Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/900 E. 2022/537 K. 26.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/900
KARAR NO : 2022/537

DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/10/2021
KARAR TARİHİ : 26/05/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 27/05/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile dava dışı …….. Tekstil Nakliyat Otom. ve İnş. San. Tic. Ltd.. Sti arasında fason dikim ütü paket işleminden kaynaklanan ticari iş ilişki bulunduğunu, işbu ilişkiye istinaden müvekkilinin 18/10/2021 tarihinde 250.000,00 TL ödemeyi …….. Bankası ……… ıban numaralı şirket hesabından dava dışı …….. Tekstil Nakliyat Otom. ve İnş. San. Tic. Ltd. Şti’ne gönderecekken, muhasebe sistemindeki bir hata nedeni ile bu ödemenin davalı şirkete gönderildiğini, müvekkilinin davalıya herhangi bir borcunun olmadığını, muhasebe bölümünde çalışan personelin sehven yapılan hatası ile davalıya gönderildiğini, bu durumun bankaya bildirildiğini ancak banka tarafından gönderilen hesap üzerinde fazlaca haciz bulunması nedeniyle bu işlemin yapılamadığını belirttiği, …….. Bankası hesabı üzerinde hacizler bulunduğundan müvekkilinin telafisi güç ve imkansız zararlara uğramaması adına yargılama sonuçlanıncaya kadar hesapta yer alan paranın çekilmesi, 3.şahıslara havalesi vs banka ve haciz alacaklılarına ödenmesini engelleyecek şekilde ivedilikle bloke konmak sureti ile ihtiyati tedbir kararı verilmesini bu konuda davalı ……… Tekstil Gıda Sağlık San Tic Ltd. Şti.’ne ait …….. hesap numaralı …….. Bankası …….. Şubesindeki hesaba mahkememizce tayin edilecek teminat karşılığında tedbir konulmasınını, müvekkilinin davalı şirket hesabına …….. Bankası A.Ş’ hesabından 18/10/2021 tarihli 250.000,00 TL tutarında sehven yapılan ödeme neticesinde müvekkilimizin davalı şirkete herhangi bir borcu olmadığının tespitine talep ve dava etmiştir.
Davalı adına duruşma gün ve saatini bildirir davetiye usulüne uygun olarak tebliğ edildiği halde duruşmalara katılmamış, böylece yokluğunda yargılama yapılarak karar verilmiştir.
İhbar olunan vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; söz konusu davanın hmk. 61. maddesi gereğince müvekkil bankaya ihbar edilmesi hukuken hatalı olduğunu, zira, dava sonucu verilecek karar neticesinde de, dava taraflarının müvekkil bankaya rücu edebilecekleri bir hakları mevcut olmadığını, davalı ……… Tekstil Gıda Sağlık San.ve Dış Tic. Ltd. Şti.’nin hesabına geçtikten sonra havaleden rücu mümkün olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Dosyaya sunulan belge ve kayıtlarla dosya bilirkişi ……… ‘ye tevdii edilmiş, bilirkişi düzenlemiş olduğu 04/05/2022 tarihli raporunda “davacının davalıya 250.000,00 TL para göndermesi hayatın olağan akışına aykırı olduğu, herhangi bir borç yada daha sonra borçlandırıcı bir sebep dosyaya sunulmamış olduğundan davacının davalıya gönderdiği 250.000,00 TL nin sehven – yanlışlıkla gönderilmiş olduğu kanaatine varıldığını” teknik kanaati olarak belirtmiştir.
Dava sebepsiz zenginleşmeye dayalı menfi tespit davasıdır.
Davalı taraf kendisine verilen kesin süre içerisinde ticari defter ve kayıtlarının yerini bildirmemiş, ibraz etmemiştir.
Ticari defterlerin delil olmasına ilişkin düzenleme HMK 222. maddede yer almaktadır. Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4). Mevcut olayımızda davacının ticari defterlerinin usule uygun tutulduğu, davalı tarafın kendisine verilen kesin süre içerisinde ticari defterlerini sunmadığı, hükme esas alınan bilirkişi raporunda; davalı ile davacı arasında ticari ilişkinin bulunmadığı, davacının kayıtlarına göre sadece davalıya gönderilen dava konusu 250.000,00 TL’nin davalıya gönderildiği hususunun virman olarak kaydedildiği, davacının davalıya gönderdikten sonra dava dışı şirkete de aynı miktarda havale işlemi yaptığı ve dava dışı şirket ile davacının ticari ilişkilerinin bulunduğu hususuları bir bütün olarak değerlendiriliğinde davacının davalıya dava konusu 250.000,00 TL’yi sehven gönderdiği ve borcu olmadığı anlaşıldığından mahkememizce davacının ticari defterlerinin sahibi lehine delil vasfı taşıdığı değerlendirilerek davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; davacının sehven banka kanalıyla davalı hesabına gönderdiği 250.000TL yönünden davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2-Dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte 250.000TL’nin davacıya iadesine,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 17.077,50TL ilam harcından peşin alınan 4.269,38TL harcın mahsubu ile bakiye 12.808,12TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-Davacı tarafından sarf edilen 1.200,00TL bilirkişi ücreti, 132,35TL posta masrafı, 59,30TL başvuru harcı, 4.269,38TL peşin harç olmak üzere toplam 5.661,03TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 25.950,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
6-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve ihbar olunan vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.26/05/2022

Katip ..

Hakim …….
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.