Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/183 E. 2022/651 K. 23.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/183
KARAR NO : 2022/651

DAVA : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/02/2021
KARAR TARİHİ : 23/06/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 19/07/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 25.02.2021 harçlandırma tarihli dilekçesinde özetle; davalı borçlunun davacı müvekkil kooperatife olan borcunu ödememesi üzerine, Bakırköy …… İcra Müdürlüğü ….. E.sayılı dosyası ile borçlu aleyhine takip başlatıldığı, borçlunun icra takibine yaptığı haksız itiraz ile takibin durduğu, müvekil kooperatifin …… üzerinde bulunan 4.000 den fazla iş yeri içerisinde düzen ve intizam sağlamakla yükümü olduğu, bu doğrultuda ortak kullanım alanlarına mal koyarak işgal edenlere , tapuya şerhli Toplu Yönetim Planı ve Yönetim planının 10.maddesinden başlayan site çalışma esasları uyarınca genel kurulun yönetim kuruluna verdiği yetki çerçevesinde para cezası kesildiği, borçlunun şifaen uyarılmasına rağmen haksız eylemine devam ettiği, borçlunun ortak alana tecavüz teşkil eden fiillerinin yönetim adına memurlarca tespit edilerek makbuz tanzim edildiği, yönetim kurulu kararı uyarınca davalı borçlu … adına 28.01.2020 tarihinde 2.000TL, 11.02.2020 tarihinde, 500TL, 24.02.2020 tarihinde 1.000TL, 06.03.2020 tarihinde 2.000TL,19.03.2020 tarihinde 500TL ve 10.04.2020 tarihinde 1.000TL para cezası makbuzu kesildiği, bu kapsamda cezaların ödenmemesi sebebi ile icra takibi başlatıdığı, takipten sonra da herhangi bir ödeme yapılmayarak takibe haksız şekilde itiraz edildiği, davalı borçlunun ortak alanı işgalinin sunulan fotoğraflarda da görüleceği, Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarında da açıkça İş bu cezaların site alanı içindeki boş alanlarla ilgili kullanıma ilüşkin işgal tazminat niteliğinde bulunduğundan ana sözleşmede belirtilmese dahi, her zaman talep edilebileceğinin belitildiği, Yönetim planında belirtildiği üzere, bölüm maliklerinin ya da kiracılarının ortak yer ve tesisleri kullanırken komşuluk kurallarına uymak, birbirini rahatsız etmemek, haklarını çiğnememek, …… Yönetim planı ve Toplu Yapı Yönetim Kurulu Kararları ve sair mevzuat hükümlerinde yer alan düzenlemelere uymakla yükümlü oldukları, ortak kullanım alanlarına mal koyarak işgal edenlere para cezası kesileceğinin düzenlendiği, Kooperatifin, 21.05.2011 tarihli Oğlağan Genel Kurul Toplantısında alınan kararlar akabinde, tüm üyelere bildirilmekle birlikte, genel kurul toplantı kararlarının 1163 sayılı Koop.Kanunu çerçevesinde ticaret sicil gazetesinde ilan edildiği, genel kurul kararlarının kiracılar içinde bağlayıcı olduğu, Yargıtay ….. HD. 04.12.2020 tarihli ….. E., …… K.sayılı kararının da bu yönde olduğu, hususlarından bahisle, itirazın iptali ile takibin devamına, haksız itiraz nedeni ile davalı borçlunun %20 den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı borçlu üzerinde bırakılmasına, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı borçlu vekilinin 08.04.2021 Uyap tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davanın esasına girilmeden husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiği, Kooperatif bir yapı kooperatifi olarak faaliyet sürdürmekte iken 2014 yılında tapuların mülk sahiplerince alınmasıyla misyonunu tamamladığı, İşletme kooperatifi olsa dahi ceza kesme yetkisi bulunmayan bir yönetimin keyfi olarak ceza kestiği, Müvekkile ait şirketin belediyeye bağlı olan, vergisini ödeyen, belediyeye karşı sorumlu olan bir iş yeri olduğu, davacı kooperatifin ceza kesme yetkisinin bir genel kurul kararı dahi olsa bulunmadığı, davacı yanın haksız işgal hususunu kesinlikle kabul etmemekle birlikte bir an için haksız kaldırım işgali olsa dahi, para cezası uygulayacak makamın kooperatif yönetim kurulu olmadığı, 5326 syılı Kabahatler Kanunu ve 2464 sayılı Belediye Gelirler kanunu uyarınca, işgal harcının belediyelerce uygulanacağı ,esasa ilişkin olarak, davacı Kooperatif 21.05.2011 tarihli 31. Olağan Genel Kurulu’nun 15. Maddesine dayanarak müvekkil aleyhine haksız ve hukuka aykırı olarak para cezası kestiği, davacının iddiasının aksine müvekkilin ortak