Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/720 E. 2022/525 K. 24.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/720 Esas
KARAR NO : 2022/525

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/08/2021
KARAR TARİHİ : 24/05/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 26/05/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;“müvekkili ……… Mimarlık Tasarım Şirketinin, davalı……… Metal Şirketinden olan alacağı nedeniyle; davalı aleyhine İstanbul Küçükçekmece ……. İcra Müdürlüğü’nün … Esas numarasıyla başlattığı takibin, borçlunun itirazı üzerine durduğu, davalı borçlunun; söz konusu takipte yetkiye, borca, faize ve tüm fer’ilerine karşı itiraz ettiğini, müvekkili şirket ile davalı……… Şirketi arasında ekte sunulu faturada yazılı mal hizmet bedeli olarak; 19.07.2019 tarih ve …….. numaralı fatura düzenlendiği, söz konusu fatura bedelinin 106.282,13 TL olduğunu, davalı borçlunun, malları teslim almış olmasına rağmen herhangi bir ödeme gerçekleştirmediği, bu sebeple 29.11.2019 tarihinde İstanbul ……. İcra Müdürlüğü’nün …….. Esas numaralı dosyası ile fatura bedeli olan 106.282,13 TL tutarında icra takibi başlatıldığını, borçlu vekilinin 15.12.2019 tarihli dilekçesi ile; borca ve tüm ferilerine itiraz ederek, ” müvekkili şirketin yerleşim yeri Küçükçekmece İcra Müdürlüklerinin yargı çevresinde olup, bu nedenle icra takibi İstanbul ili Küçükçekmece İcra Müdürlüklerinde açılması gerekirken yetkisiz icra müdürlüğünde açıldığını, bu sebeple yetkiye de açıkça itiraz ediyoruz. ” beyanlarında bulunduğunu, borçlu tarafından yetkili icra dairesinin Küçükçekmece İcra Müdürlüklerinin gösterilmesi sebebiyle yetkili gösterilen Küçükçemece İcra Müdürlüğü’nün ……. Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, müvekkili tarafından 31.08.2019 tarihinde davalı şirkete, 106.282,13 TL tutarlı borca ilişkin hesap mutabakatıyla toplam borcun bildirildiği, davalı şirket 23.09.2019 tarihinde kaşe ve imzalı şekilde söz konusu mutabakatı imzalayarak müvekkiline gönderdiği, bu halde davalının borcu kabul ettiği ve herhangi bir itirazının olmadığı, borçlunun yaptığı haksız ve hukuka aykırı itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini,
borçlunun kötü niyeti sabit olduğundan takip konusu alacağın % 20’ından az olmamak üzere icra inkâr tazminatına/kötü niyet tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Öncelikle işbu dava ve dava konusu icra takibinde yetkili icra müdürlüğü ve mahkeme Erbaa İcra Müdürlükleri ve Mahkemeleri olduğunu, müvekkili şirketin merkezinin Erbaa olduğunu, bu hususun Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi incelendiğinde açıkça görüldüğünü, dolayısıyla işbu dava yetkili mahkemede açılmadığını, takibe konu fatura içeriğinden/dayanağından dolayı müvekkilinin takip talebinde alacaklı olarak gözüken davacı şirkete hiçbir borcu mevcut olmadığını, faiz başlangıç tarihinin neye göre saptandığı, hangi tarihler arası faiz işletildiğinin açıklanmadığını, bu itibarla, hangi dönemi kapsadığı belli olmayan işlemiş ve işleyecek faize itiraz ederek itirazlarının kabulüne, iş bu haksız davanın reddine,haksız başlatılan icra takibinin iptaline, davacı tarafından alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, İİK’nun 67. Maddesine göre alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın icra takibine konu faturalar karşılığında davacı şirketin cari hesap alacağının bulunup bulunmadığına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Küçükçekmece …… İcra Müdürlüğü’nün ……… esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı tarafından davalı aleyhine 106.282,13 TL asıl alacağın tahsili amacıyla ilamsız takip başlatıldığı, süresinde borç ve ferilerine itiraz edilmesi sonucu takibin durduğu itiraz ve davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin icra dairesinin ve mahkemenin yetkisine yönelik itirazını süresinde sunduğu anlaşılmakla öncelikle bu usuli itirazın değerlendirilmesi gerekmektedir.
HMK’nın 6. Maddesi gereğince kural olarak her dava açıldığı tarihteki davalının yerleşim yeri mahkemesinde açılır. İcra dairesinin yetkisi kamu düzenine ilişkin olmayıp, alacaklının yetkisiz bir icra dairesinde takip yapması halinde, mahkemece resen icra dairesinin yetkisizliği gözetemeyeceği için, borçlunun itiraz yolu ile bunu ileri sürmesi gerekir. Davalı-borçlunun icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz etmesi durumunda, itirazın iptali davasının görülebilmesi için yetkili icra müdürlüğünde takip yapılması bir dava şartı olduğundan mahkemece öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz incelenir ve takibin yapıldığı icra dairesinin yetkisiz olduğu anlaşılırsa, takibin yetkisiz icra dairesinde yapılmış olması nedeniyle davada dava şartı gerçekleşmediğinden, dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilir. İcra dairesinin yetkisine itiraz edilmediği halde, mahkemenin yetkisine itiraz edilmesi durumunda ise, itirazın iptali davalarının icra takibinin yapıldığı yer mahkemesinde yapılacağına ilişkin bir yasal düzenleme bulunmaması nedeniyle, icra dairesinin yetkisine itiraz edilmemesi o yerdeki mahkemeyi, itirazın iptali davası yönünden yetkili hale getirmeyeceğinden, genel hükümlere göre yetkili mahkeme belirlenecektir. Somut olayda hem icra dairesinin hem de mahkemenin yetkisine itiraz edilmiştir. Davalı tarafından icra dairesinin yetkisine 2. Kez itiraz edilmesi ve ilk itiraz üzerine dosyanın yetkisizlikle Küçükçekmece ……. İcra Dairesine gelmesi nedeniyle mahkememizde yeniden itirazda bulunulması hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olup bu itirazın reddine karar verilmiştir. Mahkememizin yetkisine yönelik itirazda ise yetkili mahkemenin gösterilmediği buna göre usulüne uygun bir yetki itirazı olmadığı anlaşılmıştır ve bu itirazın da reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılamada ticari defter ve belgeler üzerinde inceleme yapmak üzere bilirkişiden rapor alınmıştır.
Alınan bilirkişi raporuyla taraf ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacının cari hesap alacağının bulunduğu, alacak miktarının 106.282,13 TL asıl alacak olduğu belirtilmiştir.
Ticari defterlerin delil olmasına ilişkin düzenleme HMK 222. maddede yer almaktadır. Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4). Mevcut olayımızda tarafların ticari defter ve belgelerinin birbiriyle uyumlu olduğu, buna göre davacının alacağının sabit olduğu anlaşılmıştır. Rapor içeriği dikkate alınarak davalı vekilinin rapora ilişkin itirazlarının reddine karar verilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; asıl alacağın 106.282,13-TL olduğu, gerek icra aşamasında gerekse yargılama aşamasında söz konusu borcun ödenmediği anlaşılmakla davacı tarafından davalı aleyhine açılan itirazın iptali davasının kabulü ile likit olan alacağa yapılan itirazdan dolayı davacı lehine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmiştir ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; davalının Küçükçekmece ……. İcra Müdürlüğü’nün …….. Esas sayılı dosyasına yapılan itirazının 106.282,13-TL asıl alacak üzerinden İPTALİNE, asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanarak ve takip talebindeki diğer koşullar ile devamına,
2-Hükmedilen alacağın %20’i olan 21.256,42TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3- Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 7.260,13TL ilam harcından peşin alınan 1.232,83TL harcın mahsubu ile bakiye 6.027,30TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesine göre alınan 1.320,00TL arabulucu ücretinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine,
5-Davacı tarafından sarf edilen 800,00TL bilirkişi ücreti, 41,10TL posta masrafı, 59,30TL başvuru harcı, 1.232,83TL peşin harç olmak üzere toplam 2.133,23TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 14.046,80-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
7-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.24/05/2022

Katip ……
¸e-imzalıdır

Hakim …….
¸e-imzalıdır