Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/118 E. 2022/73 K. 20.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/118
KARAR NO : 2022/73

DAVA : Menfi Tespit (3. Şahıs Tarafından Açılan)
DAVA TARİHİ : 02/06/2020
KARAR TARİHİ : 20/01/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 04/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (3. Şahıs Tarafından Açılan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu 02/06/2020 harçlandırma tarihli dava dilekçesinde özetle; İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ….. Hukuk Dairesi’ nin ……. Esas- ….. Karar sayılı kararı ile; 19/04/2011 – 20/03/2012 tarihleri arasında, 21/03/2012 – 19/02/2013 tarihleri arasında ve 17/06/2013 – 28/04/2017 tarihleri arasında, davacı- borçlu yönünden zamanaşımını kesen bir takip muamelesi bulunmadığı, bu tarihler arasında dosyanın borçlu yönünden 6 aydan uzun süre işlemsiz bırakıldığı, davacı borçlu yönünden zamanaşımı gerçekleştiği tespit edilerek, Bakırköy ….. İcra Hukuk Mahkemesi’ nin ……. Esas- …… Karar sayılı 22/11/2018 tarihli kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne, Bakırköy …… İcra Dairesi’ nin …… Esas sayılı dosyasında davacı/ borçlu yönünden zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verildiğini, Matematik öğretmeni olan müvekkilinin maaşının haczedilerek tahsilatlar yapıldığından, cebri icra tehdidiyle ödemek zorunda kalıp İİK.356 vd.maddeleri gereği talep imkanı doğan Bakırköy …… İcra Dairesi’ nin …… Esas sayılı dosyasında faiz,harç ve vekalet ücretiyle ödenen tüm tutarların, faiziyle tahsiline, toplam alacağa işletilecek %20den az olmamak üzere kötüniyet tazminatının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; arabuluculuk dava şartının usulüne uygun yerine getirilmediğini, Dosyanın , Asliye Hukuk Mahkemesi’nden görevsizlik kararı üzerine mahkememize geldiğini., görevsizlik kararının kesinleşmesi akabinde yasal süre içinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesine yönelik bir talebin olmadığını, yerleşik içtihatlar doğrultusunda davanın açılmamış sayılmasına karar verilmek üzere dosyanın Asliye Hukuk Mahkemesi’ne iade edilmesi gerektiğini, dava dosyasının davacının talebi olmaksızın res’en Bakırköy ……. Asliye Hukuk Mahkemesi’nden mahkemeize gönderildiğini, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararı dikkate alınarak DOSYANIN GÖREVSİZLİK KARARI VEREN MAHKEMEYE İADE EDİLMESİ GERTİĞİNİ, tarafların, kararın kesinleşmesinden itibaren yasal süresi içerisinde gönderme talebinde bulunmaması nedeniyle HMK’nın 20/1. maddesi uyarınca görevsizlik kararını veren mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiğini, itirazın iptali davasında icra inkar tazminatına hükmedilmesinin ilk şartı alacaklının takibi haksız ve kötü niyetle yapmış olduğu, somut olayda borçlunun hiçbir aşamada borca itiraz etmediği dikkate alınmasının gerektiğini, kısaca; takibin haksız olmadığını, davacının , yalnızca zamanaşımına uğramış bir borcu ödediğini iddia ettiğini, bu durumda alacağını tahsil etmeye çalışan müvekkilin kötü niyetli olduğundan bahsedilemeyeceğini, icra inkar tazminatına hükmedilmesinin bir diğer şartı alacağın likit olduğu, davacının , alacağının belirsiz olduğunu beyan ettikten sonra icra inkar tazminatı talep ettiğini, icra dosyasında davacının maaşından her ay kesinti yapılarak tarafımıza ödeme yapıldığını, davacının alacağın zamanaşımına uğradığını çok daha önce söyleyebileceğini, bunu yapmayıp , dosyanın büyük kısmını tahsil ettikten sonra zamanaşımı var diyen davacı ” kendi ihmalinin sorumluluğunu bize atmaya çalışmaktadır ” Böylesine bir durumu hukuk korumayacağını beyan etmiştir.
Bakırköy …… Asliye Hukuk Mahkemesi 2020/205-163 EK sayılı dosyasıyla görevsizlik kararı vermiş, İbam …… Hukuk Dairesi’nin …… esas, …… karar sayılı ilamı gereği dosya mahkememize gönderilmiştir.
Davalı vekili sunmuş olduğu beyan dilekçesinde özetle; Borçlar Kanunun 78. Maddesinde zaman aşımına uğramış bir borcun ifasından kaynaklanan zenginleşmeler geri istenemediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dosyaya sunulan belge ve kayıtlarla dosya bilirkişi …… ‘ye tevdii edilmiş, bilirkişi düzenlemiş olduğu 15/10/2021 tarihli raporunda “davacının icra takip dosyasına yatırdığı ana para tutarı 40.124,91TL olarak hesaplandığını, faiz ise davacının talebi reeskont faizi olup yürürlükteki yüzde 15,75 oran üzerinden hesaplanmış olup, hesaplanan faiz tutarı 29.976,21TL olduğunu” teknik kanaati olarak belirtmiştir.
Davacı taraf düzenlenen bilirkişi raporu doğrultusunda davasını ıslah etmiş ve ıslah harcını da yatırmış olması nedeniyle ıslah talebi kapsamında değerlendirme yapılmıştır.
Kendisine karşı ilamsız icra takibi yapılmış olan borçlu, ödeme emrine itiraz etmemiş veya itiraz etmiş olup da, itirazının icra mahkemesince kaldırılmış olması sonucu kesinleşen icra takibi ile; menfi tespit davası da açmaması nedeniyle, gerçekte borçlu olmadığı bir parayı ödemek zorunda kalırsa, ödemiş olduğu paranın kendisine geri verilmesi için alacaklıya karşı istirdat davası açabilir (İİK.m.72/7).
İstirdat davasının açılmasının şartlarının bir tanesi de maddi hukuk bakımından, aslında borçlu olmadığı bir parayı cebri icra tehdidi altında ödemek zorunda kalmış olmasıdır (İİK.m.72/7). Borçlar Kanununun 62. maddesinin aksine, burada davacı (borçlu), yalnız borçlu olmadığı bir parayı ödemek zorunda kaldığını ispat etmekle yükümlü olup; bu parayı hataen, kendisini borçlu sanıp ödemiş olduğunu ispat etmek zorunda değildir.
Önemle vurgulanmalıdır ki; istirdat davasının, borç olmayan paranın tamamen ödendiği tarihten itibaren 1 (bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılması gerekir (İİK.m.72/7). Dolayısıyla, borçlunun bu parayı doğrudan doğruya alacaklıya veya icra dairesine ödediği veya borçlunun haczedilen mallarının satılıp, bedelinin icra dairesine ödendiği tarihte, 1 yıllık istirdat davası açma süresi başlar. Paranın icra dairesince alacaklıya ödendiği an, 1 yıllık istirdat davası açma süresinin başlaması bakımından önemli değildir. Borcun ödenmesi takside bağlanmışsa, 1 yıllık dava açma süresi son taksidin ödendiği tarihten itibaren işlemeye başlar.
Kanunda öngörülen 1 yıllık süre, hak düşürücü süre olduğundan; taraflarca ileri sürülmese bile mahkemece re’sen göz önüne alınır.
Davacı aleyhine başlatılan Bakırköy …… İcra Müdürlüğünün ……. E. Sayılı dosyasından davacı tarafından icra dosyasına en son 21/12/2018 tarihinde ödeme yapılmıştır. Davacı davasını 02/06/2020 tarihinde açmıştır. Davacının davasını kanuna ve yerleşik içtihatlara göre icra dosyasına yatan son tahsilattan itibaren bir yıl içinde açması gerekmektedir. ( Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/13424 esas, 2018/240 karar, Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/17636 esas, 2018/2275 karar sayılı ilamları). Somut olayda icra dosyasına yapılan son ödeme 21/12/2018 tarihinde gerçekleşmiş olup, iş bu dava 02/06/2020 tarihinde açılmıştır. Bu durumda dava tarihi itibariyle yasada öngörülen bir yıllık hak düşürücü süre geçmiştir.
Tüm hususlar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; yukarıda açıklanan nedenlerle davanın hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle reddi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 80,70TL ilam harcından peşin alınan 54,40TL harç ve 300,00TL ıslah harcı toplamı olan 354,40TL harçtan mahsubu ile bakiye 273,70TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre alınan 1.320,00TL arabulucu ücretinin davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 9.913,14TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
6-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/01/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.