Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/109 E. 2022/277 K. 14.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/109 Esas
KARAR NO : 2022/277

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/09/2021
KARAR TARİHİ : 14/03/2022
KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05/04/2022
Davacı tarafından mahkememizde açılan davada yapılan yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından mahkememize sunulan dava dilekçesinde özetle; davalının, davacı şirketten zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçesi hizmeti satın aldığını ancak ödemenin tamamlanmadığını, iş bu sebeple Büyükçekmece …… İcra Müdürlüğü …… Esas sayılı dosyası ile kalan bakiye poliçe alacağına istinaden takip başlatılmış olduğunu, söz konusu takibe konu tüm borca haksız ve hukuka aykırı olarak itiraz edilmiş olduğunu, müvekkili davacı şirketin davalı’nın talebi üzerine ……. nolu, poliçeyi düzenlemiş olduğunu, iş bu poliçe için 1.437,34-TL, bakiye borcu kaldığını, müvekkili şirket yapmış oldukları ticari işe uygun olarak hareket etmiş ve edimlerini yerine getirmiş, poliçe alacağından doğan toplam 1.437,34-TL bedelli borcunu ödemesini istemiş olduğunu, davalı/borçlu kalan poliçe borcunu ödememiş olduğunu, borcun ödenmemesi üzerine Büyükçekmece …… İcra Müdürlüğü …… Esas sayılı dosyası ile takip başlatılmış olduğunu, açılan takibe davalının haksız ve hukuka aykırı olarak itiraz etmiş olduğunu ve takibin durduğunu beyan etmiştir. Tüm bu nedenlerle; davalı borçlunun itirazının iptali ile takibin devamına ve takibi sürüncemede bırakma amacı gütmesi, haksız ve kötü niyetli itirazı nedeniyle asgari %20 İcra İnkar Tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, sigorta poliçesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
HMK’nın 114 ve 115. maddelerinde dava şartları düzenlenmiş olup, açılan bir davada öncelikle dava şartlarının kanundaki düzenleme sırasına göre incelenip, değerlendirilmesi gerekmektedir.
Ticari dava ile ilgili düzenleme TTK’nun 4. maddesinde yapılmıştır. TTK’nun 4/1 maddesine göre, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın bu Kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır.
6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’nun “Amaç” başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra “Kapsam” başlıklı ikinci maddesinde: “Bu kanun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar.” hükmüne yer verilmiştir. Anılan Kanun’un 3. maddesinde “Tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, mal; alışverişe konu olan taşınır eşya, konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallar ile elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü vb. her türlü gayri maddi malları, tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder.” şeklinde tanımlanmıştır.
6502 Sayılı Kanun’un 73. maddesinde, bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa Tüketici Mahkemelerinde bakılacağı öngörmüştür. Bir hukuki işlemin 6502 Sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması ve işlemin tüketici işlemi sayılması gereklidir.
Uyuşmazlık; taraflar arasında imzalanan ZMMS poliçesinden kaynaklanmaktadır. Yapılan araştırmada davalının tacir sıfatının bulunmadığı anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki sigorta sözleşmesi nitelik itibariyle 28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı yasanın 3. maddesinde yazılı hizmet ilişkisi ve tüketici işlemi kapsamında bulunduğundan aynı yasanın 73. Maddesi uyarınca davaya bakma görevi Tüketici Mahkemelerine aittir.
Açıklanan nedenlerle dava konusu uyuşmazlığın Tüketici Mahkemelerinin görevi dahilinde bulunduğu anlaşılmakla HMK’nun 114/1-c ve115. maddeleri gereğince davanın görev nedeniyle dava şartı yokluğundan usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM-Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK 114/1-c ve 115 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine,
2-HMK 20. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli BAKIRKÖY NÖBETÇİ TÜKETİCİ MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-HMK 331/2 maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
4-Süresinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde ve talep halinde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verilerek yargılama giderlerinin hüküm altına alınmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/03/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır