Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/27 E. 2022/154 K. 08.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/27 Esas
KARAR NO : 2022/154

DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 10/01/2021
KARAR TARİHİ : 08/02/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 18/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; “Müvekkile ait …… plakalı …… marka ve model ticari ruhsatlı araca 24.08.2020 tarihinde Başakşehir’de …….. plakalı aracın çarpması ile maddi kayba neden olacak şekilde trafik kazası oluşmuştur. Bu kazada müvekkilin aracına çarpan …….. plakalı araç tamamen kusurludur. Olayda müvekkilimin hiçbir kusuru bulunmamaktadır. Ekte delillerimizde sunduğumuz Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi Kaza Kusur Tespit Raporuna göre de kazaya karışan davalı şirkete ait …….. plakalı aracı %100 kusurlu olduğu müvekkile ait …… plakalı aracın kusurunun %0 olduğu görülmektedir…Söz konusu kaza nedeniyle müvekkilin ticari ruhsatlı aracı hasarlanmış, araç 24.08.2020 tarihinde servise getirilmiş ve 08.10.2020 tarihine kadar serviste kalmış, işlem görmüş tamir yapılmıştır. Hasarın tamir ettirilmiş olması ile mağduriyet sona ermemiş kaza sebebiyle onarım gören müvekkile ait aracın ikinci el piyasa değerinde maddi kayıp meydana gelmiştir. Kazaya ilişkin sigorta şirketinde hasar dosyası açılmıştır. Kazanın tramer kayıtlarına işlendiği, ileride araç satılmak istenildiğinde tramer kayıtlarında aracın kazalı olarak görüleceği de dikkate alındığında değer kaybına katlanılmak zorunda kalınacaktır. Dava öncesi sigorta şirketine mail ihtar ile başvurulmuş sigorta şirketi çok düşük bir bedel teklif ederek mutabakat mektubu imzalanmasını istemiş taraflar anlaşamamıştır. Davalının aracının trafik sigortası …… Sigorta A.Ş. den yaptırılmış olup, söz konusu sigorta şirketinin de işbu davada Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası gereği davalı olarak gösterilmesi gerekmiştir.” şeklinde beyanda bulunarak bilirkişi marifeti ile tespit edilecek değer kaybı ve gün kaybı masrafları tespit edildikten sonra artırılmak kaydı ile maddi hasarlı trafik kazası sonucunda müvekkilimin maliki bulunduğu …… plakalı …… marka araçta meydana gelen şimdilik 1000 TL değer kaybının ve aracın toplam 45 gün süren tamir süresi için gün kaybı olan 1000 TL’nin dava tarihinden yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;“Müvekkil şirket tarafından, 11/07/2020-11/07/2021 tarihleri arasında geçerli olmak üzere, …… numaralı Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi (Ek:1) ile teminat altına alınan …….. plakalı aracın, 24/08/2020 tarihinde karışmış olduğu trafik kazasında hasarlanan …… plakalı araçta meydana geldiği iddia olunan değer kaybının karşılanması talebiyle işbu dava açılmıştır. Konu poliçeye ilişkin sorumluluğumuz 41.000,00 TL ile sınırlıdır. Dava dilekçesinde …….. plakalı aracın …… plakalı araca çarparak hasarlanmasına sebebiyet verdiği, kazanın oluşumunda %100 kusurlu olduğu iddia edilmiştir. Müvekkil şirkete sigortalı araç sürücüsüne kusur atfedilemez…” hususlarını beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, haksız fiilden kaynaklanan araçta oluşan değer kaybı ile kazanç kaybı nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
24/08/2020 tarihinde gerçekleşen trafik kazası nedeniyle kusur durumu ve davacıya ait araçtaki değer kaybında kimin hangi oranda sorumlu olduğu, tamir süresince araç kullanamamaktan kaynaklanan zararın bulunup bulunmadığı noktasında uyuşmazlık olduğu tespit edilmiştir.
Gerçekleşen trafik kazası nedeniyle kusur durumunun incelenmesinde;…….. plaka sayılı araç sürücü ……,…… plaka sayılı araç sürücüsü …… olduğu, 24.08.2020 tarihli Maddi Hasarlı Trafik Kazası Tutanağından; Kazanın 24.08.2020 tarihi saat 13:00 sıralarında İstanbul/Başakşehir H1 caddesinde meydana geldiği anlaşılmaktadır. Tutanaktaki beyanlar incelendiğinde; …….. plaka sayılı araç sürücü ……; “Yukarıdan gelirken B ( ……. plaka sayılı araç) aracını fark etmedim ve sol önden çarptım” hususlarını beyan etmiştir. …… plaka sayılı araç sürücüsü ……; “park halindeki aracımdan mal indirirken sol ön bölümden A (…….. plaka sayılı araç) aracı aracıma çarptı” hususlarını beyan etmiştir. Trafik Kazası Tespit Tutanağında şirketler arası mutabakat notu ile …….. plaka sayılı aracın %100, …… plaka sayılı aracın %0 (kusursuz) olduğu belirtilmiştir. Park halindeki …… plaka sayılı araca çarpan …….. plaka sayılı araç sürücü ……’nin trafik kazası olayında birinci derecede kusurlu olduğu anlaşılmaktadır.
