Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/9 E. 2023/9 K. 09.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/9 Esas
KARAR NO : 2023/9

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/01/2022
KARAR TARİHİ : 09/01/2023
KARAR YAZIM TARİHİ :24/01/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin lastik satımı, fren hidroliği gibi araç bakım ve onarımı işlerini yaptığını, yürüttüğü hizmetlerle ilgili olarak … Şubesi’nin, gerekli teknik donanıma sahip olduğuna dair Türk Standartları Enstitüsü’nden Hizmet Yeterlilik Belgesi almak girişiminde bulunduğunu, müvekkil şirket hizmet yürüteceği dükkanın gerekli yeterliliklere sahip olup olmadığını tespit etmesi, eksiklikleri bildirmesi ve sonucunda ilgili belgenin temini amacıyla davalı tarafla bu hususta sözleşme imzalandığını, müvekkil tarafından davalı tarafa gerekli işlemlerin yapılması için 06.03.2019 tarihinde 4.500,00 TL ödeme yapıldığını, davalı tarafın edimini yerine getirmemesi üzerine müvekkil şirketin sözleşmeden cayma hakkını kullandığını ve yapılan ödemenin iadesini talep ettiğini, davalı tarafından ücret iadesinin yapılmadığını, bunun üzerine müvekkil şirket tarafından Bakırköy …. İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyasıyla ilamsız icra takibine başlandığını, davalı tarafça haksız ve kötü niyetli olarak takibe itiraz edildiğini ve takibin durduğunu belirterek, itirazın iptaline takibin devamına %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Davacı ile müvekkil arasında herhangi bir iş ilişkisi bulunmadığını, dava konusu bedel davacının müvekkile olan borcuna ilişkin olduğunu, davaya konu icra takibinde davacı, borcun sebebi “06.03.2019 tarihli, 4.500,00-TL tutarlı asıl alacağın sebepsiz zenginleşme iadesi” olarak belirttiğini, bu talebine göre, müvekkil ile geçerli bir sözleşme ilişkisi olmadığını veya hiç tahakkuk etmemiş bir borcu ödediğini veya ödemeyi hataen yaptığını belirttiğini, davanın ticari bir dava olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, İİK’nun 67. Maddesine göre alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın davacı şirketin cari hesap alacağının bulunup bulunmadığına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğü … E. esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı tarafından davalı aleyhine 5.152,44-TL asıl alacağın tahsili amacıyla ilamsız takip başlatıldığı, süresinde borç ve ferilerine itiraz edilmesi sonucu takibin durduğu itiraz ve davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamından yapılan inceleme sonucunda; davacının alacağı ispatlar nitelikte bir belge sunmadığı ve tanıklarını sunmadığı anlaşılmıştır. Yemin delili, HMK’nın 225 ve devamındaki maddelerde düzenlenmiş olup, yemin kesin delil niteliğindedir. Bir vakıayı ispat yükü kendisine düşen taraf, o vakıayı başka delillerle ispat edemezse, diğer tarafa yemin teklifinde bulunabilir. Yemin deliline dayanan taraf, iddia veya savunmasının diğer delillerle ispatlanmamış olması nedeniyle davacı tarafa kesin ve son delil olan yemin deliline dayanıp dayanmayacağı sorulmuştur. Davacı tarafın yemin deliline başvurduğu anlaşılmakla davalı şirket yetkililerine tüm bedele yönelik yemin teklif edilmiş ve davalı şirket yetkilisi tarafından davacıya borcunun bulunmadığına ilişkin yemin edilmiştir.
HMK’nin ispat yükünü düzenleyen 190. maddesine göre ispat yükü; kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesi gereğince de, “Kural olarak, herkes iddiasını ispat etmekle yükümlüdür.” düzenlemeleri mevcuttur. Buna göre; dosyada mevcut belgelere göre davanın ispatlanamadığı anlaşılmakla davanın reddine karar verilmiştir. Davacı tarafın kötüniyeti ispatlanamadığından kötüniyet tazminat talebinin de reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davanın REDDİNE,
2-)Kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3-)Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 179,90-TL ilam harcından peşin alınan 80,70-TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20-TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-)6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre alınan 1.320,00-TL arabulucu ücretinin davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
5-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-)Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.152,44-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
7-)HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine
Miktar itibariyle kesinlik sınırının altında olması sebebiyle HMK 362. Maddesi gereğince kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/01/2023
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.