Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/171 E. 2023/60 K. 24.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/171 Esas
KARAR NO : 2023/60

DAVA : Menfi Tespit (İtibar Mektubu Ve İtibar Emrinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/07/2019
KARAR TARİHİ : 24/01/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 01/02/2023
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (İtibar Mektubu Ve İtibar Emrinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Davacı dava dilekçesinde özetle; hakkında Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında alacak nedeniyle icra takibi yapıldığını, takibe konulmuş olan … sayılı abone numarasına göre yapılan ilamsız takipte belirtilen abone numarasının kendisine ait olmadığını, davacıya hiçbir şekilde borcu olmadığını, şirketi … yılında … ‘ya devrettiğini, davalıya borcu olmadığının tespit edilmesini, yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davaya cevap vermemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, İİK 72/3 maddesine dayalı menfi tespit talebine ilişkin olup takip ve dava konusu borç kaçak elektrik kullanım bedelinden kaynaklanmaktadır.
Kaçak elektrik tespit tutanakları, düzenlendiği tarih itibariyle maddi olgulara ilişkin tes- pitleri içermekte olup, aksi sabit oluncaya kadar geçerli olan belgelerdendir. Tutanağın aksinin iddia edilmesi halinde bundan kendisine hak bahşeden kişinin aksini ispat etmesi gerekir. (Yargıtay 3. HD 2019/6017 Esas- 2020/3754 Karar nolu, 01/07/2020 tarihli, 2020/2109 Esas- 2020/3340 Karar nolu 24/06/2020 tarihli, 2019/4862 Esas- 2020/305 Karar nolu 16/01/2020 tarihli ilamı)
Somut olayda, davacının ortağı ve yetkilisi olduğu dava dışı … San. Ve Tic. Ltd. Şti’nin ticaret siciline kayıtlı olduğu ve fırın olarak faaliyet gösteren “… Caddesi, …. Sokak, No: … … Bahçelievler” adresindeki iş yerinde ve 23/08/2012 tarihinde yapılan kontrolde, belirtilen adreste “kayıtsız-mühürsüz sayaçtan elektrik kullanıldığı” tespit edil- mekle, dava dışı “… San. ve Tic. Ltd Şti” hakkında … nolu Kaçak Elektrik Kullanım Tespit Tutanağı düzenlendiği, elektriğin kesildiği, bu tutanağa istinaden yapılan 2.551,20 TL tutarındaki ek tahakkuk bedelinin ödenmemesi üzerine davacı aleyhine İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden ilamsız takibe girişildiği, takibin itirazsız kesinleştiği tespit edilmiştir.
Her ne mahkememizce “davacının Bakırköy …. Noterliğinin … yevmiye nolu 27/10/2009 tarihli hisse devri sözleşmesi ile … Ltd Şti’ndeki hisselerini dava dışı …’ya devrettiği, kaçak kullanımına ilişkin tespit tutanağının 2009 yılı öncesine ait olduğu ve döneminin bulunmadığı, kaçak kullanım tarihi itibarıyla, devir nedeniyle davacının borçtan sorumlu olmadığı” gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de işbu hükmün İBAM … HD tarafından kaldırılmasına karar verilmiştir.
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin ve İBAM 3. HD. yerleşik uygulamasında tüzel kişinin organı niteliğindeki yöneticilerin, tüzel kişi adına ve yararına işledikleri haksız fiillerden dolayı zarar gören üçüncü kişilere karşı tüzel kişi ile birlikte Borçlar Kanunu’nun haksız fiil hükümleri ve Türk Medeni Kanunu’nun 50/3. maddesi hükmüne göre haksız fiil faili olarak müteselsilen sorumlu olduğu kabul edilmektedir.
Davacı, dava dışı şirketteki hisselerini dava dışı …’ya devir ettiğine dair Bakırköy …. Noterliği’nin 27/10/2009 tarihli … yevmiye nolu Limited Şirket Hisse Devir Sözleşmesi’ni ibraz etmiş ise de ; dosya içinde mevcut ve dairemizce … ‘nun resmi web sitesinden temin edilen en son tarihli ticaret sicil kaydına göre, davacı … ‘in halen dava dışı … Limited Şirketi’nin yetkilisi ve ortağı olduğu, hisse devrine ilişkin keyfiyetin Ticaret Sicilinde tescil ve ilan edilmediği, şirketin en son tescilinin 22/01/2009 tarihindeki kuruluşuna ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
İBAM …. HD. … Esas ve … Karar sayılı ilamında; davacı 23/08/2012 tarihli tutanak ile tespit edilen kaçak elektrik kullanımı nedeniyle hukuken sorumlu olup taraflarca gösterilen tüm delillerin celbi ile davacının borç miktarının tespiti için, konusunda uzman elektrik mühendisi bilirkişiden rapor alınarak hasıl olacak sonuca göre karar tesisi gerektiği belirtilmiş olup bu ilam doğrultusunda mahkememizce bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Alınan bilirkişi raporuna göre; dava konusu tutanak dava dışı … … adına tanzim edilmiştir. Davalı şirket yetkililerince tutanağa konu ticarethanede tüketilen elektriğe ilişkin tutanak kayıtlarına … abonelik – tesisat numarası geçirilmiştir. Dava konu tutanak kayıtlarında, işyerinde kullanılan elektriğin ölçümü için … marka … seri nolu sayacın tesisata takılı vaziyette bulunduğu, dava konusu tutanak öncesinde en son 09.03.2012 tarihinde davalı kurumca … Mamülleri adına mükerrer tutanak düzenlenmiş olduğu tespit edilmiştir. Tutanak tarihleri arasındaki dönemde normal sayaç okuması / normal tüketim kaydı bulunmadığı tespit edilmiştir. Dava konusu tahakkuk, 7716,00 kwh tüketim üzerinden 2.551,20 TL. olarak hesap edilmiştir. Kayıtsız sayaç tarafından kayıt altına alınan, davacı tarafça tüketilen elektrik miktarı (7716 kwh) hesaplamalarda dikkate alınmıştır. 23.08.2012 tarihindeki sayaç işareti 48600 kwh. 09.03.2012 tutanak öncesi mükerrer tutanak tarihindeki işaret 40884 kwh. fark 7716 kwh. olup kaçak tahakkuku 7716 kwh tüketim üzerinden düzenlendiğinden kaçak tahakkukunun 23.08.2012 — 09.03.2012 tarihler arasındaki elektrik tüketimine tekabül ettiği, bu tarihler arasında davacı tarafça tutanağa konu işletmede ne şekilde elektrik kullanıldığı da belgelenemediğinden, kaçak tahakkukunun davacının bilfil tüketimi olduğu, bu nedenle de davalı kurumca talep edilebileceği, davacı tarafın tutanağa konu adreste bilfiil tüketmiş olduğu elektrik bedelini tutanak tarihi itibariyle yürürlükte olan EPDK 622 Sayılı kurul karar hükümleri doğrultusunda ödemekle yükümlü olduğu belirtilmiştir.
Buna göre; istinaf ilamı doğrultusunda alınan bilirkişi raporunun hükme ve denetime elverişli olduğu, davaya konu tutanakların mevzuata uygun olduğu anlaşılmakla davanın reddine ve davacı tarafın kötüniyetli olduğu tespit edilmediğinden kötüniyet tazminat talebinin reddine dair aşağıda yazılı şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalı tarafın kötüniyet tazminat talebinin REDDİNE,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 179,90TL ilam harcının davacıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 9.200,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
5-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Dair davalı vekilinin yüzüne karşı davacı tarafın yokluğunda kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/01/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır