Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/880 E. 2023/7 K. 09.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/880 Esas
KARAR NO : 2023/7

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/01/2013
KARAR TARİHİ : 09/01/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 24/01/2023
Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ,davalı kooperatifçe yaptırılan … Blok No:… ve Blok … numaralı iş yerlerinde oto alım satımı yaptıklarını, davalı kooperatif in müvekkili iş yerinin önünden geçen cadde bulunan yerleri sarı çizgilerle ayırdığını ve bu alanlarndan otopark ücreti adı altında para tahsil ettiğini , kooperatife yazılan yazı sonucunda 2012 yılı 4 ayından itibaren açıklama yapmadan otopark ücretini kestiklerini, söz konusu ödenen otopark ücretini faiziyle birlikte taraflarına ödenmesi gerektiğini, bu nedenlerle davalarının kabulü ile dava haklarının saklı kalması kaydıyla 5.000 TL ödeme tarihlerinden faiziyle birlikte tahsiline , vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesin vekaleten arz ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle ; Davacı taraf otopark kullanım bedeli olarak ödediği meblağı tamamen kendi gönlü ve rızası ile ödemiş olduğunu, şimdi istirdat etmek istemesinin hiçbir sebep ve gerekçesinin olmadığı ,davacılardan … son olarak kullandığı alana dair otopark bedelini de ödememiş olup bu hususta aleyhine Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. Sayılı takip ikame edilmiş ve itiraza uğraması nedeni ile de Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. E. Sayılı itirazın iptali davası açılmış olduğu ve halen de derdest olduğu ,ayrıca İstirdat davası nitelik ve mahiyeti gereği haklı bir neden olmaksızın mal kazanımından doğan ve kazanılan malın geri alınmasını amaçlayan dava olup İİK 72. Madde gereği 1 yıllık süreye tabi olduğunu davacı taraf ödemelerini tarihinde yapmış olup dava tarihi itibarı ile 1 yıllık zamanaşımı süresinin dolmuş olduğu bu nedenlerle davanın usulden ve esastan reddi gerektiğini, bu nedenlerle yargılama ve vekalet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasına vekaleten arz ve talep etmiştir.
Davacı açmış bulunduğu dava ile davalı kooparetifçe tahsil edilen otopark ücretlerinin iadesi talebi ile dava açtığı ancak dava açtığı sırada davalı tarafa ödediği otopark ücretinin miktarının kendisi tarafından bilindiği buna rağmen kısmi dava açtığı , ancak toplam ödenen miktarın 16.036,20 TL. olduğu dava dilekçesinde de belirtildiği halde HMK 109/2 ye aykırı olarak kısmi dava açıldığı , HMK 109/2 maddesine göre talep konusunun miktarı taraflar arasında tartışmasız veya açıkça belirli ise kısmi dava açılamaz hükmünü getirdiği, olayımıza da davacı ve davalı tarafça tahsil edilen otopark ücretinin miktarı konusunda bir anlaşmazlık yoktur. Davacı ödediği otopark ücretini tamamını bilmesine rağmen kısmi dava açmıştır. Bu durum HMK 109/2 aykırı olması nedeniyle mahkememizce davacı davasının reddi karar verilmiş, iş bu kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay ….HD …. esas …. karar sayılı ilamıyla “HMK’nın 109/2. maddesine göre kısmi dava açılması yasaklanmış iken bu madde 01.04.2015 tarih ve 6644 sayılı kanunla ilga edilmiş olup artık kısmi dava açma yasağı kalkmıştır. Usul hükümleri yayımlandığı anda yürürlüğe girer. Her ne kadar karar verildiğinde anılan usul hükmü yürürlükte ise de, henüz derdest olan eldeki davada da uygulanması dairemizin yerleşmiş uygulamasıdır. Bu durumda mahkemece yargılamaya devam edilerek davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerektiği” gerekçesiyle yerel mahkeme kararını bozmuştur.
Yargıtay bozma ilamından sonra mahkememizce mahallinde keşif yapılmış, keşif mahallinde hazır bulunan bilirkişi … düzenlemiş olduğu 10/01/2020 tarihli raporunda; “davalı tarafın alacağına dayanak yapmış olduğu otopark cezasının uygulandığı alanın imar yolu olduğunun, söz konusu alanın davalı kooperatifin tasarrufunda bulunan ortak yerlerden olmadığını” teknik kanaati olarak belirtmiş, mahkememizce de düzenlenen bilirkişi raporu yeterli görülerek hükme esas alınmıştır.
