Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/688 Esas
KARAR NO : 2022/129

DAVA : Ticari Şirket (Fesih İstemli)
DAVA TARİHİ : 04/08/2021
KARAR TARİHİ : 02/02/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 03/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Fesih İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirketin 11/04/2006 tarihinden itibaren ortağı olduğunu, müvekkili dışındaki diğer iki ortağın şirketi temsil ve ilzama yetkili kişiler olduğunu, diğer ortakların olumsuz tutum ve davranışları nedeniyle müvekkilinin şirketten dışlandığını ve uzun süreden beri müvekkilinin şirkette fiilen ilişkisi kalmadığını, müvekkilinin talep etmesine rağmen şirketle ilgili herhangi bir bilgi ve hesabın kendisine verilmediğini, şirketin borçlarından dolayı müvekkilinin mağdur olabileceğini, bu nedenlerle davalı şirketin haklı nedene dayalı olarak fesih ve tasfiyesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket adına duruşma gün ve saatini bildirir davetiye tebliğ edildiği halde duruşmaya katılmamış, böylece yokluğunda yargılama yapılarak karar verilmiştir.
Davalı şirkete ait sicil kaydının celp ve tetkikinde, davacının şirket ortağı olduğu, şirketin merkezinin mahkememiz yargı sınırları içerisinde bulunduğu, bu bağlamda davaya bakma yetki ve görevinin mahkememize ait olduğu anlaşılmıştır.
Duruşmada dinlenen davacı tanıkları birbirini teyit eden ifadelerinde; şirket ortaklarının akraba olduğunu, diğer ortakların tutum ve davranışları nedeniyle davacının şirketten dışlandığını, ortakların arasını bulmak için girişimde bulundukları halde sonuç alamadıklarını, davacıya şirketle ilgili herhangi bir bilgi ve hesap verilmediğini, davacının, diğer ortakların olumsuz davranışları nedeniyle 10 yıldır şirketle ilişiğini kestiğini, şirketin halen diğer ortakların yönetiminde faal olduğunu maddi olaylara dayalı olarak beyan ve ifade etmişlerdir.
Davacı asil katıldığı son oturumda öncelikle şirketin fesih ve tasfiyesini karar verilmesini, bu talebi kabul edilmez ise herhangi bir çıkma payı talep etmeksizin şirket ortaklığından çıkarılmasına karar verilmesini imzalı beyanı ile talep ve ifade etmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacının 2006 yılında kurulan şirketin ortağı olduğu, davacı ile diğer ortakların akraba oldukları, davacının şirketin kurulduğu tarihten itibaren fiilen şirketle ilgilenmesine rağmen diğer ortakların kendisini şirketten dışlamaları nedeniyle 10 yıldır şirketle fiilen ilişkisini kestiği, davacı yönünden şirket ortaklığını sürdürmek kendisi için çekilmez hal aldığı, her ne kadar davacı taraf haklı nedene dayalı olarak şirketin fesih ve tasfiyesini talep etmiş ise de; şirketin faal durumda olduğu dikkate alınarak TTK’nun 636/3 maddesi gereğince şirketin fesih ve tasfiyesi yerine davacı ortağı şirket ortaklığından çıkarılmasına karar verilmesinin duruma uygun düşen ve kabul edilebilir bir çözüm yolu olduğu dikkate alınarak davacının şirket ortaklığından çıkarılmasına karar vermek gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının şirketin fesih ve tasfiyesi yönündeki isteminin REDDİNE, ancak davacının TTK 636/3 md gereğince haklı nedenin varlığı kapsamında İstanbul Ticaret Sicil Memurluğunun …… sicil numarasında kayıtlı …’ndeki ortaklıktan ÇIKARTILMASINA,
2-Davacının çıkma payı talep etmediğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 80,70TL ilam harcından peşin alınan 59,30TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-Davacı tarafından sarf edilen 102,50TL posta masrafı, 59,30TL başvuru harcı, 59,30TL peşin harç olmak üzere toplam 221,10TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.100,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
6-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.02/02/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.