Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/397 E. 2023/559 K. 21.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/397 Esas
KARAR NO : 2023/559

DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/02/2023
KARAR TARİHİ : 21/06/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 22/06/2023
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirketin ön ödemeli konut satış sözleşmeleri uyarınca konut satışı gerçekleştirmek suretiyle ticari faaliyet gösteren bir inşaat firması olduğunu, Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas ve … karar sayılı 24.11.20921 tarihli kararda davalı şirketin iflasına karar verildiğini, davalı şirketin tapuda … ili, … ilçesi, … ada, 4 parselde kayıtlı arsa üzerinde inşaat edilecek … isimli proje kapsamında davacı ile 04.03.2016 tarihli Gayrimenkul Satışına İlişkin Sözleşme ve 04.03.2016 tarihli Ön Ödemeli Konut Satış Sözleşmesine Ek protokol akdedildiğini, sözleşme uyarınca davalı şirket peşin ödenecek bedel karşılığında geliştirmiş olacağı konut projesinde inşa edeceği brüt 110 m2 alanlı, 3+1 veya 2+1 daireyi müvekkillere sattığını, daireyi anahtar teslim etmeyi ve dairenin kat mülkiyetli tapusunu davacıya devretmeyi taahhüt ettiğini, protokol uyarınca satıcının dairelerin kat irtifaklı tapularını, en geç 30.12.2017 tarihinde her türlü takyidatlardan ari olarak temiz bir şekilde tapuda davacı adına devir ve tescil etmeyi taahhüt ettiğini, müvekkilin davalı şirketten tapusunu aldığını, ek protokol 8. Maddesinde taşınmazın 30.12.2017 tarihinde teknik şartnameye uygun olarak davacı alıcıya teslim edileceğinin düzenlendiğini, ancak inşaatın durması sebebiyle bu teslimin gerçekleşmediğini, davacının taşınmazının bulunduğu ABCD bloklarda yaklaşık 4 senedir hiçbir imalat yapılmadığını, inşaatın yarım bırakıldığını, ek protokolün 3.8 maddesinde, teslim tarihinden sonra gecikilen süre boyunca aylık 1.000,00-TL’den az olmamak şartıyla emsal kira bedellerinin alıcıya ödenmesinin kararlaştırıldığını, TBK m.125 hükmü ile borçlunun temerrüdü nedeniyle uğranan zararın tazmin edilebileceğinin düzenlendiğini belirterek tapuda … ili, … ilçesi, … ada, 2 parselde kain, … blok, … numaralı bağımsız bölümün anahtar teslim olarak satış sözleşmesine uygun davacıya teslimine, teslim sağlanmazsa terditli olarak taraflar arasındaki sözleşmenin taşınmazın anahtar teslim imal edilmesine ilişkin edimlerinin ifasından vazgeçerek bu edimlere ilişkin ifa yararının, dava konusu taşınmazın taraflar arasındaki sözleşme ve ekindeki teknik şartnameye uygun olarak anahtar teslim yapımı için gerekli olan inşaat maliyetinin ve belirsiz alacak kapsamında şimdilik 30.000,00-TL tazminatın davacıya ödenmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı şirkete yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Bakırköy … Tüketici Mahkemesinin … E. – … K. sayılı ilamı ile dosyanın görevsizlik kararı verilerek, mahkememize gönderildiği görülmüştür.
Dava dilekçesi, gelen müzekkere cevapları ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Dava, dava konusu taşınmazın anahtar teslim olarak satış sözleşmesine uygun olarak davacıya teslim, mümkün olmazsa sözleşmeden kaynaklanan tazminatın davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsamaktadır.
Konut satış sözleşmeleri ile devre tatil ve uzun süreli tatil sözleşmeleri de kanun kapsamına alınmıştır. Davacı vekili dava dilekçesinde dava konusu bağımsız bölümü konut olarak nitelendirerek iş bu davayı Tüketici Mahkemesinde açmış olup sözleşmede de dava konusu taşınmazın niteliği daire olarak kayıtlıdır.
Anılan Kanunun 3/h maddesinde de “Mal: Alışverişe konu olan; taşınır eşya, konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallar…” hükmünü içermektedir. Aynı Kanunun 3. Maddesinin (k) bendindeki tanıma göre tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, (1) bendindeki tanıma göre de tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 73. Maddesinin (1) bendi gereğince de bu kanun uygulaması ile ilgili çıkacak her türlü ihtilaflara tüketici mahkemelerinde bakılması gerekir.
Ticaret Mahkemesinin iflasa karar vermesi anında borçlu hakkında iflas açılmış olur. Bundan sonra müflisin masaya giren mal ve hakları üzerindeki tasarruf yetkisi kısıntıya uğrar ve masaya geçer. Müflis masaya giren bir mal veya hak üzerinde tasarrufta bulunmuşsa bu işlem geçersizdir. İflas kararından önce müflisin temlik sözleşmelerinden doğan borçları taşınmazın tapu kaydı henüz müflis üzerinde bulunduğundan masaya geçmekle iflas nedeniyle asıl akit (satım akti) yapılamamaktadır.
Kural olarak sözleşmeler taraflardan birinin iflas etmesiyle son bulmazlar. Bu halde iflas etmemiş olan taraf sözleşmenin ifasını isteyebilir. Ancak sözleşmenin ifasını talep hakkı bir iflas alacağıdır. Davaya konu temlik iki tarafa borç yükleyen sözleşmelerdendir. Bu bakımdan sözleşmenin alacaklısı olan taraf iflastan önce yapılan sözleşmedeki bütün borçlarını müflise karşı yerine getirmiş ise alacağı para borcundan başka bir şey olduğundan alacağını para alacağına çevirerek masaya yazdırabilir.(İ.İ.K. m.198)
Somut olayda; davacının öncelikli talebi taşınmazın sözleşmeye uygun teslimine yönelik olup, zararın talebi terditli taleptir. Öncelikli talep alacağın masaya kaydedilmesine yönelik olmayıp, müflis şirketin aktifinde yer alan bir hakkın masadan çıkartılarak, adına teslimii istemine ilişkindir. Davacının talebi, taşınmazın anahtar teslim olarak satış sözleşmesine uygun olarak teslimi olup, davanın kayıt kabul davası olarak kabulü mümkün değildir. Kayıt kabul niteliğinde olmayan aynen teslim talepleri yönünden İİK’da özel düzenleme yer almadığından, taraflar arasındaki işin niteliğine göre görevli mahkemenin belirlenmesi zorunludur.
Davacının yükleniciden konut olarak belirlenen taşınmazı satın aldığı, dava tarihinde yürürlükte bulunan 6502 sayılı kanun kapsamında tüketici konumunda olduğu anlaşıldığına göre uyuşmazlığın Tüketici Mahkemelerinde görülüp sonuçlandırılması gerekir.(İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesinin 20.10.2022 Tarih ve 2022/2719 E. – 2022/2557 K. Sayılı ilamı ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesinin 12.02.2021 Tarih ve 2020/1983 E. – 2021/306 K. Sayılı ilamı.)
HMK’ nın 114/1-c maddesi uyarınca görev dava şartıdır ve aynı kanunun 115.maddesine göre mahkemeler dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Bu durumda davaya bakmaya Tüketici Mahkemesinin görevli olması nedeniyle mahkememizin görevsizliğine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Davacının açtığı davada, mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla; açılan davanın, HMK’nun 115/2.maddesi uyarınca aynı kanunun 114/1-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE,
2- Görevli mahkemenin Bakırköy …. Tüketici Mahkemesi olduğuna,
3-Mahkememiz kararının kanun yoluna götürülmeksizin kesinleşmesi halinde daha önce Bakırköy …. Tüketici Mahkemesince görevsizlik kararı verildiğinden olumsuz görev uyuşmazlığının, halli merci tayini için dosyanın İSTANBUL BAM ilgili Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE,
4-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’ nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin ihtaratına,
5-Harç ve masrafların görevli mahkemede dikkate alınmasına,
Dair; 6100 sayılı HMK.’nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda karar verildi. 21/06/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır