Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/203 E. 2022/657 K. 23.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/203
KARAR NO : 2022/657

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 08/05/2014
KARAR TARİHİ : 23/06/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 19/07/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dilekçesinde, müvekkili ………., annesi ……… ve beraberlerindeki 13 kişi ……… sevk ve idaresindeki ……… plakalı araçla 24/08/2013 tarihinde Kastamonu’nun Tosya ilçesine gitmek üzere İstanbuldan yola çıktıklarını, 24/0/2013 tarihinde saat 07:00 civarında Giresun istikametinden gelip İstanbul’a doğru seyreden ……… sevk ve idaresindeki ……… plakalı araç Gerede yönüne seyir halindeyken, Gerede-Karabük D 100 Karayolu Afşartarakçı Köyü mevkiinde orta refüjden yolun karşı şeriden geçerek ……. ve ………’in içinde bulundukları araca çarparak yaralanmalarına sebebiyet verdiğini, uzun zaman tedavi gördüklerini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere davacı ………. için toplam 9.000 TL maddi tazmınatın kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı ……….’e verilmesine, yine davacı ………. için 100.000,00 TL manevi tazminatın davacı ……… için 10.000 TL manei tazminatın, davacı ……… için 10.000 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 24/08/2013’ten itibaren yasal faizi ile birlikte davalılar ……… ve ………’tan müştereken ve müteselsilen tahsiline, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalılar üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı ……… vekili 18.11.2014 havale tarihli cevap dilekçesi ile özetle; Davacı tarafın iddialarının gerçeğe aykırı ve mesnetsiz olduğundan kusur ve olayın oluşu ile ilgili iddiaları kabul etmediklerini, bu kaza nedeni ile müvekkilinin ağır yaralandığını, kaza nedeni ile en çok zarar gören kişinin müvekkili olduğunu, davacı küçüğün yaralanmasından dolayı büyük üzüntü duyduğunu, talep edeilen maddi tazminat ve manevi tazminat miktarlarının çok fahiş olduğunu belirterek haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ……. Sigorta Şirketi vekili 24.11.2014 havale tarihli cevap dilekçesi ile özetle; ……… plakalı aracın Müvekkili Şirket nezdinde …….. poliçe numaralı 06.06.2013/2014 vadeli Trafik Sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, sorumluluklarının sigortalısı araç sürücüsünün kusur oranıyla sınırlı olduğundan öncelikle Adli Tıp Kurumundan kusur raporu alınması gerektiğini, manevi tazminat ve tedavi giderleri taleplerinin poliçe teminat dahilinde olmadığını, Sağlıklı ve gerçekçi bir tazminat hesaplaması yapılabilmesi için davacının geçici maluliyet süresi ile kalıcı maluliyet oranının belirlenmesi ve bunun için Adli Tıp Kurumuna sevk edilmesi gerektiğini, hesaplamanın aktüer bilirkişi tarafından yapılması gerektiğini davacının olay tarihinden itibaren faiz talebinin haksız olduğunu, faiz sorumluluklarının dava tarihinden başlayacağını, 6111 sayılı yasa gereğince tedavi giderleri ile ilgili sorumluluklarının kalmadığını iddia ederek haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; maddi ve manevi tazminat taleplerini içeren tazminat davasıdır.
Bakırköy ……. Asliye Hukuk Mahkemesi …… EK sayılı ilamı ile görevsizlik kararı vererek dosyayı mahkememize göndermiştir.
Mahkememizin …….. esas, ……. karar sayılı dosyasında yargılama yapılmış olup;
Dosyaya sunulan belge ve kayıtlarla birlikte dosya Adli Tıp kurumuna sevk edilmiş, ATK 21/03/2016 tarihli raporunda “……. oğlu 2005 doğumlu ……….’in 24.08.2013 tarihinde meydana gelen trafik kazasına bağlı arızasının 11.10.2008 tarih 27021 sayılı Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri müvacehesinde fonksiyonel araz bırakmadığından maluliyet tayinine mahal bulunmadığı, iyileşme (geçici iş görmezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 2 (iki) aya kadar uzayabileceğini ” teknik kanaatleri olarak belirtmişlerdir.
Dosya Hesap uzmanı bilirkişi ……….’e tevdii edilmiş, bilirkişi düzenlemiş olduğu 07/03/2017 tarihli raporunda “Davacılardan ………’nin dava konusu 24.08.2013 tarihinli kazada yaralanmasına nedeniyle; Adli Tıp raporu ile tespit edilen (iyileşme-geçici iş göremezlik süresinin kaza tarihinden itibaren 2 ay) süre için yaşı nedeniyle (8,5 yaş) gelir getiren bir işte çalışması mümkün olmadığından kazanç kaybı zararının- geçiçi iş göremezlik zararının bulunmadığını” teknik kanaati olarak belirtmiştir.
Davacı taraf 06/11/2017 tarihli bedel arttırım dilekçesi ile dava değerini 15.390,05 TL’ye yükseltmiştir.
Mahkememizin ” Davacı taraf düzenlenen bilirkişi raporu doğrultusunda; dava dilekçesi ile Estetik ameliyeatı masrafı için ayrıca maddi tazminat talebi içerisinde talepte bulunduğundan yapılmasının ekonomik bedeli ……. Hastanesinden gelen cevabı yazısında; Skar revizyonu (büyük) işleminin kamu fiyatının 605,00TL olduğunu, süt fiyatının 100TL ve kamu fiyatının 300,00TL olduğunun bildirildiği, her ne kadar davacı talebi gibi …….. Hastanesinin verdiği cevapta; bu miktarının 10.743,99TL olduğu bildirilmiş ise de, Kamu hastanelerinden gelen cevabi yazı gibi değerlendirme yapılması gerektiğinden bu miktar kabul görmemiştir. Davacılardan ……….’in geçici iş görmezlik raporu iki (2) ay olarak belirlenmiş ise de, 8,5 yaşındaki küçüğün geçici iş görmezlik zararına esas kazancı bulunmadığından bu hususta değerlendirmeye alınmamıştır. Yine dosya içerisinde bulunan tedavi giderlerine dair faturalar ile birlikte skar revizyonu nedeniyle oluşacak muhtemel ameliyat gideri toplamı ödenecek maddi tazminatı oluşturduğundan 1.530,00TL’nin kabulü gerekmiştir. İspatlanamayan diğer giderler ayrı ayrı reddedilmiştir. Davacı ……….’in geçici iş göremez raporunda da belirtildiği gibi devamlı mağduriyetini gerektirecek şekilde yaralanmadığı, ancak haksız bir eylem nedeniyle anne ve babasının olayın oluş şekli, mağdurun yaşı ve yaşanan elem, ızdırap, hak ve mesanet ölçüsü gereğince tarafların ekonomik ve sosyal durumları da değerlendirilerek; ………. için 25.000,00TL, anne …….. ve baba …….. için 5.000’er TL manevi tazminatın yasal faizleri ile birlikte davalı asiller …… ve …….. ‘dan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş,” şeklindeki gerekçesine göre maddi ve manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. İş bu karar taraf vekilleri tarafından istinaf edilmekle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi …….. Hukuk Dairesi ……. Esas, …….. Karar sayılı ilamıyla; “davacı ……….’in ameliyatının yapılması için ne kadar harcama yapılması gerektiği 23/12/2016 tarihinde ……. Hastanesine sorulmuş ve Hastane tarafından verilen cevabi yazıda, toplam tedavi masrafının 15.390,05 TL olduğu belirtilmiştir. Buna itiraz edilmesi üzerine Mahkemece, bu kez …….. Hastanesinden, yapılacak sütur ameliyatı için ne kadar harcama yapılması gerektiği sorulmuş ve gelen cevapta, ameliyat masraflarının 1.530 TL olduğu bildirilmiştir. Mahkemece de 1.530 TL’lik fatura dikkate alınarak davacının maddi tazminat davasının kabulüne karar verilmiştir. Ancak, her iki hastanenin belirttiği fatura miktarları arasında aşırı bir fark bulunmaktadır. Ayrıca kazada yaralanan davacı ……….’in faturalarda bahsi geçen ameliyatı olup olmadığı da dosya kapsamından anlaşılamamaktadır. Bu durumda Mahkemece, davacılardan ……….’in faturalarda bahsi geçen ameliyatı olup olmadığı hususunun sorulması, ameliyat olmuş ise ilgili hastaneden tüm tedavi evrakının getirtilmesi; tüm bilgi ve belgeler dikkate alınarak bahsi geçen ameliyat için ne kadar harcama yapılması gerektiği yönünden, bu konuda uzman bir bilirkişi kurulundan rapor alındıktan sonra nihai kararın verilmesi ve Davalı ………, davada kendisini vekille temsil ettirmemesine rağmen, hüküm fıkrasının 8.ve 10.bentlerinde reddedilen maddi ve manevi tazminat miktarları üzerinden bu davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinden bahisle” mahkememiz kararını bozarak iş bu esasa kaydedilmiştir.
