.k’da belirtildiği üzere kefillik sözleşmesinde kefilin ödeyeceği miktarın gösterilmiş olup olmadığının ve senetten böyle bir miktarın anlaşılıp anlaşılamayacağının hakim tarafından kendiliğinden göz önüne alınması gerekmektedir.
Bu kapsamda; İstanbul …… ATM kararı, sözleşmenin 3,6, 9/h ve 10.maddeleri ve bilirkişi raporu kapsamında; davalı …… şirketinin kira sözleşmesini imzaladığı, sözleşmeye konu iskeleyi davacı şirkete teslim etmediği, sözleşme hükümleri gereğince davacının talep ettiği dönem içerisindeki kira alacağından sorumlu olduğu, …’in ise müteselsil kefil olmakla birlikte, söz konusu sözleşmede sorumlu tutulacağı asgari miktarın sadece malzeme miktarı olan 13.593,60-TL yönünden belirli olduğu, ödenmeyen kiralar yönünden asgari bir sorumluluk miktarının belirlenmediği, bu nedenle, ödenmeyen kira bedelleri yönünden kefil için geçerli bir kefalet sözleşmesinden bahsetmenin mümkün olmaması nedeniyle, davalı … sadece bu bedel kapsamında, sözleşme imzacısı …… şirketi ise talep edilen döneme ait kira bedellerinin tamamından olmak üzere ve işin ticari olması sebebiyle alacağa avans faizi işletilmek üzere, sorumlu tutularak, …’in 13.593,60-TL’lik kısımdan müteselsil kefil olarak sorumlu oluşu ile İstanbul …….. ATM’nin kesinleşen kararı kapsamında davamıza konu sözleşmeye ilişkin verilen teminat senedinin davalılar aleyhine takibe konulduğu dikkate alınarak tahsilde tekerrür olmamak şartı ile aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
Borç miktarının, aylık kira bedelinin belirli olması ve icra takibine konu edilen kira alacaklarına ilişkin tarih aralığının da gösterilmiş olması nedeniyle alacağın likit olması ve takibin 6352 sayılı kanunun geçici 10.maddesinin yürürlüğe girmesinden önce başlatılması nedeniyle hükmedilen alacağın %40’ı oranında icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın …… ASANSÖR İNŞ.SAN.VE TİC. LTD. ŞTİ. yönünden KABULÜ ile,
Bakırköy ….. İcra Müdürlüğünün ……. esas sayılı dosyası üzerinden davacı alacaklı tarafından, davalı borçlu …… Asansör İnş.san.ve Tic. Ltd. Şti aleyhine yürütülen icra takibine yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, tahsilde tekerrür olmamak şartı ile asıl alacak miktarı olan 47.000,00-TL üzerinden TAKİBİN DEVAMINA,
Devamına karar verilen alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine,
Davalı …… Asansör İnş.san.ve Tic. Ltd. Şti. itirazında haksız çıktığından ve alacağın likit olması sebebiyle İCRA İNKAR TAZMİNATI TALEBİNİN KABULÜ ile 47.000,00-TL toplam alacağın % 40’ı üzerinden hesaplanan 18.800,00-TL icra inkar tazminatının davalı …… Asansör İnş.san.ve Tic. Ltd. Şti.den alınarak davacıya verilmesine,
2-Davanın, davalı … yönünden KISMEN KABULÜ ile,
Bakırköy ….. İcra Müdürlüğünün ……. esas sayılı dosyası üzerinden davacı alacaklı tarafından davalı borçlu … aleyhine yürütülen icra takibine yapılan İTİRAZIN KISMEN İPTALİNE, tahsilde tekerrür olmamak şartı ile asıl alacak miktarı olan 13.593,60-TL üzerinden TAKİBİN DEVAMINA,
Devamına karar verilen alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine,
Davalı … itirazında haksız çıktığından ve alacağın likit olması sebebiyle İCRA İNKAR TAZMİNATI TALEBİNİN KABULÜ ile 13.593,60-TL toplam alacağın % 40’ı üzerinden hesaplanan 5.437,44-TL icra inkar tazminatının davalı …’den alınarak davacıya verilmesine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 3.210,57.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 459,15.-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 2.751,42-TL karar harcının davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 18,40-TL başvurma harcı ve 459,15-TL peşin harç olmak üzere yatırılan toplam 477,55-TL’nin davalılardan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından dosyada yapılan posta gideri, bilirkişi ücreti için yapılan toplam 611,35-TL yargılamaya giderinin davalılardan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre Hesaplanan 6.910,00-TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile tarafa verilmesine,
6-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, dava kabul ve red oranı dikkate alınarak, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre Hesaplanan 5.100-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı …’e verilmesine,
7-Taraflarca dosyaya yatırılan avansın kullanılmayan kısmının yatıran taraflara iadesine,
Dair davacı ve davalı … vekilinin yüzüne karşı davalı …… şirketinin yokluğunda verilen gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 11/01/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır