Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1072 E. 2022/601 K. 14.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/1072 Esas
KARAR NO : 2022/601

DAVA : İtirazın İptali (Vekalet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/12/2021
KARAR TARİHİ : 14/06/2022
KARAR YAZIM TARİHİ: 27/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Vekalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;davacı şirketin ortağı olan davalının, şirketin yönetim kurulu başkanı olarak görev yaptığını, şirketin 09.10.209 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında alınan kararla yönetim kurulu başkanlığı ve üyeliği görevinin sona erdirildiğini, sonrasında sermaye payının devri yoluyla şirket ortaklığından ayrıldığını, şirket kayıtlarının incelenmesinden, davalının 01.01.2019 – 21.12.2019 döneminde şirkete 154.065,25 TL borçlandığının tespit edildiğini, noterden 24.08.2020 tarih ve …… yevmiye ile keşide olunan ihtarnameye rağmen şirket alacağının ödenmediğini, Küçükçekmece …… İcra Dairesi’nin ……. sayılı dosyasında ilamsız takip başlatıldığını, borca itiraz edilmesi üzerine takibin durduğunu beyanla, itirazın iptaline ve alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; şirket yönetim kurulunda üye ve başkan olarak görev yapan davalının aynı zamanda satış temsilcisi olarak da görev yaptığını, müşteri görüşmeleri ile satış ve pazarlama faaliyetlerini üstlenerek bir çalışan olarak emek harcadığını, bu işler için tam zamanlı çalışma konusunda ortaklarla sağlanan mutabakata göre şirketten maaş ödemesi yapıldığını, bu nedenle davalının şirkete borcu bulunmadığını, işlem evrakında davalıya yapılan ödemelerin borç verildiğine dair ibarenin bulunmadığını; talep edilen sair alacak kalemlerinin şirket işlerinde kullanılmak üzere davalıya gönderilen ödemeler olduğundan geri talep edilmesinin mümkün olmadığını, davacı şirketin sunduğu defter kayıtlarının delil niteliği taşımadığını beyan ederek, haksız olan davanın reddini ve alacak tutarının %20’sinden az olmamak üzere tazminat ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, İİK’nun 67. Maddesine göre alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı şirketin eski ortağı, yönetim kurulu üyesi ve başkanı olan davalının 01/09/2019- 31/12/2019 tarihlerinde ve önceki dönemde şirkete borçlanıp borçlanmadığı, davacının itirazın iptali talebinde haklı olup olmadığı noktasında uyuşmazlık olduğu tespit edilmiştir.
Küçükçekmece…… İcra Müdürlüğü’nün …… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı tarafından davalı aleyhine 154.065,25TL asıl alacağın tahsili amacıyla ilamsız takip başlatıldığı, süresinde borç ve ferilerine itiraz edilmesi sonucu takibin durduğu itiraz ve davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır.

Mahkememizce yapılan yargılamada şirket kayıtları, ticari defter ve belgeler üzerinde inceleme yapmak üzere bilirkişiden rapor alınmıştır.
Alınan bilirkişi raporuyla; dosya kapsamından ve davacı şirket muhasebe kayıtlarının incelenmesinden, 2018 ve 2019 hesap dönemlerinde, davacı şirket kaynaklarından davalıya yapılan ödemelerin, şirket Yönetim Kurulu Üyeliği dışında tam zamanlı olarak yapılan başka işlerin karşılığı ücret/maaş olduğunu ya da şirket işleri için yapılan alımlardan kaynaklandığını doğrulayan her hangi bir bilgi ve belgeye rastlanmamıştır. Davalının, davacı şirketin Yönetim Kurulu Üyeliği ve Başkanlığı görevi 19.10.2019 tarihli Olağanüstü Genel Kurut Toplantısı itibariyle sonlanmış ve şirket ortaklığı da Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nin 02 Ocak 2020 tarih ve ….. sayılı nüshasında tescil ilanı yayımlanan 12.12.2019 tarihli Şirket Yönetim Kurulu Karar tarihi itibariyle yapılan pay devri ile sona ermiş olmasına rağmen, davaya konu şirket alacağının ödeme ihtarnamesine rağmen ödenmemiş, keza, varsa geçerli harcama belgeleri ibraz edilerek tasfiye edilmemiş olması hususları birlikte ele alınıp değerlendirildiğinde dava konusu alacağın, davalı yönünden ödenmesi geciken ve ifası gereken borç olduğu tespit edilmiştir.
Davacı şirket ile davalı … arasındaki hukuki bağın, anonim statüsündeki şirket paydaşlığından kaynaklı Şirket Yönetim Kurulu Üyeliği görevinden ibaret olduğu, davalının, diğer ortaklarla temin edilen mutabakatla tam zamanlı çalışma karşılığında davacı şirketten ayrıca düzenli ücret aldığı yönündeki iddiasını kanıtlayamadığı,
davalının, SGK ile ilişkilendirilmiş olmasının, davacı şirket nezdinde ücret karşılığı ayrıca bir görev ifa ettiğinden değil, paydaşı olduğu şirketin Yönetim Kurulu Üyeliği şartına bağlı olarak, 5510 sayılı SGK Kanunu’nun 4/b ve 102. maddelerinden kaynaklı zorunlu sigortalılık olduğu ve bu tür sigortalılık hallerinde SGK prim yükünün kişinin kendi sorumluluğunda bulunduğu anlaşılmıştır.
Buna göre; bilirkişi raporuna göre davacı şirket alacağının 154.065,25 TL olduğu, bilirkişi raporunun açıklanan nedenlerle hükme ve denetime elverişli olduğu kanaatine varılarak davanın kabulüne karar verilmiştir. Davalı tarafça 2019 yılı öncesine ait 131.500,00 TL yönünden talebin 2019 yılına ilişkin olması nedeniyle bu bedelin hesaba katılmaması talep edilmişse de davacı vekili tarafından maddi hata dilekçesi sunulmuş olup bu kısmın dava dilekçesinde belirtilmemesinin kabul edilebilir bir yanılgı olduğu değerlendirilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; asıl alacağın 154.065,25TL olduğu, gerek icra aşamasında gerekse yargılama aşamasında söz konusu borcun ödenmediği anlaşılmakla davacı tarafından davalı aleyhine açılan itirazın iptali davasının kabulü ile likit olan alacağa yapılan itirazdan dolayı davacı lehine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmiştir ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; davalının Küçükçekmece ….. İcra Müdürlüğü’nün …… Esas sayılı dosyasına yapılan itirazının 154.065,25-TL asıl alacak üzerinden İPTALİNE, asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda %9 yasal faiz uygulanarak ve takip talebindeki diğer koşullar ile devamına,
2-Hükmedilen alacağın %20’i olan 30.813,05‬TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 10.524,19TL ilam harcından peşin alınan 2.631,05TL harcın mahsubu ile bakiye 7.893,14TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesine göre alınan 1.320,00TL arabulucu ücretinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine,
5-Davacı tarafından sarf edilen 1.000,00TL bilirkişi ücreti, 121,20TL posta masrafı, 59,30TL başvuru harcı, 2.631,05TL peşin harç olmak üzere toplam 3.811,55TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 18.586,19TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
7-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/06/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır