Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/470 E. 2023/355 K. 24.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/470 Esas
KARAR NO : 2023/355

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/05/2022
KARAR TARİHİ : 24/04/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 12/05/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı … Anonim Şirketi arasında yürütülen ticari faaliyetlere istinaden müvekkil şirketin, davalı şirketten alacaklı olduğunu, müvekkil şirketin alacağının davalı borçlu tarafından ödenmemesi sebebiyle Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, Başlatılan işbu icra takibine 17.02.2022 tarihinde davalı şirketin; borca dayanak bir borç ilişkisinin bulunmadığından bahisle borca, faize ve tüm fer’ilerine itirazı doğrultusunda icra müdürlüğünün 20.02.2022 tarihli kararıyla; takibin durdurulmasına karar verildiğini, müvekkil şirketin davalı şirketten mal ve hizmet satışı kapsamında alacaklı olduğunu ve bu kapsamda tanzim edilen faturalar, sevk irsaliyeleri, cari hesap ektresi, BA ve BS formlarından ve ticari defter kayıtlarından açıkça anlaşıldığını, müvekkil şirketin davalıdan alacağı açıkken davalı tarafından takibe itiraz edilmesinin haksız ve mesnetsiz olduğunu, Açıklanan ve re’sen dikkate alınacak sebeplerle ve fazlaya ilişkin talep haklarımız saklı kalmak kaydı ile; davanın kabulüne, Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, Haksız itirazları ile takibin durdurulmasına sebebiyet veren borçlu davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafça, müvekkili hakkında haksız olarak Küçükçekmece … icra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, Davacı yanın dilekçesinde belirttiği borç tutarında mutabakat sağlanamadığını, bu uyuşmazlıklar giderilmeden, davacı yanın icra takibine başladığını, doğal olarak müvekkil şirketin, mutabık kalmadığı bedelden dolayı başlatılan icra takibine itiraz ettiğini, tarafların ticari defterleri incelendiğinde, yukarıda açıklanan uyuşmazlığın daha net anlaşılacağını, Ayrıca hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemekle birlikte mutabık kalınmış bir alacağın söz konusu olmadığını, Dolayısıyla likit olduğundan bahisle icra inkar tazminatının istenmesinin de mümkün olmadığını, belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Dava, İİK’nun 67. Maddesine göre alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı tarafından davalı aleyhine 295.146,23-TL cari hesap alacağının tahsili amacıyla ilamsız takip başlatıldığı, süresinde borç ve ferilerine itiraz edilmesi sonucu takibin durduğu itiraz ve davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Dosyaya sunulan belge ve kayıtlarla birlikte dosya mali müşavir bilirkişisine tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen raporda özetle;”Dava dosyası kapsamı, davacı şirket ticari defter kayıtları ve Ba-Bs beyanları içeriğinin karşılaştırmalı incelenmesi ve tespitler sonucunda: Davacı şirket tarafından, Davalı şirkete 2021 yılında toplam 688.164,37-TL tutarında satış faturası düzenlenerek, davalı şirketin borçlandırıldığı, 2021 yılında, davalı şirketten alınan tahsilatlar, alınan satış iadesi faturaları ve müşteri faturası açıklamaları ile davalı şirket lehine toplam 414.284,21-TL tutarında alacaklandırma kaydı yapıldığı, Ba-Bs Beyanlarına ilişkin 5.000,00-TL’lik beyan sınırı dikkate alınarak yapılan alış ve satış faturası karşılaştırmalarının davacı şirketin cari hesap/ticari defter kayıtları iel uyumlu olduğu gibi, davalı şirketin Ba beyanlarında bildirime konu ettiği alış faturalarının, davacı şirketin satış faturaları ile ve davalı şirketin satış iadesi faturası olarak düzenleyerek BS beyanına konu ettiği tutarda faturaların davacı şirketin kayıtları ile uyumlu olduğu, davacı şirket tarafından e-fatura olarak düzenlenen faturaların aynı zamanda irsaliye olarak düzenlenen irsaliyeler ile uyumlandırıldığı ve davalı şirkete tebligatlarının sistem üzerinden yapıldığı, yukarıdaki kayıtlarda ayrıntısı görüleceği üzere; davacı şirket kayıtlarına göre, 2021 yılında davalı şirket aleyhine yapılan borçlandırma toplam tutarı 688.164,37-TL’den, davalı şirket lehine yapılan alacaklandırma kaydı toplam tutarı 414.284,21-TL’nin mahsubu ile davalı şirketin 273.880,16-TL borçlu olduğunun kayıt altına alındığı, davacı tarafından, davalıdan asıl alacak tutarı olarak kayıt altına alınan 273.880,16-TL’nin 128.Şüpheli Ticari Alacaklar Hesabına intikal ettirilerek 27/12/2021 tarihli İlamsız takiplerde Ödeme Emri ile icra takibine konu edildiği, ticari defter kayıtlarının, icra takip tutarı ile uyumlu olduğu, davacının icra takibine konu ettiği 273.880,16-TL asıl alacak tutarında davalıdan alacaklı olduğu…” şeklinde tespit ve rapor edilmiştir. Bilirkişi raporunun denetime ve hükme esas almaya elverişli olduğu görülmüştür.
Ticari defterlerin delil olmasına ilişkin düzenleme HMK 222. maddede yer almaktadır. Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).Dosya kapsamında her iki tarafın BA-BS beyannamelerinin birbiriyle uyumlu olduğu anlaşılmıştır. Davacı tarafından davalıya düzenlenen faturalara, davalının yasal süre içerisinde yapmış olduğu itiraz bulunmamaktadır. Her iki tarafın ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu anlaşılmakla defterler hükme esas alınmıştır.
Davalı şirketin BA formalarında da faturaların kaydedildiği, buna göre içeriği kabul edildiği gibi resmi kuruma bildirilen beyannamenin delil niteliğini de haiz olduğu sabittir. BA/BS formları resmi makama bildirilen belge olup delil niteliğini haizdir. Kaldı ki davacı ticari defter ve belgeleriyle de alacak ispatlanmıştır. Takibe veya davaya konu faturaların davalı ticari defterlerinde kayıtlı olması halinde veya davalının bağlı olduğu Vergi Dairesi BA formları ile bildirilmiş olması halinde fatura içeriği malların davalıya teslim edildiğinin kabulü gerekir. (Y.19. HD. 2015/12329 Esas-2016/6138 Karar ve 2014/11846 Esas ve 15110 Karar sayılı ilamları da bu yöndedir.)
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; tarafların ticari defterleri ile ba-bs formları üzerinde yapılan inceleme sonucunda alınan bilirkişi raporu ile de alacak ispatlanmıştır. Toplam alacağın 273.880,16 TL asıl alacak, 21.266,07 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 295.146,23 TL olduğu, gerek icra aşamasında gerekse yargılama aşamasında söz konusu borcun ödenmediği anlaşılmakla davacı tarafından davalı aleyhine açılan itirazın iptali davasının kabulü ile likit olan alacağa yapılan itirazdan dolayı davacı lehine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
Açıklanan nedenlerle davanın kabulüne dair aşağıda yazılı şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-) Davanın KABULÜ ile; Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın İPTALİ ile takibin 273.880,16 TL asıl alacak, 21.266,07 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 295.146,23 TL üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanarak ve takip talebindeki diğer koşullar ile devamına,
2-)295.146,23 TL’nin %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-)Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 20.161,43-TL ilam harcından peşin alınan 3.564,63-TL harcın mahsubu ile bakiye 16.596,80-TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-)6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre alınan 1.560,00-TL arabulucu ücretinin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
5-)Davacı tarafından sarf edilen 2.000,00-TL bilirkişi ücreti, 105,00-TL posta masrafı, 80,70-TL başvuru harcı, 3.564,63-TL peşin harç olmak üzere toplam 5.750,33-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-)Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 31.000,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
7-)HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/04/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.