Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/341 E. 2022/108 K. 31.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/341 Esas
KARAR NO : 2022/108

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/04/2021
KARAR TARİHİ : 31/01/2022
KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 25/02/2022
Davacı tarafından mahkememizde açılan davada yapılan yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından mahkememize sunulan dava dilekçesinde özetle; müvekkili firma ………. TEKSTİL ile davalı şirket kumaşlarını boyanması için boyama birim/ kg ücreti 15,50 TL olmak üzere taraflar arasında anlaşma sağlandığını, bunun üzerine müvekkili firmanın aralarında bulunan cari hesaba istinaden davalı firmaya önceden ödeme yaptığını, davalı firmanın Ekim 2020 tarihinde gönderilen kumaşları en geç bir hafta içerisinde boyayıp teslim etmesi gerekirken, ellerinde bulunan kumaşların bir kısmını boyadıktan sonra kalan kumaşları bekleterek Kasım 2020 tarihinde kalan kumaşlar için zamlı ücret olarak fark ödenmesi talebinde bulunduğunu, ödeme yapıldıktan sonra davalı firma proforma faturayı düzenleyerek birim ücrete üst üste iki defa zam yapıldığını belirttiğini, müvekkilinin bu hususa itiraz ettiğini, davacı şirket ise önceden anlaştıkları fiyatın geçerli olduğunu zamlı fiyattan kendilerini ilgilendiren bir durum olmadığını belirttiklerinde boyanmamış kumaşların davalı şirket tarafından müvekkiline iade edildiğini, ayrıca davalı şirketin 60 kg kumaşı boyamadığı halde boyanmış gibi kumaşlar içinde müvekkiline fatura kesmiş olduğunu, müvekkilinin bu faturalara da itiraz ederek fazla yapılan ödemenin iadesini talep ettiğini, davalı şirketin 960,00-TL+KDV olarak iade yapabileceklerini belirtmelerine rağmen bu belirttikleri meblağı dahi iade etmediklerini, bunun üzerinde müvekkili şirketin, davalı şirkete fazla ödenen 4.762,29 TL’nin iadesini talep etmesine rağmen ücretin iadesini yapmadıklarını, davalı borçlu tarafından müvekkiline ödeme yapılmadığından Bakırköy ……… İcra müdürlüğünün ……… E. Sayılı dosyasından ilamsız icra takibi yoluna başvurulmuş ve ödeme emrinin borçluya tebliğ edilmiş olduğunu, davalı borçlu tarafından itiraz edildiği için takibin durmuş olduğunu, bu nedenlerle; itirazın iptaline ve takibin devamına, davalı borçlu şirketin takibe konu borcu ödemesine ve %20’den aşağı olmamak şartıyla icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine ve yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı borçluya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili tarafından mahkememize sunulan cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin fedakarlık yaparak fiyat açısından mağduriyet yaşanmaması için karşı taraf şirketinin yetkili kişisiyle de anlaşarak, eski listedeki işlem bedeli ve yeni listedeki işlem bedelini toplayıp, çıkan bedelin yarısını almayı kabul etmiş olduğunu, şifahen kabul edilen bu hususun imza ile kayıt altına alınması istendiğinde, davacı tarafın yeni liste fiyatını kabul etmemiş olduğunu, tüm bunlardan da anlaşılacağı üzere müvekkili şirketin, Türk Ticaret Kanunu md.18/2 hükmü gereğince basiretli bir iş adamı gibi davranarak tacirin yapması gerekenleri yaptığını, olayı barışçıl yollarla çözümlemek için çabalamış olduğunu, aksine kötü niyetli olan karşı tarafın mağdur olmaması için elinden geleni yapmış olduğunu bu nedenlerle; davanın reddi ile davacı aleyhine takip miktarının %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, İİK’nın 67. Maddesi uyarınca açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Bakırköy ……. İcra Müdürlüğü’nün ………. esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı tarafından davalı aleyhine 4.762,29-TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız takip başlatıldığı, süresinde borç ve ferilerine itiraz edilmesi sonucu takibin durduğu itiraz ve davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce dosya uyuşmazlık hususunda rapor alınmak üzere mali müşavir bilirkişisine tevdi edilmiş, bilirkişi düzenlemiş olduğu raporda özetle; “…dosya kapsamında faturalandırmaya konu ürünlerin hangi tarihte davalıya sevk edildiği ayrıca davalı şirket tarafından fiyat artış bildirim tarihi ile 60 kg ürün için davalı tarafından verildiği beyan edilen hizmet miktarı veya safhası tespitine yönelik bilgi ve belgeye rastlanılmadığı, davacı beyanlarına istinaden 12.11.2020 tarih ……… Numaralı Fatura yönünden 1.830,18-TL fark, 14.11.2020 tarih ……… Numaralı Fatura yönünden 2.2879,79-TL fark olmak üzere toplam 4.119,97-TL fark hesap edildiği, davacı ticari defterlerine istinaden yapılan hesaplama neticesinde ise; takip tarihi itibari ile davacının 7.784,86-TL alacaklı olduğu, hesap edilen bakiyede davacı tarafından düzenlenen 4.762,29-TL fiyat farkı bedelinin dahil olduğu, davacı tarafından hesaplanan fiyat farkı ile işbu raporda hesaplanan fiyat farkı bedeli farkının ; 4.762,29-TL(-)4.119,97-TL=642,32-TL olduğu” şeklinde tespit ve rapor edilmiştir. Mahkememizce, düzenlenen bilirkişi raporu denetime ve hükme esas almaya elverişli olarak değerlendirilmiştir.
Ticari defterlerin delil olmasına ilişkin düzenleme HMK 222. maddede yer almaktadır. Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
Toplanan deliller, alınan denetime elverişli bilirkişi raporu, taraf beyanları ve tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesinde; taraflar arasında davacıya ait kumaşların birim/kg ücreti 15,50-TL olmak üzere davalı tarafça boyanarak davacıya teslimi konusunda anlaşıldığı, davacı tarafça aralarındaki anlaşmaya istinaden peşin ödeme yapıldığı, davalı tarafça kumaşların bir kısmı boyanarak teslim edildikten sonra kalan kumaşların mali zaruretten kaynaklanan sebeplerle yeni fiyat listesinden fatura edileceğinin davacı tarafa bildirildiği iddia edilerek yeni fiyat listesi üzerinden fatura kesildiği, davalı tarafın davacı tarafa bu yönde yapmış olduğu bildirime davacı tarafın bir itirazının bulunmadığı gerekçesi ile yeni fiyat listesi üzerinden fatura kestiğini iddia etmiş ise de sözleşmede belirlenen bedelden fazla miktarda bir ödeme talep edilmesinin sözleşmenin tadili niteliğinde olduğu ve ancak her iki tarafın açık rızası ile mümkün olabileceği, bu nedenle davacının davalının yeni fiyat teklifine itiraz etmemesinin teklifi kabul ettiği şeklinde yorumlanamayacağı, sözleşmede belirlenen bedelin aksinin yalnızca kesin deliller ile ispat edilebileceği, ancak davalının yemin deliline açıkça dayanmamış olması ve sözleşmenin usulüne uygun bir şekilde tadil edildiğine dair başkaca yazılı delil de sunamamış olduğu hususları göz önünde bulundurulduğunda, davalı tarafça sözleşmede kararlaştırılan bedelden daha fazla miktarda kesilen faturalar nedeni ile alacak talep edemeyeceği, davacı tarafça sözleşmede kararlaştırılan bedelden fazla miktarda ödenen bedellerin iadesi istemi ile başlatılan icra takibinde kısmen haklı olduğu, yapılan bilirkişi incelemesi ile fatura fiyat farklarından dolayı davacının 4.119,97-TL tutarında fazla ödeme yapmış olduğunun sabit olduğu, davalı tarafça gerek icra aşamasında gerekse yargılama aşamasında söz konusu borcun ödendiğine ilişkin dosyaya herhangi bir delil sunulmadığından davacı tarafından davalı aleyhine açılan itirazın iptali davasının kısmen kabulü ile alacağın likit ve hesaplanabilir olması, davalının itirazında haksız olduğu kanaatine varıldığından, İİK 67/2 maddesi uyarınca asıl alacağın %20 si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM-Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜNE, davalının, Bakırköy ………. İcra Müdürlüğü’nün ……… esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu vaki itirazın 4.119,97-TL asıl alacak üzerinden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda ve %18,25’i geçmemek kaydıyla avans faizi uygulanarak takip talebindeki diğer koşullar ile devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Hükmedilen asıl alacağın %20’si üzerinden hesaplanan 823,99-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 281,43-TL ilam harcından peşin alınan 59,30-TL harcın mahsubu ile bakiye 222,13-TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 59,30-TL Başvuru Harcı, 59,30-TL Peşin Harç olmak üzere toplam 118,60-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre alınan 1.320,00-TL arabulucu ücretinin kabul red oranına göre hesaplanan 1.141,96-TL’nin davalıdan alınarak Hazineye İrat kaydedilmesine,
6-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre alınan 1.320,00-TL arabulucu ücretinin kabul red oranına göre hesaplanan 178,04-TL’nin davacıdan alınarak Hazineye İrat kaydedilmesine,
7-Davacı tarafından sarf edilen 600,00-TL bilirkişi ücreti, 35,50-TL posta masrafı olmak üzere toplam 635,50-TL den kabul red oranına göre hesaplanan 549,78-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 4.119,97-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
9-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 642,32-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
10-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine
Dair, tarafların yüzüne karşı, miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.31/01/2022

Katip ………
¸e-imzalıdır

Hakim ………..
¸e-imzalıdır

¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır