Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/316 E. 2021/612 K. 06.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/316 Esas
KARAR NO : 2021/612

DAVA : İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/01/2021
KARAR TARİHİ : 06/07/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 12/07/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin 18/10/2014 düzenlenme 30/08/2015 ödeme tarihli, 25.000USD tutarlı senet alacaklısı olduğu, senedin keşidecisi davalı …….’ın ……..’a ve akabinde sırasıyla ……… ve …………’a ciro edilen senedin son olarak müvekkile ciro edildiğini ve senedin alacaklısı olduğunu, senedin davalı ile ticari ilişkisine dayandığını ve verilen mal ve sunulan ticari hizmet karşılığı iş bu senedi keşide ettiğini, davalı ve ……….’ın iyi niyetli tüm çaba ve uğraşlarına rağmen ifa görevini yerine getirmediklerini ve tahsil edilemediğinden Bakırköy ………İcra Müdürlüğünün ……….. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının borca, ferilere, faiz oranına ve miktarına itiraz ettiği ve takibin durduğunu bildirerek davalının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olan borca, faize, ferilerine, faiz oranı ve miktarına yönelik itirazın iptali ile takibin devamına, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmolunmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf cevap dilekçesi vermemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dava konusu senet nedeniyle davacının alacağının bulunup bulunmadığı davacının davalıya müracaat hakkının bulunup bulunmadığı ve senedin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı noktasında uyuşmazlık olduğu tespit edilmiştir.
Bakırköy ………..İcra Dairesinin ……….. sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklının davalı borçlu aleyhine 31/08/2015 tarihli 308/08/2015 ödeme tarihli 25.000USD alacağa ilişkin ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
Davacı, davasını TTK 732. Maddesinde belirtilen sebepsiz zenginleşme sebebine dayandırmıştır.
Zaman aşımına uğrayan senede dayalı olarak hamil, keşideciye karşı 6102 Sayılı TTK 732 maddesi uyarınca sebepsiz zenginleşme davası ve kendisine çeki ciro eden kişiye karşı da, aralarında temel ilişki olması halinde işbu temel ilişkiye mesnetle dava ikame edebilir. Bu durumda keşideci, sebepsiz zenginleşmediğini, davacı hamil de kendisine çeki ciro eden kişiden, aralarındaki temel ilişkiden kaynaklı olarak alacaklı olduğunu ispatla mükelleftir.
TTK’nın 732/1. Maddesinde zaman aşımı veya çekin süresinde bankaya ibraz edilmemesi nedeniyle çekten doğan yükümlülükleri düşmüş olsa bile keşidecinin hamile karşı sebepsiz zenginleşme nedeniyle borçlu kalacağı, 3. Fıkrasında poliçeden (çekten) doğan borcu düşmüş olan cirantaya karşı sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak istemde bulunulamayacağı düzenlenmiştir.
Somut olayda, davacı hamil, davalı ise ciro eden lehtar konumundadır.
TTK’nun 732/3-4 maddesi gereğince bononun zamanaşımına uğradığı 30/08/2018 tarihinden itibaren 1 yıl olup bu süre dolmuşturç
Hamilin cirantaya müracaat edebilmesi için ciranta ile hamil arasında temel ilişkinin bulunması ve talep edenin bu temel ilişkiye dayanması gerekmektedir. Bunun haricinde cirantalara karşı sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayanarak müracaat edilmesine olanak bulunmamaktadır. Davacı, TTK 732. Maddesinde belirtilen sebepsiz zenginleşme sebebine dayanmış olup 6102 sayılı TTK’nın 732. maddesi uyarınca zamanaşımına uğramış bonoya dayalı olarak sebepsiz zenginleşme nedeniyle açılan işbu davanın ancak keşideci aleyhine açılabilecek olmasına göre, ciranta/lehtar olan davalı hakkında zamanaşımına uğramış bono nedeniyle sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak müracaat edilemeyeceği gözetilerek davanın reddine karar verilmiştir(Yargıtay 11.HD. 2013/16390 Esas 2014/4214 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere). Davalı tarafın kötüniyet tazminat talebinin ise takibin kötüniyetli olduğuna dair bir delil bulunmadığından reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalı tarafın kötüniyet tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 59,30TL ilam harcından peşin alınan 3.009,14TL harcın mahsubu ile bakiye 2.949,84TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-16102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre alınan 1.320,00TL arabulucu ücretinin davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 26.706,32TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
7-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.06/07/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır