Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/969 E. 2022/841 K. 19.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/969 Esas
KARAR NO : 2022/841

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/11/2021
KARAR TARİHİ : 19/09/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 07/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Davalı şirket ile müvekkil şirket arasında ticari ilişki mevcut olup, müvekkil şirket davalı/borçlu şirkete gümrük hizmeti verdiğini, gümrük vekaletnamesi ve yapılan gümrük işlemlerine ilişkin evraklardan da borçlu şirkete hangi hizmetlerin verildiği, hangi harcamaların yapıldığı ve bu alacakların ödenmediğinin görüldüğü, müvekkil şirket vermiş olduğu hizmetlerin karşılığını alamadığını, bunun üzerine Büyükçekmece …… İcra Müdürlüğünün …… E. Sayılı dosyası ile bu borca ilişkin olarak takip başlatıldığını, borçlu tarafından takibe haksız ve mesnetsiz olarak itiraz edildiğini ileri sürerek yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, davalı lehine %20’ den aşağı olmamak üzere inkar kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf dosyaya cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Dava, İİK’nun 67. Maddesine göre alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Büyükçekmece …… İcra Müdürlüğü’nün …… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı tarafından davalı aleyhine 5.893,38-TL cari hesap alacağının tahsili amacıyla ilamsız takip başlatıldığı, süresinde borç ve ferilerine itiraz edilmesi sonucu takibin durduğu itiraz ve davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Davalı ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılması için 07/02/2022 tarihli celsede verilen ara karar uyarınca davalı şirketin inceleme gün ve saatinde hazır bulunmadığı gibi yerinde inceleme talebinde de bulunmadığı görülmüştür.
Dosyaya sunulan belge ve kayıtlarla birlikte dosya mali müşavir ve gümrü bilirkişisine tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen raporda özetle; ”Davacı ……. gümrük müşavirliği firmasının, davalının Büyükçekmece Çekmece …… Noteri
27.12.2019 tarih ve ….. Yevmiye nolu vekaletine istinaden “dolaylı temsilci sıfatıyla” gümrük müşavirliği hizmeti verdiği, davaya konu edilen fatura ve dekont içeriklerine bakıldığında, tüm açıklamaların gümrük iş ve işlemlerinin ifasına yönelik hizmet kalemlerine ilişkin olduğu, dosyaya sunulu fatura ve dekont tutarlarının davaya konu edilen alacak miktarının üstünde olduğu, bu yönden dosyaya sunulu fatura ve dekontların beyannamelerle ilişkilendirilmesine gerek bulunmadığı, bu halde davacının davalı adına yapmış olduğu gümrük iş ve işlemlerinin ifası aşamasında hizmet faturası ve harcamalara ilişkin düzenlediği dekontlar bakımından cari hesap yönünden alacaklı gözüktüğü, davacı tarafın defterlerinin, sair vesaikin, muhasebe kayıtlarının 6102 Say. TTK. m. 64,65,66 ve 82. Mad. VUK. m. 220-226,229,230,231,232 hükümlerine uygun şekilde tanzim edildiği, Davacı yasal defter kayıtları incelendiğinde davacının icra takip tarihi itibariyle davalıdan
5.893,38 TL alacaklı olduğu…….”
şeklinde tespit ve rapor edilmiştir. Bilirkişi raporunun denetime ve hükme esas almaya elverişli olduğu görülmüştür.
Ticari defterlerin delil olmasına ilişkin düzenleme HMK 222. maddede yer almaktadır. Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4). Mevcut olayda davacı tarafın ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu anlaşılmakla davacı tarafın ticari defterleri hükme esas alınmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; alınan bilirkişi raporu ile de alacak ispatlanmıştır. Toplam alacağı 5.893,38 TL olduğu, gerek icra aşamasında gerekse yargılama aşamasında söz konusu borcun ödenmediği anlaşılmakla davacı tarafından davalı aleyhine açılan itirazın iptali davasının kabulü ile likit olan alacağa yapılan itirazdan dolayı davacı lehine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
Açıklanan nedenlerle davanın kabulüne dair aşağıda yazılı şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;

1-) Davanın KABULÜ ile; Büyükçekmece ……. İcra Müdürlüğü’nün …… Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın İPTALİ ile takibin 5.893,38 TL üzerinden devamına,
2-)5.893,38 TL’nin %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-)Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 402,57-TL ilam harcından peşin alınan 71,18-TL harcın mahsubu ile bakiye 331,39-TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-)6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre alınan 1.320,00-TL arabulucu ücretinin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
5-)Davacı tarafından sarf edilen 1.600 TL bilirkişi ücreti, 132,50-TL posta masrafı, , 59,30-TL başvuru harcı, 71,18-TL peşin harç olmak üzere toplam 1.862,98-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-)Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.893,38-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
7-)HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair tarafların yüzüne karşı; alacak miktarı kesinlik sınırının altında kaldığından HMK 362. maddesi uyarınca KESİN olarak verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.19/09/2022
Katip …..
¸e-imzalıdır

Hakim …..
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.