Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/194 E. 2021/914 K. 25.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/194 Esas
KARAR NO : 2021/914

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 09/02/2017
KARAR TARİHİ : 24/11/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH: 25/11/2021
Davacı tarafından mahkememizde açılan davada yapılan açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu 09/02/2017 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin cirosu bulunan ve müşterilerinden temin etmiş olduğu çeklerin nakte çevrilmesi için davalıya teslim edildiğini, davalının kendisine teslim edilen çeklerin bir kısmını iade etmediğini, söz konusu çeklerin davalıda kaldığına ilişkin kendisi tarafından emniyette vermiş olduğu ifadesinde ikrarı bulunduğunu, söz konusu çek bedellerinin toplamından oluşan alacağın tahsili amacıyla davalı aleyhine icra takibi yaptıklarını, davalının haklı bir neden olmaksızın takibe itiraz ettiğini, bu nedenlerle davalının haksız itirazının iptaliyle %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde ve yargılama aşamasındaki beyanlarında özetle; davacı tarafın iddialarının gerçeği yansıtmadığını, davacı tarafın ilk önce dava konusu çeklerin çalındığından bahisle müvekkili aleyhine şikayetçi olduklarını, savcılık tarafından yürütülen soruşturma sonucunda takipsizlik kararı verildiğini, ayrıca söz konusu çeklerin zayi olduğundan bahisle Bakırköy ……. ATM ….. esas sayılı dosyasıyla iptal davası açıldığını, mahkemece yapılan yargılama sonucunda söz konusu çeklerin zayi nedeniyle iptaline karar verildiğini, söz konusu kararın kesinleştiğini, müvekkiline dava konusu yapılan çeklerin nakte çevrilmesi amacıyla teslim edildiğini, teslim edilen çeklerin tutanağa bağlandığını, bir kısım çeklerin davacı tarafa iade edildiğini, bir kısım çeklerin ise tahsil edilemediğini, müvekkilinin söz konusu çeklerden dolayı herhangi bir tahsilat yapmadığını, bu bağlamda genel hükümlere göre müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını, ayrıca müvekkilinin ciranta olarak kabul edilmesi halinde de kambiyo hukuku açısından davacı tarafın kendisinden sonraki cirantaya müracaat edemeyeceğini, bu nedenlerle yasal dayanağı bulunmayan davanın reddine ve %20 kötüniyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Bakırköy C. Başsavcılığının ….. soruşturma sayılı evrakının celp ve tetkikinde davalı aleyhine hırsızlık suçundan dolayı soruşturma yapılmış ve yapılan soruşturma sonunda müştekinin soyut iddiasından başka delil bulunmadığından kovuşturmaya yer olmadığı şeklinde karar verilmiş; mahkememizin ……. esas sayılı dosyasının celp ve tetkikinde davacı tarafından dava konusu çeklerin kaybolması nedeniyle iptal davası açılmış, yapılan yargılama sonucunda söz konusu çeklerin zayi nedeniyle iptaline karar verilmiş ve söz konusu kararın kesinleşmiş olduğu anlaşılmıştır.
Bakırköy ……. İcra Müdürlüğünün …… takip sayılı dosyasının celp ve tetkikinde davacı tarafından davalı aleyhine Bakırköy C. Başsavcılığının ……. soruşturma sayılı dosyasında alınan ifade kapsamında tutulan tutanağa istinaden 2.540.300-TL asıl alacak üzerinden icra takibi yapıldığı ve davalının süresinde takibe itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; davacı vekili tarafından dosyaya sunulan dava dilekçesinin içeriği, davacı vekilinin katıldığı 25/04/2018 tarihli oturumdaki beyanı kapsamında davacı tarafın alacağını davalıya tahsil amacıyla teslim edilen çeklerin iade edilmemesi nedeniyle haksız fiile ilişkin genel hükümlere dayandırdığı, celp edilen dosyalar ve toplanan sair deliller kapsamında davacının emniyetteki ifadesinde tutulan tutanak içeriğine göre iade etmediği çeklerle ilgili kendisinin herhangi bir tahsilatının söz konusu olmadığı, davalının haksız fiil kapsamında sebepsiz zenginleştiği hususunun da davacı tarafından kanıtlanamadığı, dava konusu çeklerin nakte çevrilmesi için davalıya teslim edildiği, davalının da tarafların anlaşması kapsamında çeklerin tahsili amacıyla gerekli girişimlerde bulunmasına rağmen iade edilemeyen çeklerin tahsilatının yapılmadığı, sonuç itibariyle davalı tarafın haksız fiil kapsamında genel hükümlere göre sebepsiz zenginleştiği tespit edilemediğinden; kambiyo hukuku açısından ise davalının davacıdan sonra gelen ciranta olduğu kabul edildiğinde davacının kendinden sonraki cirantaya müracaat edemeyeceği dikkate alınarak ispatlanamayan davanın reddine, davalı tarafın kötüniyet tazminat talebinin ise koşulları oluşmaması ve davacı tarafın emniyette vermiş olduğu ifade ve ikrar kapsamında icra takibi yaptığı dikkate alınarak bu yöndeki tazminat talebinin de reddine karar verilmiş, iş bu kararın davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine İBAM …… HD …… esas …… karar sayılı ilamıyla;
“Davalı savcılık dosyasındaki ifadesinde 17 adet çeki teslim aldığını, 11 adedini geri iade ettiğini, 6 adedini ise iade etmediğini beyan ve kabul etmiştir. Bunun yanında ……. ‘un da kendisinin vekili olarak 23 adet çeki teslim aldığını bu çeklerin de 7 adedinin sonradan iade ettiklerini, 16 adedinin ise iade etmediklerini belirtmiştir. Bu durumda davalının savcılık ifadesinde iade etmeyerek uhdesinde tuttuğunu ikrar ettiği 22 adet çek bulunmaktadır. Bu çeklerden 16 adedi, iş bu davada devamı istenilen icra takibine konu edilmiştir. Somut olayda, her ne kadar çeklere ödeme yasağı konularak çekler hakkında zayi sebebiyle iptal kararı verilmiş olsa da, iptal kararı iyi niyetli üçüncü şahıslara karşı hüküm ifade etmediğinden davacının bu çeklerin bedellerini ödemek zorunda kaldığı, çekte ciranta sıfatı olmayan, ancak bedelsiz olarak tahsil etmek üzere aldığını, uhdesinde bulundurduğunu ikrar eden davalının savcılık soruşturmasındaki beyanları ile diğer müdahillerin beyanları değerlendirilerek iade edilmeyen çeklerden sorumlu tutulacağı, bu durumda çek teslim bordrosu ve iade edilen çeklerle ilgili karşılaştırma yapılarak iade edilmeyen çeklerin tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırılarak davacının takip konusu alacağının belirlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken davanın reddine karar verilmesi isabetsizdir” gerekçesiyle yerel mahkeme kararını kaldırmıştır.
İstinaf kararı doğrultusunda dosya bilirkişi ……. ‘a tevdi edilmiş, bilirkişi düzenlemiş olduğu 14/09/2021 tarihli raporunda davalı tarafa teslim edilip iade edilmeyen çekler tek tek belirtilmiş, söz konusu çeklerin toplam bedelinin 2.540.300-TL olduğunu teknik kanaati olarak belirtmiş, mahkememizce de düzenlenen bilirkişi raporu yeterli görülerek hükme esas alınmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacı tarafından davalıya teslim edilen ve İBAM ….. HD …… esas ……. karar sayılı ilamında belirtilen hususlar, yapılan araştırma ve düzenlenen bilirkişi raporuna göre davacının iade etmediği 14 adet çekin toplam bedelinin 2.540.300-TL olduğu, bu miktar üzerinden icra takibine yönelik itirazın iptaline, davalı tarafın likit olan alacağa yapmış olduğu itiraz nedeniyle davacı lehine %20 icra inkar tazminatına hükmetmek gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Sabit görülen davacının davasının KABULÜNE, davalının, Bakırköy …… İcra Müdürlüğünün ……. takip sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin 2.540.300-TL asıl alacak üzerinden aynı koşullarda devamına,
2-Hükmedilen alacağın %20’si üzerinden hesaplanan 508.060-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 173.528-TL ilam harcından peşin alınan 28.312,78-TL harcın mahsubu ile bakiye 145.215,22-TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 1.254,90-TL (Yargılama gideri ayrıntısı “Tevzide dava açma gideri: 36,00-TL, tebligat-posta gideri ve bilirkişi ücreti: 1.120,80-TL, istinaf harcı: 98,10-TL”) yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı vekili için AAÜT’ne göre belirlenen 109.550,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde ve istek halinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/11/2021

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.