Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/309 E. 2023/326 K. 10.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/309 Esas
KARAR NO : 2023/326

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 27/03/2021
KARAR TARİHİ : 10/04/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 27/04/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Müvekil, 29.07.2020 günü bisikleti ile seyir halindeyken, davalı sürücü … tarafından kullanılan … plaka sayılı … marka araç ile davalı sürücü … tarafından kullanılan … plaka sayılı araçla çarpıştığını, çarpma sonucu … plaka sayılı … marka aracın savrulması sonucu müvekkil …’a çarptığını, yaralanmalı ve maddi zararlı trafik kazasına sebebiyet verdiğini, müvekkilin çarpma sonucu hastaneye kaldırıldığını, davalı …”ün kazanın oluşumunda ana yoldan gelen araçlara geçiş önceliği sağlamak kuralını ihlal ettiğini, … plaka sayılı plaka sayılı aracın sürücüsü davalı …’un ise aracın hızını kavşaklara yaklaşırken dönemeçlere girerken yaya geçitlerine girerken azaltmamak kuralını ihlal ettiğini, her iki davalının da kusurlu olduğunu, müvekkilin başvurusu sonucu müvekkile ödeme yapılmadığını ileri sürerek; belirsiz alacak davasının kabulü ile müvekkil için 1.000,00-TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davalı sigorta şirketlerinin limitler dahilinde sorumlu tutulmasına, 75.000.TL manevi tazminatın davalı sigorta şirketlerinin manevi tazminat talebinden sorumluluğu bulunmadığından bu davalılar dışındaki davalılardan olay gününden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının kazanın meydana gelmesinde tam kusurlu olduğunu, müvekkilin bir kusuru olmadığını, davacının kusurunun olmadığının kabulü halinde diğer davalı …’ün hatalı olduğunu, belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … İşletmeleri Genel Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde özetle; Meydana gelen kazada müvekkil idarenin kusur ve sorumluluğunun bulunmadığını, olay günü saat 16.40 sıralarında diğer davalı … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı müvekkil idare aracı … caddesi üzerinde yaklaşık 40-45 km hızla seyir halinde iken … Sokağı kesişimine geldiği sırada … sokağında aniden önüne … plaka sayılı araç çıkmış, ancak aracın aniden önüne çıkmış olması, idaresindeki aracın büyük olması ve aradaki mesafenin kısa olması sebebiyle, idare şoförü frene basmış ise de aracın sol ön kısmı ile … plaka sayılı aracın ortasına çarpmak durumunda kalmış ve çarpmanın etkisi ile … plaka sayılı araç kayarak orada bulunan bisikletli davacıya çarpmıştır. Kazanın akabinde diğer davalı idare şoförü … acilen 112 yi aramış yaralılara müdahale edilmesini sağladığını, idare şoförünün kendi şeridinde makul bir hızda seyir halinde iken, diğer davalı araç sürücüsü yola aniden çıktığını, idare şoförü kazayı engellemek için oldukça büyük çaba sarfetmesine rağmen kazayı engelleyemediğini, müvekkil idare şoförü aracı mevzuata uygun hız sınırında kullandığını belirterek; haksız davanın husumet ve esastan reddi ile masraf ve ücreti vekâletin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
… Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; Tacir olan davacı Kurum ile davalı arasında sözleşmeden doğan bir hukuki ilişki bulunmayıp haksız fiilden kaynaklanan ilişki bulunmaktadır. O nedenle davada TK. 21/2. maddesinin uygulama olanağından söz edilemeyeceğine göre, tacir olan davacı yönünden ticari bir iş niteliği kabul edilemediğini, bu durumda tacir olan davacı ancak açacağı ayrı bir dava yoluyla B.K. 105. maddesindeki yasal koşulları kanıtlamak suretiyle munzam zararını isteyebileceğini, hal böyle olunca hükmedilen tazminata yürütülecek faiz reeskont faizi değil yasal faiz olmadığını, o nedenle mahkemenin direnme kararı usule ve yasaya uygun olup onanması gerektiğini, belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının sunmuş olduğu kaza tespit tutanağı, müvekkillerin kaza sebebiyle baygın olmasından dolayı yalnızca … plakalı … otobüsünün şoförü …’un beyanlarına göre düzenlendiğini, davacı tarafından sunulan ilk bilirkişi raporu kaza görüntüleri dahi izlemeden hazırlandığını, tüm bu hususların düzeltilmesi için hem …’den otobüs iç kamerası görüntüleri istenmiş hem de kaza görüntüleri tekrar temin edilerek yeni bir bilirkişi raporu düzenlendiğini, Bu rapora göre müvekkillerimizin bulunduğu … plakalı aracın, … otobüsü ile çarpışma sonucu savrulduğu ve davacının sevk ve idaresindeki bisiklete doğru geri geri gittiği ve ancak ağaca çarparak durduğunu … aracı yolcu aldıktan yalnızca 19 saniye sonra 60 km’lik bir hıza ulaşmış, kazanın gerçekleştiği caddenin hız sınırını da aşmıştır. Bu kadar seri bir şekilde hızlandığı halde, müvekkillerimizin içinde bulunduğu aracı görünce frene dahi basmadığını, Bakırköy …. Asliye Ceza Mahkemesi nezdinde görülmekte olan … E. Sayılı ceza davasının bekletici mesele yapılmasına, Müvekkil … bakımından taraf ehliyeti yokluğundan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının talebinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, başvuru şartlarının yerine getirilmediğini, zarar gören kişilerin sigorta kuruluşuna eksik belge ile başvurmaları halinde veya başvuru yapmamaları halinde, sigorta kuruluşu aleyhine doğrudan doğruya dava yoluna gitme hakları bulunmadığını, davadan önce ve sonra Trafik Sigortası Genel Şartlarında belirtilen belge ve bilgileri ibraz etmemiş olması nedeniyle geçerli bir başvurudan söz edilemeyeceğini belirterek davanın reddini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, haksız fiil nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
ATK …. İhtisas Kurulu tarafından 25/02/2022 tarihinde düzenlenen raporda özetle; ”Mevcut belgelere göre; … ve … oğlu, … doğumlu …’in 29/07/2020 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, … tarihli 30692 sayılı Resmi Gazetede Yayınlanan Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkındaki Yönetmelik dikkate alındığında; Kas-İskelet Sistemi, Alt ekstremiteye ait sorunlar, kalça eklemi hareket kısıtlılığı, Tablo 3.8 ve Tablo3.8b’ye göre alt ekstremite özürlülük oranı %5, alt ekstremite uzunluk farkı, tablo 3.3’ göre alt ekstremite özürlülük oranı %10, diz eklemi hareket kısıtlılığı tablo 3.9’a göre alt ekstremite özürlülük oranı %10, Balthazard formülü ile %(5+10+10)=%23 olup tablo 3.2’ye göre; Kişinin Tüm Vücut Engellilik Oranının %12 (yüzdeoniki) olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği, Başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı, ancak iyileşme süresi içerisinde 2 (iki) ay boyunca başka birisinin yardımına ihtiyaç duyabileceği oy birliği ile mütalaa olunur.” şeklinde rapor beyan edilmiştir.
Bakırköy …. Asliye Ceza Mahkemesi … Esas sayılı dosyasında davalı … ve davalı … hakkında taksirle birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma suçundan kamu davası açılmıştır. Bakırköy … Asliye Ceza Mahkemesi …E sayılı dosyasınde 23.12.2020 tarihinde kusur bilirkişisi raporu aldırılmış raporda … plaka sayılı … marka aracın sürücüsü davalı …”ün kazanın meydana gelmesinde 1. Derecede Asli Kusurlu Olduğu, … plaka sayılı plaka sayılı aracın sürücüsü davalı …’un kazanın meydana gelmesinde 2. Derecede Tali Kusurlu Olduğu; davacı müvekkil …’ın ise kazanın meydana gelmesinde Kusursuz Olduğu Sonucuna Ulaşılmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davacı taraf mahkememize vermiş olduğu dilekçesi ile açmış olduğu davadan vekaletnamesindeki yetkiye dayanarak maddi tazminat talebi yönünden davadan feragat ettiği anlaşıldığından davacının maddi tazminat talebi yönünden davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir. Davacının manevi tazminat talebi yönünden; manevi tazminat miktarının nasıl belirleneceği konusu Yargıtay HGK.’nun 24.12.2014 tarih ve … E., …. K. sayılı kararında belirtilmiştir. Gerçekten de söz konusu karara göre; “…Manevi tazminat isteminin temelinde, davalıların haksız eylemi yatmaktadır. Bilindiği üzere, haksız eylemin unsurları; zarar, fiil ile zarar arasında illiyet bağı, fiilin hukuka aykırı olmasından ibarettir. Öte yandan, mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 47. (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56.) maddesinde düzenlenen manevi tazminatta kusurun gerekmediği, ancak takdirde etkili olabileceği, … tarih ve … Esas … Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıkça vurgulanmıştır. Bu kararın gerekçesinde, taktir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar, her olaya göre değişebileceğinden, hâkim bu konuda taktir hakkını kullanırken, ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Yine BK 47 (TBK 56). maddesi hükmüne göre; hâkimin özel halleri göz önünde tutarak, manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği tutar adalete uygun olmalıdır. Bu para tutarı, aslında ne tazminat ne de cezadır. Çünkü mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını amaç edinmediği gibi, kusurlu olana yalnız hukukun ihlalinden dolayı yapılan bir kötülük de değildir. Aksine, zarara uğrayanda bir huzur duygusu uyandırmayı, aynı zamanda ruhi ızdırabın dindirilmesini amaç edindiğinden, tazminata benzer bir fonksiyonu da vardır. O halde bu tazminatın sınırı, onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. Manevi tazminat, duyulan elem ve ızdırabın kısmen ve imkan nisbetinde iadesini amaçladığından hâkim, M.K.nun 4. maddesi gereğince hak ve nesafete göre takdir hakkını kullanarak, manevi tazminat miktarını tespit etmelidir. Hâkim belirlemeyi yaparken somut olayın özelliğini, zarar görenin ekonomik ve sosyal durumunu, paranın alım gücünü, maluliyet oranını, beden gücü kaybı nedeniyle duyulan ve ileride duyulacak elem ve ızdırabı gözetmelidir.” Somut olayda davacının söz konusu kaza nedeniyle davacının yaralanma ve maluliyeti nedeniyle duyduğu elemi bir nebze de olsa gidermek amacıyla kazanın oluşumunda tarafların kusur oranı, tarafların ekonomik ve sosyal durumu ve kazanın meydana geldiği tarih dikkate alındığında dikkate alındığında manevi tazminat talebinde haklı olduğu görülmüş ve paranın alım gücü de dikkate alınarak hakkaniyete göre davacı için 40.000,00 TL manevi tazminatın davalılar …, …, … ve İstanbul … İşletmeleri Genel Müdürlüğü’nden kaza tarihi olan 29/07/2020 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve mütelselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine hükmedilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Maddi Tazminat Talebi Yönünden;
1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 179,90-TL ilam harcından peşin alınan 259,58-TL harçtan mahsubu ile bakiye 79,68-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre alınan 1.400,00-TL arabulucu ücretinin davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 1.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalılara verilmesine,
Manevi Tazminat Talebi Yönünden;
6-Davacının manevi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ ile;
a-Davacı için 40.000,00-TL manevi tazminatın davalılar …, …, … ve İstanbul … İşletmeleri Genel Müdürlüğü’nden kaza tarihi olan 29/07/2020 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve mütelselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya dair talebin reddine,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalılar …, …, … ve İstanbul … İşletmeleri Genel Müdürlüğü’nden müştereken ve mütelselsilen tahsili ile alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalılar …, …, … ve İstanbul … İşletmeleri Genel Müdürlüğü kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren Davalılar …, …, … ve … İşletmeleri Genel Müdürlüğü’ne verilmesine,
9-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine
Dair, duruşma katılan tarafların yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/04/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır