Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1108 E. 2023/206 K. 06.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/1108 Esas
KARAR NO : 2023/206

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/12/2021
KARAR TARİHİ : 06/03/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 21/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirketler ve grup şirketlerinin kek, bisküvi, çikolata v.b. ürünler bazında hizmet verdiğini,2019 yılından 2021 yılı son aylarına kadar davalıya ait … markası adı altında bazı ürünler ürotilmekte ve satışının yapılmakta olduğunu, taraf arasında ticari ilişkiye dair sözleşme bulunmadığı, davalının taraflar arasındaki ticari ilişkiyi bildirimde bulunmaksızın feshettiğini, ambalajların davalının markasına özel olarak imal edildiğini Müvekkil yada bir başkası taralirıdan kullanılamayacağından ,davacının elinde kalan ambalaj bedellerini davalıya …. nolu ve 14.10.2021 tarihli fatura düzenleyerek bu faturaya istinaden 23.334,27 USD davalının borcu bulunduğu, bu faturaya itiraz edilmediği, davalı taraftan alacağın faizi ile birlikte tahsiline, yargılama ve vekalet ücretlerinin davalı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Asıl davada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı firma ile sipariş usulü çalışmakta olduklarını, müvekkil şirket tarafından en son 12.03.2021 tarihitde sipariş verildiğini ve taraflar arasında hukuki ilişkinin aynı tarihte son bulduğunu , davacı şirket sipariş olmadığı halde ürün ve ambalaj üretmeye devam ettiğini ticari ilişkinin bittiği halde davacı tarafından 7 ay sonra fatura kesildiği , marka ve tasarım hakkına tecavüz ve TTK kapsamında haksız rekabet gibi davalarının halen devam ettiğini, ambalajların izinsiz üretilen ürünler için kulianıldığını savunarak yargılama ve vekalet ücretlerinin davacı taraf üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Birleşen davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin kek, bisküvi, çikolata, bar, gofret, kraker ve kremalı çikolata olmak üzere 7 ana kategoride, Türkiye de dahil olmak üzere 96’dan fazla ülkeye 300’den fazla ürün çeşidiyle hizmet verdiğini, bu hususta davalı firma ile müvekkili …. San. Ve Tic. A.Ş. arasında 2019 yılından 2021 yılının son aylarına kadar bir ticari ilişkinin mevcut olduğunu, taraflar arasındaki yerleşik ticari ilişki uyarınca müvekkilinin davalıya ait …. markasına ait bazı ürünleri üretmekte ve satışını gerçekleştirdiğini, taraflar arasında bu ticari ilişkiye dair yazılı bir sözleşme bulunmasa da bu hususta taraflar arasında bir uyuşmazlığın bulunmadığını, taraflar arasındaki ticari ilişkinin müvekkilinin haberi olmadan sonlandırıldığını, söz konusu ticari ilişki nedeniyle davalının müvekkilinin elinde kalan faturaya istinaden borcunun bulunduğunu, müvekkilinin elinde bildirimsiz fesih nedeniyle ürünlerin kaldığını, ambalajların davalının markasına özel olarak üretilmesi sonucu başkası tarafından kullanılması/tüketilmesinin mümkün olmadığını, davalının söz konusu faturaya itiraz etmediğini bu nedenle fatura içeriğinin kesinleştiğini, 23.334,27 $ bedelli … nolu ve 14.10.2021 tarihli fatura alacağının tahsil edilebilmesi adına taraflarınca 17.12.2021 tarihinde Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi … E. Sayı ile ‘fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik 50 USD’ üzerinden kısmi alacak davası açıldığını, 27.04.2022 tarihli bilirkişi raporunda davalının müvekkiline olan borcunun fatura miktarı olan 23.334,27 USD olduğu belirlendiğini, bilirkişi kök raporunda maddi miktarın sehven yanlış yazılmasından dolayı ek rapor alındığını, ek raporun sonuç kısmında ise maddi miktarın 23.334,27 Dolar olduğunu, işbu davanın, aralarındaki fiili ve hukuki irtibat nedeniyle Bakırköy… . Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile birleştirilmesini, vekalet ücreti ve yargılama giderleri ile arabuluculuk ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Asıl ve Birleşen Dava; Akdedilen eser sözleşmesi nedeniyle davacının alacak istemine ilişkindir.
Dosyaya sunulan belge ve kayıtlarla birlikte dosya mali müşavir bilirkişisine tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen raporda özetle;”Dava konusunun davacı şirketin davalı şirkete tanzim ettiği 1 adet faturadan kaynaklı 23.334,27 USD alacağın tahsili talebinden ibaret olduğu, Davacı yan talebi doğrultusunda 17.12.2021 tarihinde T.C. Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi … E. sayılı huzurdaki davanın ikame edildiği, Davalının 2021 yılında E-Defter sistemine tabi olduğu, davacının 2021 yılı Envanter defteri açılış tasdiklerinin yasal süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, bu itibarla ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, Davacı yan 30.03.2022 günü saat 10:15’de mahkemeniz duruşma salonunda yapılan incelemeye katılmadığı, ticari defter belge ibraz etmediği ve yerinde inceleme talebinde bulunmadığından gerekli inceleme, tespit ve değerlendirmelerin yapılamadığı, Davalı … şirketinin ticari defterlerine göre; davacı tarafından davaya konu edilen ve dosyaya intikal ettirilen 1 adet faturanın 14.10.2021 tarih … nolu 23.334,27 USD (210.526,45 TL) olduğu ve davalı yasal defterlerine kaydedildiği, yasal defterlerin TL bazlı tutulmasının zorunlu olması nedeniyle fatura üzerindeki (9.0222 TL) USD kuru dikkate alınarak defter kayıtlarının yapıldığı, Neticeten; davalı şirketin ticari defterlerine göre, davaya konu edilen 14.10.2021 tarih … nolu faturadan kaynaklı 23.334,27 USD davacı yana borçlu olduğu, Sayın Mahkeme tarafından faturanın ödenmesine hüküm kurulması halinde, VUK. 280 Md. gereği ödeme günündeki T.C Merkez Bankası USD alış kurunun dikkate alınması gerektiği ve takdirin Sayın Mahkemeye ait olduğu, Davacı … San ve Tic. A.Ş. BS Formu Bilgilerinde; 2021/Ekim ayı BS bilgilerinde; davaya konu edilen 1 adet faturanın (KDV hariç) 178.412,29 TL üzerinden beyanda bulunulduğu, Gelir İdaresi Başkanlığı, Yenibosna Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün 29.12.2021 tarihli yazısında, davalı …. şirketinin potansiyel mükelleflerin BA-BS verme durumu söz konusu olmadığından BA-BS kayıtlarına rastlanmadığının bildirildiği…” şeklinde tespit ve rapor edilmiştir. Bilirkişi raporunun denetime ve hükme esas almaya elverişli olduğu görülmüştür.
Dosyaya sunulan belge ve kayıtlarla birlikte dosya; davacı defterlerinin incelenmesi için Karaman Asliye Hukuk Mahkemesi’ne talimat yazılmış bilirkişi tarafından düzenlenen raporda özetle;” Dava konusu alacağa ilişkin 14.10.2021 tarih ve …. nolu 1 adet E fatura düzenlediği fatura bedelinin 23.234,27 USD olduğu,14.10.2021 tarihli kura göre Türk Lirası karşılığının 210.526,45 TL olduğu, Davacının 2021 yılı yasal defterleri incelendiğinde faturanın kayıtlarda mevcut olduğu, davacının 31.12,2021 tarihi İtibariyle kur değerlemesinden kaynaklı 92.294,08-TL kur artışı olduğu fatura bedeli 210.526,45 tl kur farki 92,294,08 TL olmak üzere toplam 302.820,53-TL alacaklı olduğu…” şeklinde tespit ve rapor edilmiştir. Bilirkişi raporunun denetime ve hükme esas almaya elverişli olduğu görülmüştür.
Ticari defterlerin delil olmasına ilişkin düzenleme HMK 222. maddede yer almaktadır. Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4). Davacı tarafından davalıya düzenlenen faturalara, davalının yasal süre içerisinde yapmış olduğu itiraz bulunmamaktadır. Her iki tarafın ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu anlaşılmakla defterler hükme esas alınmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamının bir bütün olarak değerlendirilmesinde; Asıl ve birleşen dava yönünden; davalı tarafından her ne kadar malların teslim edilip edilmediği hususunun ispatlanması gerektiği belirtilmiş ise de, davacı tarafça düzenlenen faturaların herhangi bir itiraz olmaksızın davalı defterlerine kaydedildiğinin anlaşıldığı, tarafların ticari defterlerinin birbirini doğruladığı; ayrıca iade faturası düzenlenmediği, defterlerinin birbiri ile uyumlu olduğu gibi davacının alacak miktarının da takip tutarı ile uyumlu olduğu anlaşılmakla asıl ve birleşen dava yönünden davacının davasının kabulüne karar verilmiş gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Asıl dava yönünden;
1-Davanın KABULÜ ile; 23.234,27 USD bedelin, 50,00 USD’lik kısım için dava tarihi olan 17/12/2021 tarihinden itibaren kalan 23.184,27 USD’lik kısım için ıslah tarihi olan 19/10/2022 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasa m. 4/a’ya göre işleyecek faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 25.965,49-TL ilam harcından peşin alınan 59,30-TL harcın ve 7.360,32-TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 18.545,87-TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
3-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre alınan 1.320,00-TL arabulucu ücretinin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-Davacı tarafından sarf edilen 1.600,00-TL bilirkişi ücreti, 297,60-TL posta masrafı, 59,30-TL başvuru harcı, 59,30-TL peşin harç ve 7.360,32-TL ıslah harcı olmak üzere toplam 9.376,52-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 56.215,77-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
Birleşen Dava Yönünden;
6-Davanın KABULÜ ile; 100,00 USD bedelin dava tarihi olan 20/01/2023 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasa m. 4/a’ya göre işleyecek faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
8-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre alınan 1.560,00-TL arabulucu ücretinin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
9-Davacı tarafından sarf edilen 179,90-TL başvuru harcı, 179,90-TL peşin harç, olmak üzere toplam 359,8TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 1.880,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
11-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair, tarafların Yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar verildi. 06/03/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.