Dosyaya sunulan belge ve kayıtlar ve bozma ilamı doğrultusunda dosya bilirkişi heyeti Doç. Dr. ……. ‘a tevdii edilmiş, bilirkişi heyeti düzenlemiş oldukları 19/03/2022 tarihli raporlarında”Hastanın, yüzünde mevcut skarlar için daha önce ameliyat olmadığı, mevcut skarların tamamen yok edilmesinin mümkün olmadığı, alın bölgesindeki izler için tlazer uygulaması” yapılacaksa 3 seans toplam ücretinin 7.365TL olacağı (2.277 TL), *dermabrazyon’ uygulaması yapılacaksa 2 seans toplam ücretinin 5.828TL (1.800 TL) olacağı (bu iki uygulamadan sadece biri ir) ve burundaki iz için *skar revizyonu’ yapılacaksa 2.455TL (759 TL) ücret gerekeceği, sonuç olarak lazer * skar revizyonu için toplam 9.820TL (2014 yılı için toplam 3.036 TL) ya da dermabrazyon * skar revizyonu için ise 8.283TL (2014 yılı için toplam 2.559 TL) ücret gerekeceğini” teknik kanaati olarak belirtmişlerdir.
Mahkememizce yapılan değerlendirmede istinaf ilamı doğrultusunda hazırlanan ve hüküm kurmaya elverişli olduğu kanaatine varılan 19/03/2022 tarihli bilirkişi raporu hükme esas alınmıştır. Davacının daha önce ameliyat olmadığı, mevcut skarların tamamen yok edilmesinin mümkün olmadığı anlaşılmış olup bilirkişiler tarafından hesaplanan 9.820,00 TL olarak hesaplanan ameliyat masrafı kabul edilerek 9.820TL tedavi giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bu miktara davalı sigorta şirketinin poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak üzere dava tarihinden, diğer davalılar ………, ……… yönünden kaza tarihi olan 24/08/2013 tarihinden itibaren yasal faizi uygulanmasına karar vermek gerekmiştir.
Olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanarak, olayın meydana geliş şekli, hak ve nasafet kuralları çerçevesinde manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş, ayrıca kazaya karışan aracın hususi araç olması sebebiyle Yargıtay …….. Hukuk Dairesi’nin ……. esas, ……. Karar sayılı ilamı uyarınca yasal faiz uygulanarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Maddi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ ile; 9.820TL tedavi giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bu miktara davalı sigorta şirketinin poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak üzere dava tarihinden, diğer davalılar ………, ……… yönünden kaza tarihi olan 24/08/2013 tarihinden itibaren yasal faizi uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Manevi tazminat talebinin KISMEN KABULÜNE, olayın oluş şekli, tarafların kusur durumları, hak ve nesafet, sosyo-ekonomik durumlar gözetilmek sureti ile takdiren davacı ………. için 25.000TL, ……… ve ……… için takdiren 5.000’er TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecel yasal faizi ile birlikte davalılar ……… ve ………’tan müşterek ve müteselsil tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 3.061,65TL ilam harcından peşin alınan 440,60TL harç ve 212,00TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 2.409,05TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak (davalı sigorta şirketinin sorumlu olduğu tutar ile sınırlı olmak üzere) Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
4-Davacılar tarafından sarf edilen 25,20TL Başvuru Harcı, 440,60TL Peşin Harç, 212,00TL ıslah harcı olmak üzere toplam 677,80TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak (davalı sigorta şirketinin sorumlu olduğu tutar ile sınırlı olmak üzere) davacılara verilmesine,
5-Davacılar tarafından sarf edilen 2.800,00TL bilirkişi ücreti, 715,70TL posta masrafı olmak üzere toplam 3.515,70TL den kabul red oranına göre hesaplanan 1.114,46TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak (davalı sigorta şirketinin sorumlu olduğu tutar ile sınırlı olmak üzere) davacılara verilmesine, kalan kısmın iş bu davacılar üzerine bırakılmasına,
6-Davalı ……… tarafından sarf edilen 140,15TL posta masrafından kabul red oranına göre hesaplanan 95,72TL’nin davacılardan alınarak davalıya verilmesine, kalan kısmın iş bu davalı üzerine bırakılmasına,
7-Maddi Tazminat Yönünden; Davacılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.100,00TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak (davalı sigorta şirketinin sorumlu olduğu tutar ile sınırlı olmak üzere) kendisini vekille temsil ettiren davacılara verilmesine,
8-Maddi Tazminat Yönünden; Davalılar …….. Şirketi ve ……… kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.100,00TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak kendisini vekille temsil ettiren iş bu davalılara verilmesine,
9-Manevi Tazminat Yönünden; Davacılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.250,00TL vekalet ücretinin davalılar ……… ve ………’tan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacılara verilmesine,
10-Manevi Tazminat Yönünden; Davalı ……… kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.250,00TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak kendisini vekille temsil ettiren iş bu davalıya verilmesine,
11-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair, davalı ……… vekilinin yüzüne karşı davacı vekilinin ve diğer davalıların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.23/06/2022

Katip ……
¸e-imzalıdır

Hakim ……..
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.