Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/144 E. 2022/655 K. 23.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/144
KARAR NO : 2022/655

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/03/2018
KARAR TARİHİ : 23/06/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 19/07/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu 21/03/2018 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında ticari ilişkinin bulunduğunu, bu ilişkiden kaynaklı davalının müvekkile borcundan dolayı dava dilekçesinde ayrıntılı belirtilen 5 adet senet gönderdiği, davalının borcunu ödemediği için Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün ……. Esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine 15.000,00TL’lik senet alacağı için icra takibi başlatıldığı, davalı tarafından Bakırköy ….. İcra Hukuk Mahkemesinin ….. Esas sayılı dosyası ile imzaya itiraz edildiği ve mahkemece imza incelemesi yaptırılarak imzaların davalıya ait olmadığı tespit edilerek takibin durdurulmasına karar verildiği, davalı aleyhine başlatılan icra takibine haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, müvekkile olan borcunu kötü niyetli olarak inkar ettiğini belirterek Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün ……. esas numaralı dosyası ile davalı aleyhine yapılan takibin devamına, 15.000,00TL alacağının bonoların vade tarihlerinden işletilecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, %20 ‘den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin işletme ve ikametgahının Samsun olduğunu belirterek yetki itirazında bulunduklarını, müvekkilinin davacıya borcu bulunmadığını, imza itirazlarınında değerlendirildiğini belirterek davanın usulden ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava ticari ilişki sebebiyle açılan alacak davasıdır.
Bakırköy ….. İcra Hukuk Mahkemesi’nin …… esas, ….. karar sayılı dosyası incelendiğinde; davacının … olduğu, davalının … olduğu, dava konusunun imzaya itiraz olduğu, mahkemece aldırılan bilirkişi raporuna göre; 31/03/2016, 30/04/2016, 31/05/2016, 30/06 2016, 31/07/2016 keşide tarihli, 3.000,00 TL bedelli 5 adet senet üzerindeki imzanın davacıya ait olmadığının tespit edildiği, mahkemece davanın kabulüne karar verilerek takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Samsun ….. Asliye Ceza Mahkemesi’nin ….. esas, ……. karar sayılı dosyası incelendiğinde; davalı … beyanında; ortağı …….’ın davaya konu senetleri kendisine ulaşamaması sebebiyle imzaladığını beyan ettiği ve hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet kararı verildiği ve 11/12/2019 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Davalı taraf mahkememize sunduğu cevap dilekçesi ile bilgisi ve rızası dışında senetlerin düzenlendiğini ileri sürmüştür.
Samsun Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün 28/12/2021 tarihli cevabi yazısına göre davalının ortağı olduğu firma kaydına rastlanmadığı belirtilmiştir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) “İspat yükü” kenar başlıklı 6 ncı maddesi şöyledir:“Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” denmektedir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı kanun) “İspat yükü” kenar başlıklı 190 ıncı maddesinin birinci fıkrası şöyledir:“İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.” denmektedir.
Mevcut olayımızda davacı davalı ile olan ticari ilişki sebebiyle davalıya 5 adet sıralı senet gönderdiğini ve davalının borcunu ödemediğini iddia etmektedir. Davalı taraf ise bilgisi ve rızası dışında senetlerin düzenlendiğini ileri sürmüştür. Davacı taraf davalı ile yapmış olduğu ticari ilişkiyi ve davalının borcu ödemediğini ispat etmelidir. Tarafların ticari defterlerinin incelenmesi hususunun teknik konu olması sebebiyle mahkememizce bilirkişi ara kararının oluşturulduğu, davacı tarafın ücreti ödemediği ve dosya kapsamına göre davanın kabulüne karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır. İspat yükü davacı taraftadır. Dosya kapsamına göre davacı iddialarını ispat edemediğinden davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 80,70TL ilam harcından peşin alınan 256,17TL harcın mahsubu ile bakiye 175,47TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.100,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
5-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.23/06/2022
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.