alan işgalinde bulunmadığı, Kooperatif üyesi bütün işyerlerinin olduğu gibi kendine ayrılan alanları kullandığı, yalnızca ürün sevkiyatı sırasında ortak alanların kulanıldığı,müvekkilin işyeri kirasının diğer işyeri sahiplerine göre oldukça yüksek olduğu, bunun nedeninin ise konumu ve kullanımına ayrılmış alanlarının göz önünde olması ve ürün teşhirinin kolay olması olduğu, müvekkilin , müşterilerin ilgisini daha kolay çekmek adına kendi işyerine ait alanlar içerisinde teşhir ürünlerini sergilediği, davacı yanın ise bu hususu ortak alan ihlali olarak görüp para cezası kestiği, ceza makbuzu olarak dosyaya ibraz edilen evraklar incelendiğinde, park etme cezası, tadilat sırasında çevreyi rahatsız etme cezası, çevreyi kirletme cezası, alan dışına tabela, klima vs koyma cezası adı altında birden fazla ceza türü düzenlendiği, oysa davacı tarafın dava boyunca yalnızca ortak alan işgali hususunda iddialarda bulunduğu, buna ilişkin fotoğraflar ibraz ettiği,ancak diğer ceza kalemlerinin ispatı, neye dayandığının hiçbir şekilde izah edilmediği, bilindiği üzere hukukumuzda cezai yaptırımların uygulanabilmesi için bu yaptırımlara neden olacak davranışlar, ihlallerin somut olarak belirlenmesi gerektiği, ortada tebliğ edilmemiş ve içeriği asla bilinmeyen bir yönetim kurulu kararı ve yalnızca ekonomik kazanç sağlamak amacıyla uygulanan keyfi cezalar olduğu, müvekkile karşı uygulan cezai yaptırım ve buna bağlı olarak yürütülen icra takibinin haksız ve hukuka aykırı olduğu, ortak alan işgali dışında ceza düzenlenen diğer 4 kaleme ilişkin beyanda bulunmayacakları, çünkü davacının da bu yönde bir iddiası olmadığı, bu nedenle beyanların yalnızca ortak alan işgaline ilişkin olduğu, hususlarından bahisle,müvekkile yüklenen ceza ve buna istinaden başlatılan icra takiplerinin iptali ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yan üzerine bırakılması, ve ayrıca kötüniyetli olarak huzurdaki davayı açan davacı yönünden HMK madde 329’un uygulanmasını talep etmiştir.
Mahkememizce Bakırköy ….. İcra Müdürlüğünün ….. Esas sayılı takip dosyası incelenmiş, incelenmesinde alacaklısının ….. Kooperatifi, borçlusunun … olduğu, 7.000,00TL asıl alacağın 624,01TL işlemiş faizi (yıllık %24 faiz) ile tahsili için ilamsız takip başlatıldığı, davacının davasını açmasında hukuki yararının olduğu, ödeme emrinin borçluya usulüne uygun tebliğ edildiği ve borçlunun süresinde itiraz etmesi sonucu takibin durduğu anlaşılmıştır. Davacının itirazın iptali davasını 1 yıllık hak düşürücü sürede açtığı anlaşılmıştır.
Mahkememiz dosyasına SMM bilirkişisinden rapor aldırılmış, SMM bilirkişi ….. tarafından düzenlenen 24/03/2022 tarihli bilirkişi raporda özetle; “davacı kooperatifin ibraz edilen 2020 yılları ticari defterlerinin TTK 64-65-66.maddeleri ve VUK.220-226 maddelerine göre açılış ve kapanış kayıtlarının sürelerinde ve usulüne uygun olarak yapıldığı, kayıt düzeninin, muhasebe sistemi uygulama tebliğine uygun olduğu, davalının Kooperatife üye iş yerinde, 16.04.2018 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile kiracı olduğu, 1163 sayılı Kooperatifler Kanununa uygun olarak alınmış Genel Kurul kararlarının tüm üye ve üye işyerinde kiracı olanları da bağlayacağı, davacı kooperatifçe kesilen takip konusu cezaların, Ticaret sicilde ilan edilmiş 21.05.2011 tarihli Genel kurul kararına ve Yönetim Planına uygun olduğu , kesilen ceza makbuzlarında, kesilen cezanın dayanağının yazılı olduğu, kesilen cezaların, davacı kooperatifin ticari def ydedildiği, makbuzların PTT kanalı davalı tarafa makbuz numarası belirtilerek tebl ildiği, ancak , davalının tebligatları almadığı, tebligatların ” … tarafından kabul edilmedi” şerhi ile PTT’ye iade olduğu, takip talebinde, 7.000TL asıl alacak, 624,01 TL (%2 aylık, %24 yılık faiz) faiz olmak üzere, toplam 7.624,01TL’nin, takipten sonrası içinse,asıl alacak için 949 yasal faiz talep edildiği, ceza makbuzlarının tebliği ile temerrüdün gerçekleştiğinin, Sayın Mahkeme’ce kabulü durumunda, 7.000,00TL asıl alacak, 367,11TL işlemiş faiz olmak üzere, 7.367,11 TL toplam borç hesaplandığı, bu durumda, takip talebinde, işlemiş faiz yönünden (624,01-367,11)-256,90 TL fazla talep mevcut olduğunu” belirtmiştir.
