Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/732 E. 2022/787 K. 08.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/732
KARAR NO : 2022/787

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/08/2021
KARAR TARİHİ : 08/09/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 23/09/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı Vekili Dava Dilekçesinde Özetle; Davacı müvekkili şirketin ABD menşeili bir şirket olduğunu ve 15 yıldır Çin, Türkiye gibi ülkelerden mobilya ithalatı yaptığını, ABD’nin çeşitli eyaletlerindeki müşterilerine tedarik sağladığını, müvekkili şirketin davalı şirketten 22.10.2019 tarihli fatura muhteviyatı kapsamında mobilyalar satın aldığını, taraflar arasındaki anlaşmaya göre 20.08.2019 tarihli sipariş ve proforma faturaya konu ürünlerin ön ödemeyi takiben 5 hafta sonrasında müvekkili şırkete teslım edilmesi gerektıgını muvckkılı şirketin 26.432.40 USD tutarındaki ön ödemeyi 23/08/2019 tarihinde yaptığını, davalı şirketin söz konusu ürünlerin denizyolu ile müvekkili şirketin adresine sevk ve teslim için ……. Taşımacılık ve Lojistik A.Ş.nin Çin ve İstanbul şubeleriyle temasa geçtiğini ve ürünlerin Ambarlı Limanına tahmini varış (yükleme) tarihinin 24.10 (24 Ekim) olduğunu gerek taşıyan firma …… ‘ya gerekse müvekkili şirkete bildirdiğini, davalı şirketin emtianın yükleme ve taşıma işini organize ederken bakiye 17.721,60USD’yi de talep ettiğini ve bakiye bedelinin ödenmesini müteakip ilk gemi ile yüklemenin gerçekleşeceğini bildirdiğini, müvekkili şirketin 30.10.2019 tarihinde bakiye ödemeyi de yaparak toplam 44.054,00 USD satış bedelinin tamamını ödediğini, davalının ise ürünleri göndermediğini, mesnetsiz gerekçelerle sürüncemede bıraktığını, müvekkili şirketin bu nedenle kar ve itibar kaybı olduğunu, Beyoğlu …… Noterliği aracılığı ile 24.12.2019-……. tarih ve sayılı ihtarname ile 44.054,00USD’nin ödeme tarihinden itibaren işletilecek bir yıllık vadeli USD mevduat faizi ile birlikte müvekkili şirkete ödenmesini istediklerini, davalı şirketin ise Beyoğlu ……. Noterliği aracılığı ile keşide ettiği 02.01.2020-58 tarih ve sayılı cevabi ihtarname ile dava konusu ürünlerin yine ABD’de faaliyet gösteren ve yetkilisi …… olan ……. isimli dava dışı 3. kişi şirket tarafından teslim alındığını, bu firmanın da davalıya ticari borcu olduğundan bahisle müvekkilimizin ödediği satış bedelini 3. Kişi bu şirketten olan alacaklarına mahsup ettiklerini ödemeyi uhdesinde tutacaklarını, ürünleri göndermeyeceklerini bildirdiğini, davalı şirketin bakiye ödemeyi de alabilmek için yükleme rezervasyonu yaptığının TMK m.2’ye açıkça aykırı davrandığını, müvekkili şirketin Silivri İcra Müdürlüğü ……. E nolu dosyası kapsamında başlattığı icra takibine itiraz ederek davalı şirket tarafından durdurulduğunu ileri sürerek davalı şirket tarafından icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, itirazın haksız ve hukuka aykırı olmasından dolayı %20’den az olmamak üzere davalı şirket aleyhine icra inkâr tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı şirket müvekkil şirketle olan ticari iş ilişkisinde dava dışı …… isimli şahısla birlikte bir takım hileli ve muvazaalı eylemlerine iştirak ederek müvekkili şirketi zarara uğratma amacında olduklarını, adı geçen şahıs ve bu şahsa ait ……. unvanlı şirketin davacı şirket ile organik ve fiili bir bağlantı içerisinde olduğunu, davalı müvekkili şirketin dava konusu ürünleri bahse konu ödeme tarihlerinden evvel davacı ve dava dışı iştirakçisi …….’a eksiksiz ve tam olarak teslim ettiğini, her ne kadar üçüncü kişilerin bağımsız olduğu ileri sürülmüş ise de davacı şirketin müvekkili şirket ile yaptığı mail yazışmalarından bu organik bağın ortaya çıkacağını ileri sürerek davanın reddine, müvekkili şirketin lehine davacı şirket aleyhine %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce Silivri İcra Müdürlüğünün ……. esas sayılı takip dosyası incelenmiş, incelenmesinde alacaklısının ……. , borçlusunun … olduğu, 46.416,14USD üzerinden yetkili icra dairesinde ilamsız icra takibi açıldığı, davacının davasını açmasında hukuki yararının olduğu, ödeme emrinin borçluya usulüne uygun tebliğ edildiği ve borçlunun süresinde itiraz etmesi sonucu takibin durduğu anlaşılmıştır. Davacının itirazın iptali davasını 1 yıllık hak düşürücü sürede açtığı anlaşılmıştır.
Mahkememiz dosyasına Lojistik Uzmanı ……. ve Gümrük Uzmanı …… bilirkişisinden rapor aldırılmış, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 02/06/2022 tarihli bilirkişi raporda özetle; “Taraflar arasındaki ihtilafın özü davacı şirket tarafından ABD’ye Türkiye’deki davalı şirketten ithal edilmek istenen ve peşinen bedeli tahsil edilen emtianın teslimatının yapılıp yapılmadığından ibaret olduğu, davalı şirket vekilinin teslimata ilişkin sunduğu delillerdeki belgelerin 2018 yılına ait olduğu, oysa dava konusunun 2019 yılının ikinci yarısında gerçekleşen ihracat işlemine ilişkin olduğu, gümrük idaresinden gelen yazıda davalı şirketin 2019 yılında ABD’ye gerçekleştirdiği herhangi bir ihracat kaleminin olmadığı, dolayısıyla davalı vekilinin 2018 yılındaki başka bir satışa ilişkin belgeler ile 2019 yılındaki dava konusu satışa ilişkin belgeleri karıştırdığı ve 2019 yılı ihracatına dair teslim bakımından delillerin dosyada olmadığı, davacı şirket ile ….. Şirketi arasında organik bir bağın olup olmadığının bu peşin ödenen bedel iadesi amaçlı davanın çözümü bakımından önemli olmadığı, ancak davacı ile dava dışı Red firmasının lojistik operasyonları bakımından ortaklık kurmuş olabileceği; zira davacı vekilinin sunduğu maillerde de teslimat adresinin ……. Şirketini adresi olarak gösterildiği, davacı şirketin ithalatçı/tedarikçi olarak buna yetkili olduğu, taşıma sırasında da teslimat adresini değiştirebileceği; ithalatçı davacının her aşamada yeni bir gönderilen, yeni bir teslim mahalli veya teslim alacak kişi tayin edebileceği, somut olayda 2019 yılı ihracatı açısından gümrük, taşıma ve sevk veya ihracata dair evrakın ya da ……. firmasına teslime dair herhangi bir belgenin dosyada sunulu olmadığı, davalı şirketin; davacı ithalatçıdan aldığı talimata uygun olarak dava konusu emtiayı ….. Şirketini gönderilen/alıcı göstererek FOB teslim usulüne uygun olarak eşyayı gemiye teslim edildiği şeklinde, aynen 2018 yılındaki ihracata ilişkin sunduğu belgelere benzer belgelerle ispat etmesi gerekmesine rağmen gelinen aşamada 2019 ihracatına dair evrak sunulmadığı, takdiri Sayın Mahkemeye ait olmakla birlikte davacının asıl alacak olan peşin ödenen ve karşılığında mal teslimi sabit olmayan ihracat bedeli 44.154,00 USD için talebinin yerinde olabileceği, ödeme tarihleri gözetilerek faiz hesaplanması halinde, davacının icra takibinde talep ettiği miktarın hesaplanan miktardan düşük olduğu ve taleple bağlılık gözetilerek sayın mahkemece karar verilebileceği, ancak dosyada takip öncesi bir temerrüt ihtarı bulunmadığı gözetilerek, geriye dönük ihracat satış sözleşmesi feshedildiği değerlendirmesinin yüce mahkemeye ait olduğu, sonucuna göre faiz değerlendirmesi yapılabileceğini” belirtmiştir.
Dava, İİK’nun 67. Maddesi gereğince itirazın iptali talebine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının davalıdan bedelini ödeyerek satın almış olduğu ürünlerin davacıya teslim edilip edilmediği, davalının ürünleri davacı ile organik bağı olduğunu iddia ettiği …….’a teslim edip etmediği, davacının davalıdan Silivri icra Müdürlüğünün …… esas sayılı dosyasına konu takip tutarı kadar alacaklı olup olmadığı konularındadır.
Mahkememizce hükme esas alınan bilirkişi raporunda; bankanın cevabi yazısında davacı şirket tarafından davalı şirket lehine yapılan 26.432,40 USD ve 17.721,60 USD tutarlı herhangi bir işlem kaydına rastlanmadığı, ancak 27.08.2019 tarihli 26.241,04 USD ve 01.11.2019 tarihli 17.585,11 USD tutarlı işlemler olduğunu ve bu işlemlere ilişkin dekontların yazı ekinde yer aldığı ifade edilmiştir. Dekontlara göre belirtilen tarihte belirtilen miktarlardaki para transferi davacı şirket tarafından davalı şirket hesaplarına yapılmıştır. Buna göre miktarlar ve tarihlerinde farklara karşın; iki (2) adet davacı yanca davalı yana para transferi ve benzer miktarlar olduğunun tespit edildiği belirtilmiştir.
