Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/306 E. 2022/683 K. 30.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/306
KARAR NO : 2022/683

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/03/2021
KARAR TARİHİ : 30/06/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 25/07/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket aralarındaki ticari ilişkiden kaynaklanan cari hesaptan kaynaklı alacağın tahsili amacıyla davalı aleyhine Gaziosmanpaşa ……. İcra Müdürlüğünün ……. esas sayılı dosyası ile davalı hakkında icra takibi başlattıklarını, davalının söz konusu takibe itiraz ettiğini, takibin durduğunu, davalının itirazının haksız ve usule aykırı olduğunu ve iptaline karar verilmesini, %20 den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı vekilinin yetki konusundaki beyanına istinaden, Keşan’da ikamet ettiğini yazdığını, bunun yeterli olduğunu, borca herhangi bir ihtar veya takip yapılmadan faiz işletilemeyeceğini, cari hesap borcu artı faizler şeklinde takip yapılıp dava açıldığını, buna itiraz ettiğini, alacak fazlasına ilişkin yapılan takip ve dava için davacının %20’den az olmamak üzere haksız talep tazminatına mahkum edilmesini dilediğini, 3.İcra takip talebinde 3 adet faturadan bahsedildiğini, ancak davacıdan sadece fatura aldığını, onun da 35.856,66TL’lık fatura olduğunu, davacının kendisinden aldığı malların bir kısmını, işi bıraktığı ve sonra yeniden alacağı gerekçesiyle iade ettiğini sonra almadığını, cari hesapta davacı tarafın 35.856,66TL alacaklı göründüğünü, diğer faturalara ve fazla talebe itiraz ettiğini, davacı tarafın fazlaya dair yaptığı takip ve dava için haksız icra tazminatına ve karşı taraf vekalet ücretine mahkum edilmesini arz ettiğini, davacı tarafın kendisinde görünmeyen faturaları ve haksız faiz talebini dava ettiği için takibe itiraz ettiğini, ortada “yargılamayı gereken bir durum olduğu için inkar tazminatına hükmedilmemesi gerektiğini, kayıt olarak ticarethanesi devam etmekle birlikte üç yıldır gayri faal olduğunu, halen ticaretinin olmadığını, asgari ücretle başka birinin yanında çalışmakta olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkememizce Gaziosmanpaşa …… İcra Müdürlüğünün ….. esas sayılı takip dosyası incelenmiş, incelenmesinde alacaklısının …, borçlusunun … – ….. olduğu, 58.466,36TL üzerinden icra dairesinde ilamsız icra takibi açıldığı, davacının davasını açmasında hukuki yararının olduğu, ödeme emrinin borçluya usulüne uygun tebliğ edildiği ve borçlunun süresinde itiraz etmesi sonucu takibin durduğu anlaşılmıştır. Davacının itirazın iptali davasını 1 yıllık hak düşürücü sürede açtığı anlaşılmıştır.
Mahkememiz dosyasında davacının defterleri üzerinde inceleme yapılması için SMM bilirkişisinden rapor aldırılmış, SMM bilirkişi …… tarafından düzenlenen 07/02/2022 tarihli bilirkişi raporun özetle; ” Davacı şirket nezdinde yer alandavalı …’a ait cari hesabın (32O.Satıcılar
Hesabının) 28110/2016 ve 31112/2016 tarihleri itibariy le 36.656,65.-TL. Borç bakiyesi verdiği (ek düzen hesap ve muhasebe sistemine göre bu hesap pasif karakterli
bir hesap olduğundan işleyiş kuralı gereği alacak bakiyesi vermesi gerekirken; davacı
şirket tarafından tüm alım, iade ve ödeme işlemleri mahsuplaşma yolu ile bu hesapta
takip edildiğinden, davalının davacıya ödemediği iade faturası bedellerinden dolayı
hesabın boç bakiyesi verdiği, bu borç bakiyesinin aynı zamanda davacının alacak
bakiyesi/alacak tutarı anlamına gelmekte olduğu),borç bakiyesinin kapanış ve açılış
(devir) kaydı işlemleri ilegünümüz tarihine kadar süregeldiği (hesabın hareketsiz
olduğu), borç bakiyesinin; davacı şirket tarafından davalı şirket adına düzenlenmiş
olan 2811012016 tarihli 3 adet iade fafurası tutarından oluşfuğı/ibaret olduğu,
(FT :27 54=47 2,00,TL,FT :27 55=327,99.-TL, FT :27 56=35.856,66._TL) ve cari hesabın
bu şekilde olduğu, davacı şirketinticari defterlerinden yevmiye ve büyük defterin e-defter olarak, diğer ticari defterlerin ise fiziki ortamda tutulmuş olduğu, davacı şirketin davaya konu dönemde ilgili alış ve iade faturaları tutarlarını 2016 yılı ve BS formlarına yansıtarak vergi dairesine bildirdiği, (Mayıs BA:70.800,00TL-Mayıs BS:33.540,00TL, Temmuz BA:35.880,00TL, Ekim BS:31.065,00TL.) davacı ile davalı şirket arasında, davaya konu dönemde yapılan şarap alımları ile ilgili herhangi bir taahhütname, alım/satım sözleşmesi, ödeme vadesi ve faiz/miktarı sözleşmesi vb.nin mevcut olmadığı/var ise de ibraz edilmediği, dosya kapsamından icra takibi öncesinde davalıya herhangi bir ödeme ihtarnamesinin gönderilmediğinin anlaşıldığını” belirtmiştir.
Davalı tarafın defterlerinin incelenmesi için SMM bilirkişisinden rapor aldırılmış, SMM bilirkişisi ….. tarafından düzenlenen 11/05/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “yapılan inceleme tespitler sonucunda …’a ait 2016 yılı yasal defterlerindeki gözüken kayıtlar ile davacı şirketine 35.856,66TL borçlu olduğunu” teknik kanaati olarak belirtmiştir.
Dava, İİK’nun 67. Maddesi gereğince itirazın iptali talebine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama, dava ve cevap dilekçeleri, taraf vekillerinin mahkememiz huzurundaki beyanları, dosya arasına alınan Gaziosmanpaşa …… İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı takip dosyası ve tüm kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; Ticari defterlerin delil olmasına ilişkin düzenleme HMK 222. maddede yer almaktadır. Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
Mevcut olayımızda davacı ile davalının her ikisinin de defterlerinde alacağa ilişkin kaydın bulunması, her iki tarafın ticari defterlerine göre davacının davalıdan35.856,66TL alacağının bulunduğu, davacı ve davalı tarafın ticari defter kayıtlarının birbirini teyit ediyor olmasının davacı lehine alacak olarak değerlendirilerek, davacının dosya kapsamına göre davalıya ödemeye ilişkin ihtarname göndermemesi, taraflar arasında sözleşmenin olmaması sebebiyle işlemiş faize hükmedilmeyerek davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. Alacağın hesaplanabilir ve likit olması sebebiyle davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmiştir. Kötü niyet tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile Gaziosmanpaşa ….. İcra Müdürlüğünün ….. esas sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 35.856,66TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-35.856,66TL’nin %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Kötü niyet tazminat talebinin reddine,
4-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 2.449,36TL ilam harcından peşin alınan 706,13TL harcın mahsubu ile bakiye 1.743,23TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
5-Davacı tarafından sarf edilen 59,30TL Başvuru Harcı, 706,13TL Peşin Harç olmak üzere toplam 765,43TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre alınan 1.320,00TL arabulucu ücretinin 6235 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesi 11. Fıkrasına göre davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
7-Davacı tarafından sarf edilen 1.400,00TL bilirkişi ücreti, 232,60TL posta masrafı olmak üzere toplam 1.632,6‬0TL’nin 6235 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesi 11. Fıkrasına göre davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın iş bu davacı üzerine bırakılmasına,
8-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.378,50TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
9-6235 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesi 11. Fıkrasına göre davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
10-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.30/06/2022
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.