Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/161 E. 2022/189 K. 17.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/161
KARAR NO : 2022/189

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/02/2021
KARAR TARİHİ : 17/02/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 09/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin, davalı şirkete yapmış olduğu satışa konu 1.000 adet düz işlemsiz panel için 28.08.2020 tarih ve ……. fatura numaralı, 11.072,14TL bedelli takibe konu elektronik faturayı düzenlediğini ve satıma konu malları davalıya aynı tarihte teslim ettiğini, davalı; ürünlerin fatura bedelini ödemediğinden alacağın tahsili amacıyla 18.12.2020 tarihinde Silivri İcra Müdürlüğü …… Esas sayılı dosya ile icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itiraz sonucu takibin durduğunu belirterek, itirazının iptali ile takibin devamına, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin, ne takibe konu fatura içeriği malın teslim edildiğini ne de taraflar aralarında sözleşmesel bir ilişkinin olduğunu kabul etmediğini, müvekkilinin 25.12.2020 tarihinde icra dosyası kapsamında tüm borca ve ferilerine itiraz ettiğini, dolayısıyla davacı taraf, sözleşmese ilişkiyi, malın teslim edildiğini ve faturanın da bu akdi ilişki nedeni ile düzenlendiğini ispat yük altında olduğunu, dava dilekçesinde delil olarak sunulan bilgi ve belgelerin hiçbir usul kurallar çerçevesinde iddia edilen vaklayı ispata elverişli araçlar olmadığını, Yargıtay kararlarında de davalının sözleşmesel ilişkiyi inkâr etmesi durumunda davacının öncelikle aralarındaki ak ilişkiyi yani alım-satım ilişkisini akabinde malın teslim edildiğini ispat etmesi gerektiğinin sıklıkla vurgulandığını, öte yandan borcu kabul etmemekle birlikte, alacak konusu ve içeriğini müvekkile bildirildiği bir evrakın veya ihtar mazbatasının dosyada bulunmadığı göz önün e alındığında işlemiş faiz istenemeyeceği açık şekilde görüldüğünü belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce Silivri İcra Müdürlüğü ……. Esas sayılı takip dosyası incelenmiş, incelenmesinde alacaklısının …, borçlusunun … olduğu, 11.072,14TL üzerinden yetkili icra dairesinde ilamsız icra takibi açıldığı, davacının davasını açmasında hukuki yararının olduğu, ödeme emrinin borçluya usulüne uygun tebliğ edildiği ve borçlunun süresinde itiraz etmesi sonucu takibin durduğu anlaşılmıştır. Davacının itirazın iptali davasını 1 yıllık hak düşürücü sürede açtığı anlaşılmıştır.
Mahkememiz dosyasına SMM bilirkişisinden rapor aldırılmış, SMM bilirkişi …… tarafından düzenlenen 16/11/2021 tarihli bilirkişi raporda özetle; davacının İbraz olunan ticari defterlerinin ticari defterlerinin sahibi lehinde delil vasfına haiz olduğunu, davalının defter ibrazında bulunmadığını, davacının takibe dayanak faturasının ticari defterlerinde kayıtlı olduğunu, davacının takibe konu alacağının faturaya dayandığı, takibe konu borcu oluşturan faturanın davalı aleyhine borç doğurduğunu, davacının 18.12.2020 takip tarihi itibariyle 11.072,14TL davalıdan alacaklı olduğunu, takipten önce temerrüt oluşmadığından işlemiş faiz talebinin yersiz olduğunu, davacının alacak iddiasının benimsenmesi durumunda; Merkez bankası verilerinden, 18.12.2020 takip tarihi itibari ile avans faizi oranının %10 olduğu anlaşıldığından davacının belirlenen asıl alacağına takip tarihinden itibaren %10 ve değişen oranlarda kademeli olarak avans faizi yürütülebileceğini belirtmiştir.
Dava, İİK’nun 67. Maddesi gereğince itirazın iptali talebine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama, dava ve cevap dilekçeleri, taraf vekillerinin mahkememiz huzurundaki beyanları, dosya arasına alınan Silivri İcra Müdürlüğü …… Esas sayılı takip dosyası ve tüm kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; Ticari defterlerin delil olmasına ilişkin düzenleme HMK 222. maddede yer almaktadır. Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4). Mevcut olayımızda davalının kendisine verilen kesin süre içerisinde ticari defterlerini sunmadığı, davaya konu faturayı BA olarak bildirdiği, faturaya itiraz etmediği, davacının ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, davacı ticari defterlerine göre de davalıdan11.072,14 TL alacağı olduğu hükme esas alınan bilirkişi raporu ile sabit olmakla ve mahkememizce davacının ticari defterlerinin sahibi lehine delil vasfı taşıdığı değerlendirilerek, davanın kabulü ile; Silivri İcra Müdürlüğü’nün ……. Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin 11.072,14TL üzerinden devamına karar verilmiştir.

Alacağın likit ve hesaplanabilir olması, davalının itirazında haksız olduğu kanaatine varıldığından, İİK 67/2 maddesi uyarınca asıl alacağın %20 si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; Silivri İcra Müdürlüğü’nün ……. Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin 11.072,14TL üzerinden devamına,
2-11.072,14TL’nin %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 756,33TL ilam harcından peşin alınan 189,09TL harcın mahsubu ile bakiye 567,24TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre alınan 1.320,00TL arabulucu ücretinin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
5-Davacı tarafından sarf edilen 800,00TL bilirkişi ücreti, 52,60TL posta masrafı, 59,30TL başvuru harcı, 189,09TL peşin harç olmak üzere toplam 1.100,99TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.100,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
7-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/02/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.