Her ne kadar davacı taraf düzenlenen rapor sonrasında 5.000-TL olarak açmış olduğu istirdat davasını ıslah etmek üzere süre talep etmiş ise de; davanın kısmi dava olarak açıldığı, arttırımın ıslah mahiyetinde olduğu, Yargıtayın yerleşmiş içtihatlarına göre bozma ilamından sonra davanın ıslahının hukuken mümkün olmadığı ve bu nedenle davacı tarafa davasını ıslah etmek üzere süre verilmemiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davalı kooperatif tarafından davacı adına düzenlenen otopark ücretinin uygulandığı alanın bilirkişi tarafından düzenlenen raporda ayrıntılı ve gerekçeli olarak belirtildiği üzere davalı kooperatifin tasarrufunda bulunan ortak yerlerden olmadığı, otopark ücretinin uygulandığı kısmın imar yolu olduğu, imar yoluyla ilgili davalı kooperatifin ücret tahakkuk ettiremeyeceği, bu nedenlerle taleple bağlı kalınarak tahsil edilen 5.000-TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar vermek gerektiği kararı verilmiş, Yargıtay …. Hukuk Dairesi’nin … Esas-… Karar sayılı ilamı ile ”Davalı kooperatifin 14.06.2008 tarihli genel kurulunun 9. maddesi ile site kurallarına uymayan, ortak alanları maksadı dışimda işgal eden ana ve ara yollara araç park eden şahıs ve tüzel kişilere ceza kesmek ve tahsil etmek, her türlü yasal işlemlere başvurma yetkisinin yönetim kuruluna verilmiştir. Yönetim kurulu tarafından bu yetkiye dayamılarak 30.04.2009 tarihinde sarı çizgili otopark alanlarından ücret alma uygulamasına 30.07.2009 tarihinden başlanmasına kararalmmıştır. 14.06.2008 tarihli genel kurulun 9. maddesinin iptal edildiğine ilişkin dosyada bir karara rasilanılmamıştır. Yukarıda belirtilen ve genel kurul tarafından yönetim kuruluna devredilen yetki site alanı içindeki boş alanlarla ilgili kullanıma ilişkin işgal tazminatı niteliğinde bulunduğundan anasözleşmede belirtilmese dahi kooperatif tarafından her zaman talep edilmesi mümkün olduğu, davaya konu yerin imar yolu olmasına rağmen henüz kullanıma açıldığının da iddia ve ispat edilmediği ve buna göre ortak alan olarak kabul edilmesi gerektiği, hurada kooperatitin kullanım ve tasarruf hakkının olduğu ve davalının ücret talebinin haklı olduğu anlaşıldığından davanın reddine karar verilmesi” gerekçesiyle yerel mahkeme kararını bozmuştur.
Tüm dosya kapsamında yapılan inceleme ve Yargıtay bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; Davalı kooperatifin 14.06.2008 tarihli genel kurulunun 9. maddesi ile site kurallarına uymayan, ortak alanları maksadı dışında işgal eden ana ve ara yollara araç park eden şahıs ve tüzel kişilere ceza kesmek ve tahsil etmek, her türlü yasal işlemlere başvurma yetkisinin yönetim kuruluna verilmiştir. Yönetim kurulu tarafından bu yetkiye dayanılarak 30.04.2009 tarihinde sarı çizgili otopark alanlarından ücret alma uygulamasına 30.07.2009 tarihinden başlanmasına karar alınmıştır. 14.06.2008 tarihli genel kurulun 9. maddesinin iptal edildiğine ilişkin dosyada bir karara rastlanılmamıştır. Yukarıda belirtilen ve genel kurul tarafından yönetim kuruluna devredilen yetki site alanı içindeki boş alanlarla ilgili kullanıma ilişkin işgal tazminatı niteliğinde bulunduğundan anasözleşmede belirtilmese dahi kooperatif tarafından her zaman talep edilmesi mümkün olduğu, davaya konu yerin imar yolu olmasına rağmen henüz kullanıma açıldığının da iddia ve ispat edilmediği ve buna göre ortak alan olarak kabul edilmesi gerektiği, burada kooperatifin kullanım ve tasarruf hakkının olduğu ve davalının ücret talebinin haklı olduğu anlaşıldığından davanın reddine dair karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Davanın REDDİNE,
2-)Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 179,90-TL ilam harcından peşin alınan 85,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 94,50-TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
3-)Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-)Davalı tarafından sarf edilen 119,5-TL posta giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-)Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
6-)HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine
Dair Tarafların Yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde YARGITAY yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/01/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.