Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/747 E. 2022/1162 K. 12.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/747 Esas
KARAR NO : 2022/1162

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/08/2021
KARAR TARİHİ : 12/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 09/01/2023
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 08/01/2014 tarihli “internet perakende satış sözleşmesi” mevcut olduğunu, bu sözleşme ile müvekkilinin, davalının ürünlerini web ortamında “internet satıcısı” sıfatıyla satmayı taahhüt ettiğini, taraflar arasındaki bu sözleşmenin “…….” başlıklı 6.maddesinin 6.1. bendinde “İnternet satıcısının, bu sözleşmedeki yükümlülüklerinin güvencesi olarak imalatçıya 200.000,00-TL tutarında bir adet senet verilerek imalatçı tarafından tarafından İcra takibi başlatılarak senet borçluları adına kayıtlı taşınmazlar üzerine hacizler konulacaktır” şeklinde şart mevcut olduğunu, müvekkilinin de, sözleşme ile aynı tarihli 08/01/2014) ve bdelle senedi iş bu sözleşmedeki “……” maddesine istinaden düzenlediğini, diğer müvekkil …….’ ın da bu senede kefil olduğunu, bahsi geçen senede göstermelik olarak 1haftalık bir vade koyulduğunu ve davalı tarafından dava konusu İcra takibine geçilerek müvekkilin Kars’ta bulunan iki tarla vasıflı gayrimenkulüne haciz konulduğunu, taraflar arasında yapılan 08/01/2014 tarihli “İnternet Perakende Satış Sözleşmesi” tarihine kadar her ikisi de tacir olan taraflar arasında borç doğrucu herhangi bir hukuki işlemin olmadığını, Bahsi geçen sözleşme tarihli bononun bu sözleşmedeki “güvence” maddesine istinaden verildiğini, gene bu sözleşmedeki “……” maddesine İstinaden icra takibine geçildiği, gene bu maddede yazan şarta binaen yaklaşık 3 yıl cebri icra işlemlerine devam edilmediği, sözleşme ve icra dosyası ile sabit olduğunu, bahsi geçen hukuksal durum karşısında, müvekkilleri tarafından tanzim edilen 08/01/2014 tarihli 200.00,00-TL bedelli bono için müvekkilinin bono tanzim tarihi olan 08/01/2014 tarihinde ve vade tarihi olan 15/01/2014 tarihinde herhangi bir borcunun olmadığının tarafların kayıtları ile de sabit olduğunu, Sırf güvence amaçlı verilen bu senedin hatır senedi olduğunu, herhangi bir karşılığının olmadığını, Bu hukuki sebepten yola çıkarak, Bakırköy ……. İcra Müd.’ Nün …….. E. Sayılı dosyası İle müvekkili aleyhine takibe konu edilen 08/01/2014 tanzim tarihli, 15/01/2014 vade tarihli 200.000,00-TL bedelli bononun hükümsüzlüğünün, bedelsizliğinin tespitini, müvekkilinin bu icra takibi ile herhangi bir borcunun olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın, takip konusu senedin hatır senedi olduğunu, kayıfsız şartsız bir borç ikran içermediğini, bu sebeple de hükümsüz olduğunu, iddia ettiğini, ancak takibe konu senedin hatır senedi olmadığını, davacı tarafın senedin kendisine istinaden verildiğini iddia ettiği sözleşmede de hatır senedi olduğunun belirtilmediğini, söz konusu senedin kayıtsız şartsız bir borç ikran içermekte olup, hükümsüz olduğunu kabul etmenin mümkün olmadığını, davacı tarafın, senet tarihinde taraflar arasında bir ticari ilişkinin olmadığını dolayısıyla senedin bedelsiz olduğunu iddia ettiğini, ancak bilindiği üzere kıymetli evraklar bakımından soyutluk ilkesinin geçerli olduğunu, bunun yanında Davacının bir yandan senedin teminat senedi olduğunu İiddia etiğini, bir yandan da senet tarihinde taraflar arasında – ticari – İlişki bulunmadığından senedin bedelsiz olduğunu iddia ederek kendisiyle çeliştiğini, davacıların iddiasını kabul anlamına gelmemekle birlikte; taraflar arasındaki ticari ilişkiden dolayı ve müvekkilin davacı Sadık …….. ‘dan; müvekkilin ticari defter ve kayıtlarna göre gerek faturalar, cari hesap ve söz konusu sözleşmeden kaynaklı olarak 160.000,00-TL çeklerden kaynaklı, 762.295,63-1L fatura-cari hesaptan kaynaklı olarak toplam 922.295,63-1. ‘den fazla alacağı bulunduğunu, davacı sadık ……. ile müvekkili arasında yapılmış olan “İnternet Perakende Satış sözleşmesine” bakılsa dahi sözleşmenin 6.maddesi incelendiğinde; internet satıcısının bu sözleşmedeki yükümlülüklerinin güvencesi olarak imalatçıya 200.000,00-TL tutarında bir adet senet vererek imalatçı tarafından icra takibi başlatılarak, senet borçluları adına kayıtlın taşınmazları üzerine hacizler konulacaktır. Haziran 2014 ayında internet satıcısı tarafından 300.000,00-TL tutarında banka teminat mektubu, İle değiştirilerek teminat vermek zorunda olduğunu, ancak internet satıcısının bu yükümlülüklerini yerine getirmemesi , ödemelerin yapılmaması, cirolu çekler dahil çeklerin vadesinde ödenmemesi , banka ödeme mektuplarının ödenmemesi vs. Hallerde; icra tarafında hacizi bulunan taşınmaz veya banka teminat mektubu . verildiği takdirde güvencenin tamamı internet satıcısına bildirilmek suretiyle herhangi bir mahkeme karanna ihtiyaç duyulmaksızın bayilik veren tarafından paraya çevrileceğini, tüm bu icra başvurusu, tahsil, harç ve masraflarının inetnet satıcısına ait olduğu denilmekte olup, müvekkili şirkete 922.295,63-TL’sının üzerinde borçlu olan Davacıların haksız ve kötü niyetle huzurdaki davayı açarak hakkın kötüye kullanılması suretiyle sebepsiz zenginleşmeye çalıştıklarını, belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, dava konusu senet nedeniyle davacıların borçlu olup olmadığına ilişkindir.
Dosyaya sunulan belge ve kayıtlarla birlikte dosya mali müşavir bilirkişisine tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen raporda özetle; ”davacı işletmenin çekli ödemelerinde, 31/10/2014 tarihinde iade edildiği kayıt altına alınan 100.000,00-TL’ lik bir(1) adet çek dışında çek iadesi olmadığı, Davacı işletmenin çekli ödemelerinde herhangi bir sorun yaşanmadığı, İnternet satıcısı Davacı işletmenin ödemelerini yapmaması, cirolu çeklerin vadesinde ödenmemesi gibi herhangi bir sorun olmadığı, Davalı şirket tarafından, sözleşmenin yapılışında Davacı işletmeden alınan 200.000,00-TL’lik senet dışında, teminat mektubu talep edildiğine dair dava dosyası içeriğinde herhangi bir bilgi olmadığı, davalı şirket vekilince, müvekkilinin 922.295,63-TL alacaklı olduğu beyanında bulunulmasına karşın yapılan incelemede; 2014 yılı sonu itibariyle 42.622,04-TL ve 2015 yılı sonu itibariyle 61.608,48-TL alacaklı olduğu, bu yıllar itibariyle ve özellikle Bakırköy …… İcra Müdürlüğü ‘ nün …… Esas sayılı dosyası üzerinden 25/01/2014 tarihinde 200.000,00-TL’lik senet dayanak tutularak yaptıkları icra takibi itibariyle 922.295,63-TL alacaklı olmadıkları davalı şirketin iddiasına konu edilen 922.295,63-TL alacak tutarının hangi döneme ait olduğu konusunda yapılan incelemede ise; Davalı şirketin 31/12/2016 itibariyle 246.643,80-TL yıl sonu bakiyesi, 31/12/2017 itibariyle 1.109.005,93-TL yıl sonu bakiyesi, 31/05/2018 itibariyle 762.295,63-TL alacak bakiyesinin 31/12/2018 itibariyle kapanışının yapıldığı, taraflar arasında 31/05/2018 tarihinden sonra ticari ilişki olmadığı, DAVALI ŞİRKETİN, 31/05/2018 itibariyle alacaklı olduğu 762.295,63-TL’nin 2019, 2020 ve 2021 yıllarına devrettiği, Bakırköy ……. İcra Müdürlüğü’ nün ….. Esas sayılı 25/01/2014 tarihli 200.000,00-TL’ lik icra takibi itibariyle, davalı şirketin gerek takip tutarı 200.000,00-TL tutarında ve gerekse iddia ettiği 922.295,63-TL tutarında alacaklı olmadığı gibi yenilenerek devam ettirilen Bakırköy ……. İcra Müdürlüğü’ nün …… Esas sayılı icra dosyasında Davalı şirket beyanlarına konu edilen 922.295,63-TL tutarında alacaklı olunmadığı, 31/05/2018 itibariyle Davalı şirketin alacak tutarının 762.295,63-TL olduğu…” şeklinde tespit ve rapor edilmiştir. Bilirkişi raporunun denetime ve hükme esas almaya elverişli olduğu görülmüştür.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacılar ile davalı şirket arasında Bakırköy …… İcra Müdürlüğü’nün ….. E. Sayılı dosyası ile davacılar aleyhine takibe konu edilen 08.01.2014 tanzim, 15.01.2014 vadeli 200.000,00 TL bedelli bono nedeniyle bilirkişi tarafından düzenlenen raporda da ayrıntılı olarak belirtildiği üzere taraflar arasında 31/05/2018 tarihinden sonra ticari ilişki olmadığı, davalı şirketin 31/05/2018 itibariyle alacaklı olduğu 762.295,63-TL’nin 2019, 2020 ve 2021 yıllarına devrettiği, Bakırköy …… İcra Müdürlüğü’ nün …… Esas sayılı 25/01/2014 tarihli 200.000,00-TL’ lik icra takibi itibariyle, davalı şirketin gerek takip tutarı 200.000,00-TL tutarında ve gerekse iddia ettiği 922.295,63-TL tutarında alacaklı olmadığının anlaşıldığı, bu sebeple menfi tespit talebinin kabulüne,takip nedeniyle ödenen 36.442,70 TL’nin davalıdan alınarak davacılara istirdadına, hükmetmek gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; Bakırköy ……. İcra Müdürlüğü’nün …….. E. Sayılı dosyası ile davacılar aleyhine takibe konu edilen 08.01.2014 tanzim, 15.01.2014 vadeli 200.000,00 TL bedelli bono nedeniyle davacıların davalıya borçlu olmadıklarının TESPİTİ ile takip nedeniyle ödenen 36.442,70 TL’nin davalıdan alınarak davacılara İSTİRDADINA,
2-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 13.662,00-TL ilam harcından peşin alınan 3.415,50-TL harcın mahsubu ile bakiye 10.246,50-TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
3-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre alınan 1.360,00-TL arabulucu ücretinin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-Davacı tarafından sarf edilen 1.200,00-TL bilirkişi ücreti, 184,75-TL posta masrafı, 59,30-TL başvuru harcı, 3.415,50-TL peşin harç, olmak üzere toplam 4.859,55-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 31.000,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
6-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair tarafların yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/12/2022
Katip …….
¸e-imzalıdır

Hakim …..
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.