Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/759 E. 2021/1063 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/759
KARAR NO : 2021/1063

DAVA : Menfi Tespit (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/09/2021
KARAR TARİHİ : 30/12/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 10/01/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle Davalı tarafından müvekkili aleyhinde 01.07.2020 tarihli kira sözleşmesinden kaynaklı Bakırköy ……… İcra Müdürlüğü ………. Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatılmış olup müvekkil bakımından takibin kesinleştiğini, müvekkilinin davalıya borcu bulunmadığını, icra takibinin dayanağı olan 01.07.2020 tarihli kira sözleşmesinde müvekkil ……… ‘un her ne kadar kefil olarak imzası bulunsa da bu müvekkil hakkındaki kefalet sorumluluğu kanunda öngörülen şartları taşımadığından geçersiz olduğu ve müvekkil takip konusu kira alacağından sorumlu tutulamayacağını belirterek Teminatsız ve herhangi bir bedel depo edilmeksizin Bakırköy ……..İcra Müdürlüğü ……. Esas sayılı icra takibinin tedbiren durdurulmasına ve dosyada mevcut bulunan tüm hacizlerin kaldırılması yolunda ihtiyati tedbir kararı verilmesini, Bakırköy…….. İcra Müdürlüğü ……… Esas sayılı dosyasında müvekkilin davalıya borcu olmadığının tespitine, Bakırköy …….. İcra Müdürlüğü ……… Esas sayılı icra takibinin iptaline, davalının haksız ve kötü niyetli olması nedeniyle alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminatın davalıdan alınarak müvekkile verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; kira sözleşmesinde davacının müteselsil borçlu olarak imzasının bulunduğunu, davacının müvekkile karşı asıl borçlu sıfatıyla sorumlu olduğunu, kira borcunun ödenmemesi nedeniyle müvekkilinin mağdur olduğunu belirterek öncelikle verilen İhtiyati Tedbir kararının işbu dilekçemizle yaptığımız itirazlar gözetilerek kaldırılmasına karar verilmesini, haksız ve kötüniyetli davanın reddine karar verilmesini, alacağın %20’sinden az olmamak üzere müvekkil lehine tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
Bakırköy ……. İcra Müdürlüğü ‘nün ……… esas sayılı takip dosyası celp edilmiş, yapılan incelemede, davalının davacı aleyhinde kira alacağının tahsili amacıyla icra takibi başlattığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, Bakırköy ……… İcra Müdürlüğünün ……… esas sayılı dosyasına konu 01/07/2020 tarihli kira sözleşmesinde davacı yönünden kefillik şartlarının olup oluşmadığı, takibe konu miktar yönünden davacının kefil, garantör veya müteselsil borçlu sıfatıyla sorumlu olup olmadığı, davalıya borcu olup olmadığı konularında olduğu tespit edilmiştir.
01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK’nun Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevini düzenleyen 4. maddesinin 1/a bendi gereğince, kiralanan taşınmazların İcra ve İflas Kanunu’na göre ilamsız icra yolu ile tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar sulh hukuk mahkemesinin görevine girmektedir. Mülga 1086 Sayılı HMUK’dan farklı olarak bu düzenlemede miktar ayırımı yapılmaksızın tahliye, alacak, tazminat, kiracılık sıfatının tespiti gibi tüm kira ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözüm yeri Sulh Hukuk Mahkemesi olarak gösterilmiştir.
Mevcut olayımızdaki uyuşmazlığın davacının kira sözleşmesinde kefillik şartlarının oluşup oluşmadığı, davacının yapılan takip nedeniyle borçlu olup olmadığı noktalarında olup uyuşmazlığın kira ilişkisinden kaynakladığı, davanın mutlak ticari dava da olmadığı anlaşılmıştır. Görev kurallarının kamu düzenine ilişkin olup, davanın her aşamasında resen dikkate alınması gerektiğinden HMK’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince mahkememizin görevsizliğine, görevsizlik nedeniyle davanın usulden reddine, görevli mahkemenin Bakırköy Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu sonuç ve kanaatine varılarak mahkememizin görevsizliğine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, görevsizlik nedeniyle davanın usulden REDDİNE,
2- Görevli mahkemenin Bakırköy Sulh Hukuk Mahkemesi olduğunun tespitine, HMK. 20 madde gereği süresi içerisinde kararın kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten itibaren, kanun yoluna başvurulmuş ise bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde ve taraflardan birinin kararı veren mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde dava dosyasının görevli Bakırköy Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, aksi halde mahkemece davanın açılmamış sayılacağına karar verileceğinin ihtarına,
3-Yargılama, harç ve giderleri konusunda HMK. 331/2 madde gereğince görevli mahkemece değerlendirme yapılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın hükmün kesinleşmesinden sonra görevli mahkemeye aktarılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.30/12/2021
Katip ……..
¸e-imzalıdır

Hakim …….
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.