Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/162 Esas
KARAR NO : 2021/858
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/02/2021
KARAR TARİHİ : 09/11/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 29/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; “Müvekkil şirketimiz ile davalı taraf arasında cari hesaptan kaynaklı iş ilişkisi başlamış olup; ilgili ilişki uyarınca davacı müvekkil şirket edimini ifa etmişse de davalı taraf edimini ifa etmemiştir. Müvekkil şirket, davalı taraf ile aralarındaki ilişki gereği ifa etmekle yükümlü bulunduğu tüm hizmetleri eksiksiz ve kusursuz bir biçimde yerine getirmiş olmasına rağmen davalı yan, üzerine düşen ifa borcunu yerine getirmemiştir. Davalı tarafın ilgili ilişki uyarınca muaccel olmuş işbu borcunu ifa etmemesi üzerine müvekkil şirket tarafından, davalı yan hakkında 23.01.2020 tarihinde Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nde …… esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatılmıştır. Ancak söz konusu takibe haksız ve hukuka aykırı olarak borçlu yan tarafından itiraz edilmiş olup bu itiraz neticesinde takip durmuştur. Bakırköy …… İcra Müdürlüğü’nde …… esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinde; icra dosyasına sunmuş olduğumuz fatura ve ticari defter ve kayıtlar davalı borçlunun muaccel borcunu kanıtlar nitelikte bir belgedir. Taraflar arasındaki ilişki uyarınca davalı tarafın müvekkil şirkete ödemesi gereken 50.000,00 TL borcu bulunmaktadır. Bu nedenle davalı borçlu tarafından yapılan itirazın, haksız ve kötü niyetli olmasının yanında mahkemenin yoğun is yükünü daha da ağırlaştırmakta olup usul ekonomisine zarar vermektedir.” şeklinde beyanda bulunarak başlatılan icra takibine haksız, yasal dayanaktan yoksun ve kötü niyetli olarak yaptığı itirazın iptaline, takibin devamına, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekâletin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; “Davacı, davalı müvekkili kötü niyetli olmakla itham etmişse de tam tersi kendisi kötü niyetlidir. Davacının, davalı … aleyhine Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’ nün …… E. Sayılı dosyayla haksız ve dayanaksız olarak başlattığı takip tutarı 127.851,21TL’lik olup itirazımız üzerine itirazın iptaline konu dava miktarı ise 50.000,00 TL’ye düşürülmüştür. İcra takibinde ve açılan itirazın iptali davasında talep edilen rakamlar arasında büyük uçurum vardır. Sehven yazmaya sebep olacak bir hata da görünüşte bulunmamaktadır.” şeklinde beyanda bulunarak davanın reddine, davacı aleyhine takip tutarı olan 127.851,21 TL üzerinden %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına ve yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, İİK’nun 67. Maddesine göre alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın icra takibine konu faturalar karşılığında davacı şirketin cari hesap alacağının bulunup bulunmadığına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Bakırköy ……. İcra Müdürlüğünün …… esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı tarafından davalı aleyhine 50.000,00 TL asıl alacağın tahsili amacıyla ilamsız takip başlatıldığı, süresinde borç ve ferilerine itiraz edilmesi sonucu takibin durduğu itiraz ve davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılamada ticari defter ve belgeler üzerinde inceleme yapmak üzere bilirkişiden rapor alınmıştır.
Alınan bilirkişi raporuyla taraf ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacının cari hesap alacağının bulunduğu, alacak miktarının 127.851,21 TL asıl alacak olduğu belirtilmiştir. Ticari defter ve belgelerin delil niteliğini haiz olduğu anlaşılmıştır. Anlaşmazlığın davalı tarafın 22/08/2019 tarihli yevmiye fişinde yer alan muhasebe kaydıyla alakalı olduğu, bu yevmiye fişiyle ilişkili bilgi ve belgenin ise davalı tarafça sunulmadığı anlaşılmıştır.
HMK’nin ispat yükünü düzenleyen 190. maddesine göre ispat yükü; kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesi gereğince de, “Kural olarak, herkes iddiasını ispat etmekle yükümlüdür.” düzenlemeleri mevcuttur.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; asıl alacağın 127.851,21 TL olduğu, gerek icra aşamasında gerekse yargılama aşamasında söz konusu borcun ödendiğine ilişkin dosyaya herhangi bir delil sunulmadığından davacı tarafından davalı aleyhine açılan itirazın iptali davasının taleple bağlılık ilkesi dikkate alınarak 50.000,00 TL üzerinden kabulü ile likit olan alacağa yapılan itirazdan dolayı davacı lehine %20 icra inkar tazminatına hükmetmek gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; davalının Bakırköy ……. İcra Müdürlüğü’nün …… Esas sayılı dosyasına vaki itirazının 50.000,00-TL asıl alacak üzerinden İPTALİNE, asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanarak ve takip talebindeki diğer koşullar ile devamına,
2-Hükmedilen alacağın %20’i olan 10.000,00-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 3.415,50TL ilam harcından peşin alınan 853,88TL harcın mahsubu ile bakiye 2.561,62TL’nin davalıdan alınarak hazine’ye gelir kaydına,
4-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre alınan 1.320,00TL arabulucu ücretinin davalıdan alınarak hazine’ye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından sarf edilen 800,00TL bilirkişi ücreti, 61,00TL posta masrafı, 59,30TL başvuru harcı, 853,88TL peşin harç, olmak üzere toplam 1.774,18TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 7.300,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
7-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.09/11/2021
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır