Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/127 E. 2022/190 K. 17.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/127
KARAR NO : 2022/190

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senedinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/02/2021
KARAR TARİHİ : 17/02/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 14/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senedinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; davalının müvekkili hakkında Bakırköy ……. İcra Müdürlüğünün …… Esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin takibe konu edilmiş bonoyu İstanbul İli Esenler İlçesi ……. Mah. …… Mevkiinde Vakii ve Kain tapunun …… pafta …… Parsel de kayıtlı taşınmazda yapacağı Kat Karşılığı İnşaatta davalı yana inşaa edecegi ( Bakırköy ….. Noterliğinin 23/12/2016 tarih ve …… yevmiye Nolu Kat Karşılıgı İnşaat sözleşmesine konu )1 Katta ki …… daire için davalıdan almış olduğu 210.000 TL bedellden sonra yukarıda anılan inşaata ekonomik sıkıntılardan ve dar boğaza düşmesi nedeni ile inşaatın ruhsat ve projesi aşamasında kalmasından dolayı davalı yana iş bu bedele karşılık 25/11/2017 tanzim ve 30/05/2018 vade tarihli210.000 TL ‘lik dava konusu teminat senedini davalıya verdiğini, davacı müvekkil davalıya satmayı vaaddettği inşaat için proje çizdirmiş kadastro ile ilgili pürüzleri çözmüş Parsel tevhit ve Noter sözleşme ve bilcümle masrafları yapmış (Toplam 300.000TL harcamış) ancak inşaat temel aşamasında nakit sıkıntıya düşünce inşaata başlayamadığını ve davalıya taahhütünü de yerine getirmediğini, arsa Malikininde onayı ile iş bu kez davalı yan Arsa maliki ile davalının daire satın aldığı taşınmazın Kat Karşılığı inşaat sözleşmesine konu yer ile ilgili anlaştıklarını, davalı yan satın almış olduğu daire için müvekkilden aldığı iş bu teminat senedini vermeyi önermiş ve bir de 60.000TL vermiş davacı müvekkil de kabul etmediğini, ancak teminat senedi iade edilmediğini belirterek müvekkilinin Bakırköy …… İcra Müdürlüğünün …… Esas sayılı dosyasında davalıya borcu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının tamamen haksız ve mesnetsiz olduğunu belirterek müvekkilin alacağını sürüncemede bırakmak için açılmış olan davanın reddine, senedin teminat senedi olarak verilmediğini, davacının kötü niyetli olması nedeniyle alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatının davacıdan tahsiline, yargılama giderleri ve ücreti vekâletinde davacı taraftan alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava menfi tespit davasıdır.
İcra ve İflas Kanunu’nun 72.maddesi gereğince borçlu icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu olmadığını ispat için menfî tespit davası açabilir. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi; menfi tespit davasını, bir hukuki ilişkinin ya da ondan doğan bir hak veya yetkinin mevcut olmadığının, bir belgenin sahteliğinin ya da herhangi bir nedenle hükümsüzlüğünün tespiti için hukuki yarar bulunması koşuluna bağlı olarak açılan ve sonucunda herhangi bir mahkumiyet istemini içermeyip, konusunu teşkil eden hususun bir kararla tespitini amaçlayan dava olarak tanımlamıştır.
Senet aslı üzerinde yapılan incelemede alacaklının …, borçlunun ……, çek bedelinin 210.000TL olduğu, düzenleme tarihinin 25/11/2017, ödeme tarihinin 30/05/2018 olduğu, senet üzerinde başkaca herhangi bir şeyin yazmadığı anlaşılmıştır.
Bakırköy …… Ağır Ceza Mahkemesi’nin ……. esas sayılı dosyası üzerinde yapılan incelemede suç konusunun birden fazla kişi tarafından tehdit olduğu anlaşıldığından iş bu dosya sonucuna etki etmeyeceği bu sebeple beklemeye gerek olmadığı kanaatine varılmıştır.
Senet illeten mücerrettir. Bonodan dolayı borçlu bulunmadığının ispat yükümlülüğü davacıya aittir ve yazılı delillerle bu husus ispat edilmelidir. Senet aslı üzerinde yapılan incelemesinde teminat senedi olarak verildiğine dair bir ibarenin bulunmadığı, yine senedin teminat senedi olarak verildiğine dair başkaca sözleşme veya belgenin de olmadığı davacı vekili tarafından belirtilmesi sebebiyle davaya konu senedin davalıya teminat senedi olarak verildiği ispatlanamamıştır. Bu sebeple davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. Davacı tarafın kötü niyetli olduğu hususunda kanaat oluşmadığından şartlar oluşmadığından kötü niyet tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Reddine,
2-Şartlar oluşmadığından kötü niyet tazminat talebinin reddine,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 80,70TL ilam harcından peşin alınan 4.596,95TL harcın mahsubu ile bakiye 4.516,25TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 27.292,67TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
6-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/02/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.