Dava, İİK’nun 67. Maddesi gereğince itirazın iptali talebine ilişkindir.
Toplu Yapı Yönetim Planı’nın 10.6.2. Maddesinin, “Ticaret Merkezindeki firmalar kaldırımları, oto park
alanlarını ve yaya yollarını mal teşhir etmek ve depolama olarak kullanamazlar. Her türlü ortak alanda
mal teşhir etmek, depolamak ve malzeme bırakmak yasaktır. Firmalar iş yerlerinin dışında, dışarıda mal
teşhiri, depolama yapamayacakları gibi iş yeri dışına malzemelerini ve eşyalarını koyamazlar,bu kurala
uymayan firmaların mallarında oluşacak her türlü zarar ve ziyandan, çalınmasından güvenlik ve dolayısı
ile yönetimimiz sorumlu tutulamayacağı gibi, malların dışarda bırakılmasından dolayı komşu iş
yerlerinde oluşacak her türlü zarar ve ziyandan da dışarda mal bırakan firma iş yeri ve sahibi sorumlu
olacaktır. Firmalar bu kuralı peşinen kabul etmiş sayılır. ” şeklinde düzenleme olduğu anlaşılmıştır.
Yine Site Çalışma Esaslarının 10.6.3. Maddesinin, “Yönetimce iş yerleri dışındaki ortak alanlardaki her
türlü işgale Genel Kurul’dan alınan yetkiye istinaden ceza kesme yetkisine haizdir. Firmalar bu kuralı
peşinen kabul etmiş sayılır” şeklinde düzenleme olduğu anlaşılmıştır.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda; davacı kooperatifin ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun olarak tutulduğu, davalı tarafa kesilen faturaların ticari defter ve kayıtlara kaydedildiği, davalı tarafa PTT ile gönderildiği belirtilmiştir. Yine bilirkişi raporu ile dava konusu kesilen ceza makbuzlarının her biri ekinde, alan işgaline dair çekilmiş fotoğrafın olduğu,
makbuzların, Genel kurul kararları ve Yönetim planı ile uygunluk arz ettiği, tespit edilmiştir.

Mahkememizce yapılan yargılama, dava ve cevap dilekçeleri, taraf vekillerinin mahkememiz huzurundaki beyanları, dosya arasına alınan Bakırköy ….. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı takip dosyası ve tüm kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; Davalının davaya konu iş yerinde kiracı olduğu, alınan Genel Kurul Kararı’nın kiracıları da bağlayacağı, davalının alınan Genel Kurul Kararı’na aykırılık teşkil ederek iş yerine malzeme koyduğunun dosya kapsamına göre sabit olduğu, davalı temerrüdünün makbuzların tebliğ tarihinden itibaren başlayacağı kanaatine varılarak davanın kısmen kabulü ile Bakırköy …… İcra Müdürlüğünün ….. esas sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 7.000TL asıl alacak 367,11TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 7.367,11TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Alacağın hesaplanabilir ve likit olması sebebiyle icra inkar tazminatına hükmedilerek 7.000TL’sına %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile Bakırköy …… İcra Müdürlüğünün …… esas sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 7.000TL asıl alacak 367,11TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 7.367,11TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-7.000TL’sına %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 503,24TL ilam harcından peşin alınan 92,08TL harcın mahsubu ile bakiye 411,16TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 59,30TL Başvuru Harcı, 92,08TL Peşin Harç olmak üzere toplam 151,38TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre alınan 1.320,00TL arabulucu ücretinin kabul red oranına göre hesaplanan 1.275,52TL’nin davalıdan alınarak Hazineye İrat kaydedilmesine,
6-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre alınan 1.320,00TL arabulucu ücretinin kabul red oranına göre hesaplanan 44,48TL’nin davacıdan alınarak Hazineye İrat kaydedilmesine,
7-Davacı tarafından sarf edilen 800,00TL bilirkişi ücreti, 90,10TL posta masrafı olmak üzere toplam 890,10TL’den kabul red oranına göre hesaplanan 860,10TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın iş bu davacı üzerine bırakılmasına,
8-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.100,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
9-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 256,90TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
10-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı asilin yüzüne karşı; alacak miktarı Kesinlik sınırının altında kaldığından HMK 362. maddesi uyarınca kesin olarak verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 23/06/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.