Davacı Şirket Faaliyet Sözleşmesine göre davacı şirketin tek ortaklı bir şirket olup, şirketin tek ortağı ve yetkilisi ……. olduğu tespit edilmiştir.
İstanbul Gümrük ve Dış Ticaret Bölge Müdürlüğü’nün cevabi yazısında; davalı şirketin davacı şirket yönelik herhangi bir ihracat işlemi kaydı bulunmadığı gibi ekli yazının incelenmesinden 01.06.2019-31.12.2019 tarihleri arasında ABD’ye yönlendirdiği herhangi bir ihracat kaleminin de bulunmadığı tespit edilmiştir.
Davalı şirket vekili tarafından sunulan söz konusu belgelerin tamamının 27.06.2018 tarihinde başlayan bir ihracat sürecine ilişkin olduğu oysa dava konusu ihracat sürecinin bir yıl sonra 21.08.2019 tarihli proforma faturaya ilişkin olduğu anlaşılmaktadır.
Mahkememizce yapılan yargılama, dava ve cevap dilekçeleri, taraf vekillerinin mahkememiz huzurundaki beyanları, dosya arasına alınan Silivri İcra Müdürlüğünün ….. esas sayılı takip dosyası ve tüm kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davalı şirket vekilinin teslimata ilişkin sunduğu delillerdeki belgelerin 2018 yılına ait olduğu, oysa dava konusunun 2019 yılının ikinci yarısında gerçekleşen ihracat işlemine ilişkin olduğu, gümrük idaresinden gelen yazıda davalı şirketin 2019 yılında ABD’ye gerçekleştirdiği herhangi bir ihracat kaleminin olmadığı, davacı şirket ile …… Şirketi arasında organik bir bağ olsa da davalı tarafın 2019 yılı ihracatı açısından gümrük, taşıma ve sevk veya ihracata dair evrakın ya da ……. firmasına teslime dair delillerin dosyaya sunulmadığı ve davalı tarafın teslimi ispat edemediği, sonuç olarak davacının banka tarafından bildirilen ödeme dekont miktarı toplamı olan 43.826,15USD alacaklı olduğu, takipten önce davalı tarafın usulüne uygun temerrüde düşmemiş olması sebebiyle işlemiş faize hükmedilmeyerek davanın kısmen kabulü ile; Silivri İcra Müdürlüğünün ….. esas sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 43.826,15USD üzerinden yabancı para alacağının fiili ödeme günündeki TC Merkez Bankası USD döviz efektif kuru üzerinden TL karşılığının tahsili kaydı ile kısmen devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, alacağın belirlenebilir ve likit olması sebebiyle davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilerek 43.826,15USD’nin %20’si oranındaki icra inkar tazminatının tahsil tarihindeki TC Merkez Bankası USD cinsinden döviz efektif kuru üzerinden TL karşılığının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; Silivri İcra Müdürlüğünün ….. esas sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 43.826,15USD üzerinden yabancı para alacağının fiili ödeme günündeki TC Merkez Bankası USD döviz efektif kuru üzerinden TL karşılığının tahsili kaydı ile kısmen devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-43.826,15USD’nin %20’si oranındaki icra inkar tazminatının tahsil tarihindeki TC Merkez Bankası USD cinsinden döviz efektif kuru üzerinden TL karşılığının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 25.596,37TL ilam harcından peşin alınan 5.015,86TL harcın mahsubu ile bakiye 20.580,51TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 59,30TL Başvuru Harcı, 5.015,86TL Peşin Harç olmak üzere toplam 5.075,16TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre alınan 1.320,00TL arabulucu ücretinin kabul ……. oranına göre hesaplanan 1.246,32TL’nin davalıdan alınarak Hazineye İrat kaydedilmesine,
6-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre alınan 1.320,00TL arabulucu ücretinin kabul ……. oranına göre hesaplanan 73,68TL’nin davacıdan alınarak Hazineye İrat kaydedilmesine,
7-Davacı tarafından sarf edilen 1.800,00TL bilirkişi ücreti, 52,10TL posta masrafı olmak üzere toplam 1.852,10TL den kabul ……. oranına göre hesaplanan 1.748,73TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın iş bu davacı üzerine bırakılmasına,
8-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 55.459,26TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
9-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 9.200,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
10-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.08/09/2022
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.