Dosyanın değer kaybı yönünden incelenmesinde; dâhil olduğu bir kaza sonucunda hasar gören bir aracın değeri olayın meydana gelmemesi halindeki değerinden daha az ise zarar var demektir, nesnel zararı tayin için kural olarak objektif değeri esas almak gerekir. Bu ise rayiç değerdir. Onarılmış durumdaki aracın değeri ne kadar iyi onarılmış olursa olsun kural olarak aynı nitelikteki hiç hasara uğramayan aracın değerinden düşüktür. Her iki değer arasındaki fark ise değer kaybı olarak mütalaa edilmelidir. Yargıtay’ın ilgili kararları da bu hususa işaret eder niteliktedir. Yargıtay emsal kararları uyarınca, aracın marka, model, üretim yılı ve kilometre bilgisi, aracın hasarının miktarı, derecesi ve niteliği dikkate alınarak emsalleri üzerinden yapılan piyasa araştırmasında rapor tarihi itibariyle aracın geçim hasarları ve bu rakamlar üzerinden de belirli bir miktar pazarlık payı olacağı da göz önüne alınarak aracın hasarsız piyasa ortalama rayiç değerinin 120.000 TL olacağı, hasarın derecesi ve hasarın niteliği göz önüne alındığında onarımdan sonraki piyasa ortalama rayiç değerinin ise yine rayiç fiyat belirlemedeki esaslara göre 115.000 TL olacağı, aracın hasarsız piyasa rayiç bedeli ile hasarlı piyasa rayiç bedeli arasındaki farkın, dolayısıyla piyasa araştırması yöntemine göre araç üzerinde meydana gelen değer kaybının kaza tarihi itibariyle 120.000-115.000 = 5.000 TL olacağı bilirkişi raporuyla tespit edilmiştir.
Dosyanın kazanç kaybı yönünden incelenmesinde, davacı vekili, dava dilekçesinde aracın tamir süresinin 45 gün olduğunu belirtmiştir. Dosya kapsamında …… Oto Kaporta Boya-Mekanik Yedek Parça Servisi tarafından aracın servise 24.08.2020 tarihinde girişinin yapıldığı, eksper süreci sonrasında sigorta şirketinin araç üzerinde işçilik,yedek parça ve toplam masrafı için anlaşmalı servislere sunulduğu, bu süreçte araca işlem yapılmadığı, aracın tamirinin 08.10.2020 tarihinde sona erdiği belirtilmişse de dosya kapsamındaki 15.10.2020 tarih ve ……. dosya nolu Ekspertiz Raporu ile …… plaka sayılı aracı tamir süresinin 7 gün olacağı belirtilmiştir. 7 gün belirlenen tamir süresinin hasarın giderilebilmesi için uygun bir süre olduğu değerlendirilmiştir. Kullanım şeklinin yük nakli olan aracın piyasa koşullarındaki günlük kazancının piyasa koşullarında 750 TL olacağı mütalaa edilmektedir. Buna göre; bilirkişi tarafından 750 TL × 7 gün (tamir süresi) = 5.250 TL kazanç kaybı hesap edilmiştir. Kazanç kaybı doğrudan zarar olmadığı için buz arardan sigorta şirketi sorumlu tutulmamıştır.
HMK’nin ispat yükünü düzenleyen 190. maddesine göre ispat yükü; kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesi gereğince de, “Kural olarak, herkes iddiasını ispat etmekle yükümlüdür.” düzenlemeleri mevcuttur. Buna göre; kusur ve zarar iddiası dosyada mevcut deliller ve hükme ve denetime elverişli bilirkişi raporuna göre ispatlanmış olup davanın kabulüne karar verilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile;
a-5.000,00TL değer kaybına ilişkin tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen 24/08/2020 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte alınarak davacıya verilmesine,
b-5.250,00TL kazanç kaybına ilişkin tazminatın davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen 24/08/2020 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 700,17TL ilam harcından peşin alınan 59,30TL harcı ve 140,88TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 499,99TL’nin davalılardan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesine göre alınan 1.320,00TL arabulucu ücretinin davalılardan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine,
5-Davacı tarafından sarf edilen 800,00TL bilirkişi ücreti, 208,50TL posta masrafı, 59,30TL başvuru harcı, 59,30TL peşin harç, 140,88TL ıslah harcı olmak üzere toplam 1.267,98TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.100,00TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine, davalı … şirketinin bu miktarın 5.000,00 TL’lik kısmı yönünden sorumlu tutulmasına,
7-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.08/02/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır