Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/111 E. 2021/347 K. 26.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/111 Esas
KARAR NO : 2021/347

DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/02/2021
KARAR TARİHİ : 26/04/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 27/04/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkiline ait İstanbul İli ….. İlçesi …… Mahallesi ….. Sokak Dış Kapı No:…… . Kat Bağımsız Bölüm No:6 adresinde bir adet daire bulunduğunu, …… parsel 2. Kat 6 numaralı daire …… Sigorta A.Ş. Şirketi nezdinde ……. poliçe numarası ile 04.11.2019-04.11.2020 tarihleri arasında sigortalı durumda olduğunu, söz konusu taşınmaz davalı kurum bünyesinde sigortalı durumdayken İstanbul ilinde 11.01.2020 tarihinde deprem meydana geldiğini, bu deprem neticesinde çevre binalarda olduğu gibi müvekkilimizin sahip olduğu bina da ciddi anlamda hasar gördüğü, binanın altında bulunan taşıyıcı kolonlarda çatlaklar meydana geldiğini, taşıyıcı kolonların zayıflaması sonucu müvekkile ait taşınmaz oturulamaz duruma geldiğini, deprem sonucu oluşan zararın tazmini için davalı kuruma 19.02.2020 tarihli dilekçemizle başvuruda bulunulduğunu, aradan geçen bunca zamana karşın davalı kurumca herhangi bir zarar tespit çalışması yahut zararın tazminine ilişkin bir çalışma yapılmadığını belirterek meydana gelen deprem nedeniyle İstanbul ili …… İlçesi ….. Mahallesi ….. Sokak Dış Kapı No 20, 2. Kat Bağımsız Bölüm No: 6 adresindeki müvekkilime ait dairede meydana gelen zararın tespiti ve tahsili için fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydı ile şimdilik 5.000,00TL davalı kurumdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde haksız ve hukuka dayanağı bulunmayan davanın reddini talep etmiştir.
Dava, zorunlu deprem sigortası poliçesinden kaynaklı tazminat istemine ilişkindir.
HMK’nın 114 ve 115. maddelerinde dava şartları düzenlenmiş olup, açılan bir davada öncelikle dava şartlarının kanundaki düzenleme sırasına göre incelenip, değerlendirilmesi gerekmektedir.
Ticari dava ile ilgili düzenleme TTK’nun 4. maddesinde yapılmıştır. TTK’nun 4/1 maddesine göre, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın bu Kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır.
6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’nun “Amaç” başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra “Kapsam” başlıklı ikinci maddesinde: “Bu kanun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar.” hükmüne yer verilmiştir.
Anılan Kanun’un 3. maddesinde “Tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, mal; alışverişe konu olan taşınır eşya, konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallar ile elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü vb. her türlü gayri maddi malları, tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder.” şeklinde tanımlanmıştır.
6502 Sayılı Kanun’un 73. maddesinde, bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa Tüketici Mahkemelerinde bakılacağı öngörmüştür. Bir hukuki işlemin 6502 Sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması ve işlemin tüketici işlemi sayılması gereklidir.
Somut uyuşmazlıkta; taraflar arasında mesken niteliğindeki taşınmaz nedeniyle düzenlenen zorunlu deprem sigortası poliçesinden kaynaklı hukuki ilişki bulunduğu, bu hukuki ilişki uyarınca davacının tüketici, taraflar arasındaki sigorta ilişkisinin de tüketici işlemi sayılacağı ve davacı tarafça zorunlu deprem sigortası poliçesinden kaynaklı tazminat talebinde bulunulduğu gözetildiğinde, dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunu’nun 73. maddesi uyarınca taraflar arasındaki uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. Bu nedenle, somut uyuşmazlıkta Tüketici Mahkemeleri görevli olduğu anlaşılmakla davanın görev şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM-Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-HMK 4/1-a maddesi uyarınca Mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK 114/1-c ve 115 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine,
2-HMK 20. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli BAKIRKÖY NÖBETÇİ TÜKETİCİ MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-HMK 331/2. maddesi uyarınca yargılama giderlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
4-Süresinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği takdirde ve talep halinde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verilerek yargılama giderlerinin hüküm altına alınmasına,

Dair davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
26/04/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.