Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/308 Esas
KARAR NO : 2021/575
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/11/2017
KARAR TARİHİ : 30/06/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH: 01/07/2021
Davacı tarafından mahkememizde açılan davada yapılan açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu 03/11/2017 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalılar arasında düzenlenen ipotek akit tablosu kapsamında ödenmeyen borç için Bakırköy …… İcra Müdürlüğünün ….. takip sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla 3.000.000-TL asıl alacak üzerinden icra takibi yaptıklarını, davalı tarafın haklı bir neden olmaksızın takibe itiraz edildiğini, oysaki davalıların Denizli ATM’nin …… esas sayılı dosyasına sundukları dilekçelerde borcun varlığını kabul ettiklerini, ayrıca iflas erteleme dosyasında düzenlenen raporlarda da alacaklarının varlığının tespit edildiğini, bu nedenlerle davalıların haksız itirazının iptali ile %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde ve yargılama aşamasındaki beyanlarında özetle; taraflar arasında borcun ödenmesi için ön protokol düzenlendiğini, ön protokolden asıl protokole henüz geçilmeden davacı tarafın icra takibi yaptığını, icra takibinden önce müvekkillerine gönderilen ihtarnamenin İİK 150.maddesine uygun olmadığını, icra takibine konu ipotek akit tablosunun ilk oluşturulduğu andan itibaren yok hükmünde olduğunu, bu nedenlerle icra takibine konu edilen ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takipten dolayı müvekkillerinin borçlu olmadığını, bu nedenlerle yasal dayanağı bulunmayan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Bakırköy …… İcra Müdürlüğünün ….. takip sayılı dosyasının celp ve tetkikinde davacı tarafından davalılar aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla 3.000.000-TL asıl alacak üzerinden icra takibi yapıldığı ve davalıların süresinde takibe itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği anlaşılmıştır.
Her ne kadar davalı taraf ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan icra takip dosyasında borçlu olmadıklarını ileri sürmüş ise de, borçlu şirket vekilleri tarafından Denizli ATM’nin ……. esas sayılı dosyasına sunulan 31/10/2016 tarihli beyan dilekçelerinde davacı şirkete ipotek kapsamında yapılan ödemeden sonra toplam 11.237.420,42-TL borçları bulunduğunu açıkça ifade etmişler, mahkememizce de Denizli ATM’ye sunulan dilekçedeki borç ikrarı mahkememiz dosyasında değerlendirmeye alınmıştır.
Yapılan yargılama sonucunda; davacı tarafından davalılar aleyhine Bakırköy …… İcra Müdürlüğünün ……. takip sayılı dosyası ile icra takibi yaptığı, takibin dayanağını teşkil eden ipotek senedinin resmi şekilde düzenlendiği, resmi şekilde düzenlenen ipoteğin geçersiz olduğunun ileri sürülemeyeceği, kaldı ki ipotek senedinin geçersiz veya yok hükmünde olduğuna ilişkin dosyaya herhangi bir delil sunulmadığı, borçlu şirket vekilleri tarafından Denizli ATM’nin …… esas sayılı dosyasına sunulan 31/10/2016 tarihli dilekçenin 34.sayfasında yer alan ve 1 nolu bentte ifade edildiği üzere ipotek alacağı kapsamında davacı şirketin yapılan ödemelerden sonra 11.237.420,42-TL borçlarının bulunduğunu açıkça kabul ettikleri dikkate alınarak icra takibine yapılan haksız itirazın iptaliyle, likit olan alacağa yapılan itirazdan dolayı davacı lehine %20 icra inkar tazminatına karar verilmiş, iş bu kararın davalı tarafından istinaf edilmesi üzerine İBAM …… HD …… esas …… karar sayılı ilamıyla;
“Tüm dosya kapsamına göre davaya konu takip 3.000.000,00 TL asıl alacak ve 5.178,08 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 3.005.178,08 TL üzerinden yapılmış, borca itiraz üzerine davacı tarafça açılan iş bu davada harca esas dava değeri 3.000.000,00 TL olarak gösterilip takibin devamı talep edilmiş, mahkemece de davanın kabulüne karar verilerek takibin devamına karar verilmiştir. Buna göre, mahkemece işlemiş faiz yönünden de kabul kararı verildiği halde bu miktar üzerinden dava harcının alınmadığı anlaşılmaktadır.
492 sayılı Harçlar Kanunu’na göre yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılmaz.
Açıklanan nedenlerle; istinaf incelemesi yapılmaksızın, davalı tarafın istinaf talebinin usulden kabulü ile mahkeme kararı ortadan kaldırılarak, takibin devamına dair verilen kararla hükmedildiği anlaşılan 5.178,08 TL işlemiş faiz tutarı üzerinden de gerekli yargı harçları alınarak yargılamaya devamla sonucuna uygun yeniden esas hakkında hüküm kurulmak üzere dosyanın gereği için mahal mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.”
Davacı tarafından davalılar aleyhine Bakırköy …… İcra Müdürlüğünün …… takip sayılı dosyası ile 3.000.000-TL asıl alacak, 5.178,08-TL işlenmiş faiz olmak üzere toplam 3.005.178,08-TL üzerinden icra takibi yapıldığı, davalıların takibe itiraz etmesi sonucunda davacı tarafın mahkememiz nezdinde 3.000.000-TL asıl alacak üzerinden itirazın iptali davası açtığı, harcın da bu miktar üzerinden yatırıldığı, mahkememizce de yapılan yargılama sonucunda icra takibinin asıl alacak üzerinden (3.000.000-TL) devamına karar verildiği, nitekim 30/06/2021 tarihli oturumda hazır bulunan davacı vekilinin de asıl alacak üzerinden itirazın iptalini talep ettiklerini beyan ettiği, dolayısıyla mahkememizce sanki icra takibinin faizli alacak tutarı olan 3.005.178,08-TL üzerinden devamı şeklinde karar vermiş gibi İBAM …… HD kaldırma kararında eksik harcın ikmal edilmesi suretiyle yargılamaya devam olunması yönündeki tespitinin maddi hataya dayandığı mahkememizce değerlendirilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacı tarafın itirazın iptali davasının asıl alacak olan 3.000.000-TL üzerinden açtığı, harcın da bu miktar üzerinden yatırıldığı, HMK 24/2 maddesine göre “….hiç kimse kendi lehine olan davayı açmaya veya hakkını talep etmeye zorlanamaz”; HMK 26/1 maddesine göre “hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez” düzenlemeleri karşısında mahkememizce taleple bağlı kalınarak değerlendirme yapıldığı (Yargıtay 3.HD 2017/9159 esas 2019/9270 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere), İBAM kaldırma kararının maddi hataya dayandığı ve maddi hatanın da usulü kazanılmış hak teşkil etmeyeceği ilkesinden hareketle (Yargıtay 3.HD 2017/10303 esas 2019/4391 karar sayılı ve Yargıtay 11.HD 2007/2110 esas 2008/3778 karar sayılı ilamlarında da belirtildiği üzere), dosyanın maddi hata yönünden yeniden değerlendirilmesi amacıyla ilgili Daireye gönderilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizce verilen …… esas …… karar sayılı ilamında talebe uygun olarak asıl alacak üzerinden icra takibinin devamına karar verildiği, davacı tarafın da asıl alacak üzerinden dava açıp harcı da asıl alacak üzerinden yatırdığı dikkate alınarak İBAM …… HD …… esas …… karar sayılı ilamında işlenmiş faiz yönünden maddi hata yapıldığı ve maddi hatanın da taraflar yönünden usulü kazanılmış hak oluşturmayacağı dikkate alınarak davalı tarafın istinaf talebinin bu kapsamda değerlendirilmesi için dosyanın İBAM ….. HD’ye gönderilmesine,
2-Mahkememiz esasının bu şekilde kapatılmasına,
Dair oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/07/2021
Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır
*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.