Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/336 E. 2021/973 K. 13.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/336 Esas
KARAR NO : 2021/973

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/04/2021
KARAR TARİHİ : 13/12/2021
KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 10/01/2022

Davacı tarafından mahkememizde açılan davada yapılan yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından mahkememize sunulan dava dilekçesinde özetle;
Müvekkili şirketin, davalı ……..’dan 22/05/2018 tarihinde imalatçı ……… Satış. Ltd. Şti.’ye ait …….. marka …… model ………. seri numaralı bir cep telefonu satın almış olduğunu, bir süre sonra cep telefonunun ayıplı olduğunun ortaya çıktığını, bunun üzerine müvekkili şirketin 27/02/2020 tarihinde “Konuşma sırasında karşı tarafa ses gitmediği, sesin gittiği zamanlarda ise cızırtılı bir şekilde gittiği, telefonda hoparlörle görüşme yaparken sesin karşı tarafa gitmediği” gibi bir telefonun en temel işlevindeki bozukluklardan şikayetle garanti süresi içerisind ……… TEKNİK SERVİSİNE başvuru yapmış olduğunu, başvuru sırasında ……. Teknik Servisi tarafından telefonun önce kendilerince inceleneceğini, yapamaz iseler …….. Servis’e gönderecekleri şeklinde bilgi verilerek başvuruya ilişkin 27/02/2020 tarih ……… form numaralı belge düzenlenmiş olduğunu, bu doğrultuda ……. Teknik Servisi’nce yapılan inceleme neticesinde arızanın …….. Servis tarafından giderilebilecek bir ayıp olduğu ve telefonun …….. Servis’e gönderildiğinin bilgisinin verildiğini, müvekkilinin …….. Servis incelemesinden sonra cihazı teslim almak üzere gittiğini ancak teslim sırasında telefona hiçbir işlem yapılmadığı, yukarıda izah edilen şikâyetlere ilişkin bir onarım olmadığı veya cihazın yenisiyle değiştirilmeyeceği bilgisi verildiğini, davalı yan ile müvekkili arasında cep telefonunun satışı ile tanzim edilen garanti sözleşmesi doğrultusunda cep telefonu garanti süresi içerisinde olmasına karşın, davacıya izafe edilebilecek bir kusur olmaksızın keyfi olarak onarımdan kaçınmış olduğunu, telefonun yenisiyle değiştirilmesi talebinin reddedildiğini, garanti sözleşmesine aykırı olarak ayıplı ürünün müvekkiline iade edilmiş olduğunu, bu nedenlerle; cep telefonunun satın alınma bedeli olan 5.399,01-TL’nin sözleşmenin kurulduğu 22.05.2018 tarihi itibariyle işleyecek ticari faiziyle birlikte müvekkiline ödenmesini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ……… ve Satış Limited Şirketi vekili tarafından mahkememize sunulan cevap dilekçesinde özetle;
Davacının, dava dilekçesinde ekli bulunan fatura suretinden de anlaşıldığı üzere, uyuşmazlığa konu cihazı 22.05.2018 tarihinde diğer davalıdan satın almış olduğunu, bir diğer ifadeyle cihazın 5.339,01-TL tutarındaki fatura bedelinin hiçbir aşamada davalı şirketin uhdesine geçmediğini, uyuşmazlık konusu cihazın satıcısının diğer davalı firma olduğunu, davacının bedel iadesi seçimlik hakkını kullanmak istemesi halinde, uyuşmazlık konusu cihazın fatura bedelinin tarafına iadesi talebini Borçlar Kanunu’nun ilgili hükümleri gereği, yalnızca satıcı firmaya yöneltmesi gerektiğini, bu nedenlerle; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …….. SAN. VE TİC. A.Ş vekili tarafından mahkememize sunulan cevap dilekçesinde özetle;
Davacının dava konusu ürünü 22.05.2018 tarihinde satın aldığını, 27.02.2020 tarihinde ise konuşma sırasında karşı tarafa bazen sesin gitmediği, gittiği zaman ise cızırtılı olarak gittiği, hoparlöre alınca ses gitmediği iddiaları ile teknik servise başvurmuş olduğunu, …….. Onarım Merkezi tarafından yapılan incelemeler sonucu üründe yetkisiz müdahale tespit edilmiş olduğunu, dava konusu ürünün işlemsiz davacıya iade edildiğini, dolayısıyla yetkisiz müdahale söz konusu olan üründe üretimden kaynaklı ayıp olmadığını, belirtilen bu arızanın kullanıcı hatası olduğu için garanti kapsamı dışında değerlendirildiğini, kullanıcı hatasına dayalı arızalanan ürünün onarımının garanti kapsamında yapılmasının mümkün olmaması ve yetkisiz müdahalenin de ürünün kullanım kılavuzuna aykırı olarak kullanılması nedeniyle cihaz için yapılacak işlemin ücret karşılığı değişim olabileceğinin teklif edildiğini beyan etmiş, bu nedenlerle; müvekkili şirketin fazlaya ilişkin her türlü talep ve hakları saklı kalmak kaydıyla davanın reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacı tarafça davalı ……….. A.Ş. ‘den 22/05/2018 tarihinde satın alınan …….. marka …….. uzay gri model cep telefonunda meydana geldiği iddia olunan arızalardan kaynaklı cihazın ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise söz konusu ayıbın kullanım kaynaklı mı üretim kaynaklı mı olduğu ve davacının cep telefonu bedelini talep edip edemeyeceği hususundan kaynaklanmaktadır.
TKHK’nın “Tüketicinin seçimlik hakları” başlıklı 11. Maddesi; “(1) Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici;
a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme,
b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme,
c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını
isteme,
ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme,
seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür.
(2) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabilir.
Bu fıkradaki hakların yerine getirilmesi konusunda satıcı, üretici ve ithalatçı müteselsilen sorumludur. Üretici veya ithalatçı, malın kendisi tarafından piyasaya sürülmesinden sonra ayıbın doğduğunu ispat ettiği takdirde sorumlu tutulmaz.” hükmünü amirdir.
Davalı ……… ve Satış Ltd. Şti’nin husumete ilişkin yönelik itirazlarının değerlendirilmesinde; TKHK’nın 11/2.maddesi uyarınca ayıplı maldan satıcı, üretici ve ithalatçının birlikte sorumlu olacağının düzenlendiği, bu durumda davacının ayıplı mal iddiası ile açmış olduğu işbu davada hem üreticiyi hem de satıcıyı hasım göstermesinde hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle yargılamaya devam olunmuştur.
Davacı vekilinin ayıp iddiasının incelenmesi için ayıplı olduğu iddia edilen cep telefonu üzerinde bilirkişi incelemesi yapılması zorunlu olup, bilirkişi incelemesine esas olamak üzere davacı vekiline cep telefonunu sunması için 27/09/2021 tarihli celsede süre verilmiş ve sunulduktan sonra bilirkişi incelemesi yapılması doğrultusunda ara karar kurulmuştur. Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu 06/10/2021 tarihli dilekçesinde, cep telefonunun temin edilemediğinden bahisle mahkememize sunma olanağının bulunmadığını beyan etmiştir.
HMK’nın ispat yükünü düzenleyen 190. maddesine göre ispat yükü; kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesi gereğince de, “Kural olarak, herkes iddiasını ispat etmekle yükümlüdür.” düzenlemeleri mevcuttur. Buna göre; ayıp iddiasının davacı tarafça ispatı gerekmektedir. Davacının ayıp iddiasının, mahkememizce yaptırılacak bilirkişi incelemesi neticesinde ispatının mümkün olduğu, davacı tarafça ayıplı olduğu iddia edilen cep telefonunun mahkememize sunulamadığı, bu durumda davacının davasını ispatlayamadığı anlaşılmakla, sübut bulmayan davanın reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM-Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Sübut bulmayan davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 59,30-TL ilam harcın peşin alınan 92,21-TL harçtan mahsubu ile bakiye 32,91-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre alınan 1.320,00-TL arabulucu ücretinin 6235 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesi 11. Fıkrasına göre davalı ……… VE SATIŞ LİMİTED ŞİRKETİ’nden alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-Davacı tarafından sarf edilen 35,50-TL posta masrafının 6235 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesi 11. Fıkrasına göre toplantıya katılmadığı anlaşılan davalı ……… VE SATIŞ LİMİTED ŞİRKETİ alınarak davacıya verilmesine,
5-6235 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesi 11. Fıkrasına göre toplantıya katıldığı anlaşılan davalı …….. SAN. VE TİC. A.Ş kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalı …….. SAN. VE TİC. A.Ş’ye verilmesine,
6-6235 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesi 11.fıkrası uyarınca toplantıya mazeretsiz olarak katılmayan davalı ……… VE SATIŞ LİMİTED ŞİRKETİ lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın tarafına iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.13/12/2021

Katip ……..
¸e-imzalıdır

Hakim ………
¸e-imzalıdır

¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır