Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/388 E. 2022/1013 K. 25.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/388 Esas
KARAR NO : 2022/1013

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/04/2022
KARAR TARİHİ : 25/10/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 26/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin kimyasal madde ticareti yaptığını, davalıya takibe konu faturalarda belirtilen ürünlerin satışını gerçekleştirdiğini, taraflar arasında ticari ilişki kurulduğunu, müvekkil tarafından faturalardaki ürünlerin teslim edildiğini, davalı tarafça müvekkile ödemede bulunulmadığını, borcun ödenmediğini, 8.024,38 TL için davalı taraf hakkında Silivri İcra Dairesinde … E. Numarası ile takip başlatıldığına, borçlunun itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek; itirazın iptaline icra takibinin devamına, temerrüt tarihinden itibaren işleyecek olan ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak taraflarına ödenmesine, borcun likit olması ve itirazın haksız olması sebebiyle %20’den az olmamak üzere icra-inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücret-i vekaletin davalı tarafa yükletilmesine, ihtiyati haciz talebinin öncelikle teminatsız olarak kabulüne, aksi takdirde teminat belirlenerek kabulüne, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf davaya cevap vermemiştir.

Dava, İİK’nun 67. Maddesi gereğince itirazın iptali talebine ilişkindir.
Davacı vekili 17/10/2022 havale tarihli dilekçe ile davalı ile sulh olduklarını bildirerek, sulh protokolü sunduğu görülmüştür.
Davalı vekili 24/10/2022 tarihli dilekçesi ile davacı ile sulh olduklarını bildirmiştir.
Davacı ve davalı vekilinin vekaletnamelerinde “sulh olma” şeklinde özel yetkilerinin bulunduğu anlaşılmıştır.
Sulh HMK’nun 313 vd. maddelerinde düzenlenmiştir. Sulh görülmekte olan bir davada tarafların arasındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşme olup, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. Karar kesinleşinceye kadar yapılan her türlü sulh anlaşması mahkeme huzurunda yapılmış sulh olarak kabul edilir. Sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Davacılar ile davalının sulh olduğu anlaşılarak HMK 315 maddesi uyarınca karar verilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı … Limited Şirketi ile davalı … Limited Şirketi arasında akdedilen 13/09/2022 tarihli sulh protokolü gereğince davanın konusuz kalması nedeniyle esas hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, taraflar arasında akdedilen 13/09/2022 tarihli sulh protokolünün kararın eki niteliğinde sayılmasına,
2-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 80,70-TL ilam harcından peşin alınan 533,13-TL harcın mahsubu ile bakiye 452,43TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre alınan 1.320,00TL arabulucu ücretinin sulh protokolüne istinaden davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Sulh protokolünde; iş bu dosyamızda taraf vekillerinin hiçbir şekilde karşı vekalet ücreti talebinde bulunmayacakları belirtildiğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar verildi. 25/10/2022
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.