Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/655 E. 2022/544 K. 30.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/655 Esas
KARAR NO : 2022/544

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/07/2021
KARAR TARİHİ : 30/05/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 20/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı arasında ticari alım-satımı yapıldığını, müvekkilin davalıya faturalarda anılan 150.802,43-TL bedelinde fatura verdiği, davalı tarafça herhangi bir ödeme yapılmadığı, davalıdan olan alacağından tahsil amacı ile Büyükçekmece ……. İcra Müdürlüğü’nün …….. Esas Sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, davalının haksız itirazı ile takibin durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline, takibin devamına, %20 den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahküm edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf davaya cevap vermemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Dava, İİK’nun 67. Maddesine göre alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Büyükçekmece …… İcra Müdürlüğü’nün ……… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı tarafından davalı aleyhine 150.802,42-TL asıl alacak, 13.535,02 işlemiş faiz olmak üzere toplam 164.337,44-TL fatura alacağının tahsili amacıyla ilamsız takip başlatıldığı, süresinde borç ve ferilerine itiraz edilmesi sonucu takibin durduğu itiraz ve davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Davalı ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılması için 14/02/2022 tarihli celsede verilen ara karar uyarınca davalı şirketin inceleme gün ve saatinde hazır bulunmadığı gibi yerinde inceleme talebinde de bulunmadığı görülmüştür.
Dosyaya sunulan belge ve kayıtlarla birlikte dosya mali müşavir bilirkişisine tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen raporda özetle; davacının bilirkişi incelemesine sunmuş bulunduğu defterler incelendiğinde; 2019-2020-2021 yılları ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin kanunun belirlemiş olduğu yasal süreler içinde yaptırılmış olduğu, davacı ile davalı arasında yapılmış; Yüklenicilik Sözleşmesini dosyaya sunulmamış olduğu, davalının mahkeme dosyasına yaptığı itirazda ticari ilişkiye doğrudan itiraz etmediği görülmüş olduğu, davacı ticari defter ve kayıtları incelendiğinde taraflar arasında bir ticari ilişkinin mevcut olduğu, davacı davalıya 153.415,29 TL mal faturası kestiği, buna karşılık 3 adet sıralı vadeli senet aldığı, alınan bu senetler 02.12.2019 tarihinde davalıya geri iade edildiği, davacı cari alacağına karşılık davalıdan 27.12.2019 tarihinde 20.05.2020 vadeli 95.000,00 TL çek aldığı, alınan bu çekin vade tarihinde tahsil edildiğine dair belge veya kaydının olmadığı, çekin 02.01.2021 tarihinde davalı tarafa iade edildiğine dair defter kayıtlarının mevcut olduğu davacı defterlerinin incelemesi sonucunda davacının davalıdan 153.415,29 TL alacaklı olduğu….” şeklinde teknik kanaat bildirilmiş, düzenlenen bilirkişi raporu mahkememizce değerlendirilmiştir. Bilirkişi raporunun denetime ve hükme esas almaya elverişli olduğu görülmüştür.
Ticari defterlerin delil olmasına ilişkin düzenleme HMK 222. maddede yer almaktadır. Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamının bir bütün olarak değerlendirilmesinde; davalı tarafın yapılan ihtarata rağmen ticari defter ve kayıtlarını inceleme gün ve saatinde hazır bulundurmadığı gibi yerinde inceleme talebinde de bulunmadığı, davacının ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, davacı ticari defterlerine göre de davalıdan icra takip tutarı kadar alacağı olduğunun sabit olduğu, gerek icra aşamasında gerekse yargılama aşamasında söz konusu borcun ödendiğine ilişkin davalı tarafça dosyaya herhangi bir delil sunulmadığı, davalı tarafın icra takibinden önce usulüne uygun olarak temerrüde düşürüldüğüne dair dosya kapsamında herhangi bir bildi belge bulunmadığı, bu nedenle işlemiş faiz talebinde haklı olmadığı anlaşıldığından davacı tarafından davalı aleyhine açılan itirazın iptali davasının kısmen kabulü ile İİK 67/2 maddesi uyarınca likit olan alacağa yapılan itirazdan dolayı davacı lehine %20 icra inkar tazminatına hükmetmek gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davanın KISMEN KABULÜ ile; davalının Büyükçekmece …… İcra Müdürlüğü’nün ……. Esas sayılı dosyasına vaki itirazının 150.802,42-TL asıl alacak üzerinden İPTALİNE, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanarak ve takip talebindeki diğer koşullar ile devamına, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Hükmedilen asıl alacağın %20’i olan 30.160,48-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-İcra takibinden sonra davalı tarafça yapılan 25.000,00-TL’lik ödemenin infaz aşamasında değerlendirilmesine,
4-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 10.301,31-TL ilam harcından peşin alınan 144,07-TL harcın mahsubu ile bakiye 10.157,24-TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 59,30-TL Başvuru Harcı, 144,07-TL Peşin Harç, olmak üzere toplam 203,37-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre alınan 1.320,00-TL arabulucu ücretinin davalıdan alınarak Hazineye İrat kaydedilmesine,
6-Davacı tarafından sarf edilen 800,00-TL bilirkişi ücreti, 37,00-TL posta masrafı olmak üzere toplam 837,00-TL yargılama giderinden kabul red oranına göre hesaplanan 768,06-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 18.276,23-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
8-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
30/05/2022

Katip ……
¸e-imzalıdır

Hakim …….
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.