Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/860 E. 2022/347 K. 29.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/860
KARAR NO : 2022/347

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/02/2021
KARAR TARİHİ : 29/03/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 07/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalılardan …’e taşınmaz sattığını, davalı …’in alım satım bedelinin tamamını ödemediğini ve müvekkiline konu 10.000-EURO bedelli iki adet senet verdiğini, davalı …’in davalı …’e kefil olduğunu, davalı …’in müvekkilini sürekli oyaladığını ve borcunu ödemediğini belirterek fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulması kaydıyla şimdilik 10.000-TL’nin vade tarihiden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde, davanın reddini istemiştir.
Bakırköy ….. Asliye Hukuk Mahkemesi EK sayılı ilamıyla görevsizlik kararı vermiş, dosya mahkememize gönderilmiştir.
Türk Ticaret Kanununun 661. maddesi uyarınca zamanaşımına uğramış bir bonoda yazılı alacak, temel ilişkiye dayanılmak suretiyle talep edilebilir. O ilişkiden doğan bir alacağın bulunduğu ve alacak miktarını kanıtlama yükümlülüğü de davacı tarafa aittir. Hukuk Genel Kurulunun 04.04.2007 gün ve 2007/13-153 E.-2007/183 K. sayılı kararında da benimsendiği gibi “Zamanaşımına uğrayan ve imzası inkar edilmeyen bono, temel borç ilişkisi bakımından yazılı delil başlangıcı niteliğindedir.” Buna göre, zamanaşımına uğramış bir bono, kambiyo senedi vasfını yitireceğinden, eldeki uyuşmazlığın da kambiyo senedinden kaynaklandığı kabul edilemeyecektir. Bu durumda davanın mutlak ticari nitelikte bulunmamasına ve temel ilişkiden kaynaklı olarak alacak talep edildiğine göre uyuşmazlığın, genel hükümler çerçevesinde asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. (İBAM 37. Hukuk Dairesi 2019/1565 esas, 2019/2808 karar)
Yine Yargıtay ….. Hukuk Daresi’nin …. esas, ….. karar sayılı ilamında; “Somut olayda; tarafların tacir oldukları yönünde bir iddia bulunmadığı gibi, uyuşmazlığın kaynağının zamanaşımına uğramış çek olması, zamanaşımına uğrayan çeklerin kambiyo senedi niteliğinde olmayıp, yazılı delil başlangıcı sayılması (HGK’nın 20.02.2008 gün ve 2008/3-159 E. – 2008/158 K. sayılı ilâmı) davacı tarafından başlatılan icra takibinin genel haciz yoluyla takip olması, çekin kaynağının ödünç akdi olması sebebiyle ticari dava niteliğinde bulunmayan uyuşmazlığın 6100 sayılı HMK’nın 2. maddesi uyarınca genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. ” denmektedir.
İş bu ilamlardaki gerekçelerden yola çıkılarak davamızdaki senedin düzenleme ve vade tarihleri göz önüne alındığında zamanaşamına uğradığı, kambiyo senedi niteliğini kaybettiği, tarafların tacir kaydının bulunmadığı, davaya konu senedin dayandığı temel ilişkinin taşınmaz alım satımına ve buna dair kefil olunmasına dair olduğu, dosya kapsamına göre diğer nispi ve mutlak ticari dava şartlarının da bulunmadığı anlaşıldığından HMK’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince mahkememizin görevsizliğine, görevsizlik nedeniyle davanın usulden reddine, 6102 sayılı TTK’nın 6335 sayılı Kanunla değişik 5/3. maddesinde ise asliye ticaret mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğu düzenlemesine istinaden görevli mahkemenin Bakırköy ….. Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu sonuç ve kanaatine varılarak mahkememizin görevsizliğine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-TTK’nun 4/1, 5/1 ve 19/2 maddeleri ile HMK’nun 114/1-c, 115/1-2 maddeleri gereğince mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ nedeniyle dava şartı yokluğundan DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-Görevli ve yetkili mahkemenin Bakırköy ….. Asliye Hukuk Mahkemesi OLDUĞUNA,
3-Mahkememiz ile Bakırköy ….. Asliye Hukuk Mahkemesi arasında olumsuz görev uyuşmazlığı oluştuğundan kararın istinaf edilmeksizin kesinleşmesi halinde görev hususunun değerlendirilmesi (MERCİİ TAYİNİ) için dosyanın ilgili İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
Dair, davacı vekilinin ve davalı asil …’in yüzüne karşı diğer davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.29/03/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.