Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/160 E. 2021/889 K. 22.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/160 Esas
KARAR NO : 2021/889

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 18/02/2021
KARAR TARİHİ : 22/11/2021
KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :16/12/2021

Davacı tarafından mahkememizde açılan davada yapılan yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; 10.09.2017 tarihinde dava dışı sigortalı ……… Otelcilik Yatırım A.Ş.’nin ……… Mah. ……. Cad. No : 35/1 Bağcılar İSTANBUL adresindeki işyerinde 10.09.2017 kazı çalışmaları yapıldığı sırada kepçenin klima dış ünitesine çarpması sonucu hasar meydana geldiğini, söz konusu kepçenin davalı şirkete ait olduğunu, hasarın meydana gelmesinde davalı şirkete ait araç asli ve tam kusurlu olduğunu, binanın dış cephesinde bulunan klimaya çarparak klimayı kullanılamaz hale getirdiğini, bu sebeple Bakırköy …….. İcra Müdürlüğü …….. E. sayılı dosyası ile davalı hakkında icra takibi başlattıklarını, davalının söz konusu takibe itiraz ettiğini, takibin durduğunu, davalının itirazının haksız ve usule aykırı olduğunu ve iptaline karar verilmesini, % 20 den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket makine operatörleri ile yapılan görüşmede, davacının zararın meydana geldiği yerde iddia olunan zararın kendilerince verilmediğini beyan ettiklerini, bahsi geçen inşaat alanının otel inşaatı olduğunu, aynı adreste müvekkili şirketin makinesinden başka, mobil vinç, kiralık ekskavatörler ve iş makinelerinin de çalıştığını, iddia olunan hasarı hangi şirkete ait makinenin verdiği tespit edilmeden davalı şirketin sorumlu tutulmasının haksız olacağını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır

DELİLLER VE GEREKÇE:
Mahkememizce Bakırköy ……… İcra Müdürlüğünün ……… Esas sayılı takip dosyası incelenmiş, 8.246,45TL üzerinden icra dairesinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, davacının davasını açmasında hukuki yararının olduğu, ödeme emrinin borçluya usulüne uygun tebliğ edildiği ve borçlunun süresinde itiraz etmesi sonucu takibin durduğu anlaşılmıştır. Davacının itirazın iptali davasını 1 yıllık hak düşürücü sürede açtığı anlaşılmıştır.
Dava, sigorta şirketinin TTK’nın 1472. Maddesi uyarınca halefiyet esasına dayalı olarak başlatılan icra takibine yapılan itiraz üzerine İİK’nın 67.kapsamında açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
TTK 1472 maddesi ; “(1)Sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder. Sorumlulara karşı bir dava veya takip başlatılmışsa, sigortacı, mahkemenin veya diğer tarafın onayı gerekmeksizin, halefiyet kuralı uyarınca, sigortalısına yaptığı ödemeyi ispat ederek, dava veya takibi kaldığı yerden devam ettirebilir.” şeklinde düzenlenmiştir.
Kural olarak bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran taraf o vakıayı ispat etmeye mecburdur. Davacı taraf, sigortalısına ait klimada 10/09/2017 tarihinde meydana gelen hasar nedeni ile davalı tarafın kusurlu olduğunu, mevcut kusur sebebiyle davacı şirkete sigortalı işyerine ait klimada meydana gelen hasarın ödenmesi sebebiyle sigortalının haklarına halef olduklarını iddia etmektedir. Buna göre; davacı taraf, meydana gelen olayda davalı tarafın kusurunu, davalı tarafın kusuru sebebiyle davacı sigorta şirketine sigortalı işyerine ait klimada meydana gelen hasar miktarını ve hasarın ödenmesi sebebiyle sigortalının haklarına halef olduğunu ispat etmekle mükelleftir. TTK.’nın 1472. maddesinde de belirtildiği üzere; sigorta şirketi, meydana gelen zarar sebebiyle sigortalısına ödediği bedel nispetinde hukuken sigortalısının haklarına halef olur. Bu halefiyet, karşı tarafın kusuru ve sigorta şirketinin yaptığı ödeme nispetindedir.
Tarafların kusur oranının tespiti amacı ile davalı tarafça bildirilen tanıklar adına davetiye tebliğ edilmiş, dinlenilen tanıklar birbirlerini doğrular nitelikteki beyanlarında davalı şirket saha çalışanı olduklarını, davacı sigortalısına ait klimada meydana gelen hasar ile davalı şirketin bir ilgisi bulunmadığını, olay günü başka firmalara ait bir çok iş makinesinin olay mahallinde çalışma yaptığını, zarar gören klima ile davalı şirketin çalışma yaptığı alan ile aralarında mesafe bulunduğunu, sahaya geldiklerinde kendilerinden önce başka bir firmanın hafriyat çalışması yaptığını beyan etmişlerdir.
Davacı vekili; olayın oluş şekline, davalının kusur durumuna ilişkin herhangi bir delil sunamadığı gibi, yemin deliline de açıkça dayanılmadığı görüldüğünden yemin delili hatırlatılmamıştır.
HMK’nin ispat yükünü düzenleyen 190. maddesine göre ispat yükü; kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesi gereğince de, “Kural olarak, herkes iddiasını ispat etmekle yükümlüdür.” düzenlemeleri mevcuttur. Buna göre; kusur iddiasının davacı tarafça ispatı gerekmektedir. Tarafların kusur durumuna yönelik olarak yapılan değerlendirmede; davacı sigorta şirketi sigortalısına ait klimada meydana gelen hasarın davalı tarafça meydana getirildiğini açıkça ortaya koyamadığı, kural olarak bir iddiada bulunan kimsenin iddiasını ispatla yükümlü olduğu, davacının davasını ispatlayamadığı, bu durumda davalının sorumluluğuna gidilemeyeceği anlaşılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır

HÜKÜM-Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 59,30TL ilam harcından peşin alınan 99,85TL harcın mahsubu ile bakiye 40,55TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre alınan 1.320,00TL arabulucu ücretinin davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.100,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
6-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair tarafların yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.22/11/2021

Katip …….
¸e-imzalıdır

Hakim ………
¸e-imzalıdır