Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/107 E. 2021/1004 K. 20.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/107 Esas
KARAR NO : 2021/1004

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/02/2021
KARAR TARİHİ : 20/12/2021
KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 19/01/2022
Davacı tarafından mahkememizde açılan davada yapılan yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından mahkememize sunulan dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı borçlu arasında ticari ilişki mevcut olduğunu, iş bu ticari ilişkiye istinaden müvekkilinin, davalıdan 19.675,55-TL bakiye alacağının bulunduğunu, müvekkili şirketçe, davalının; ödeme yapması için defalarca arandığını, yazışmalar yapıldığını fakat tüm iyiniyetli girişimlerinin sonuçsuz kaldığını, bunun üzerine borçlu aleyhine Büyükçekmece …… İcra Müdürlüğü ……. Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, işbu dosyadan çıkarılan ödeme emrinin davalı-borçluya 04.03.2020 tarihinde tebliğ edildiğini, borçlu davalının, 11.03.2020 tarihindeki icra takibine, ödeme emrine, borca, yetkiye, faizlerine ve tüm ferilerine haksız, dayanaksız ve kötü niyetli olarak itiraz etmesi üzerine takibin durmuş olduğunu, bu nedenlerle; davalı borçlunun yetki itirazının reddi ile Büyükçekmece ….. İcra Müdürlüğü …… Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının 19.675,55 TL üzerinden iptali ile takibin devamına, takip sonrası ticari faizi ile alacağın tahsiline karar verilmesini, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili tarafından mahkememize sunulan cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin davacıya hiçbir borcu bulunmamadığını, aralarında ticari ilişki bulunmadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte davacının icra takibinde talep ettiği faizin de hatalı olduğunu, bu sebeple faize itiraz ettiklerini, uzman bilirkişi vasıtasıyla yapılacak hesaplamada faizin hatalı olduğunun ortaya çıkacağını, davacının iddia ettiği faturaların müvekkiline tebliğ edilmemiş olduğunu, bu nedenlerle davanın reddini, müvekkili lehine %20 den az olmamak üzere kötüniyet tazminatı ödenmesini, yargılama masrafları ve ücreti vekaletin karşı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELLİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, İİK’nun 67. Maddesine göre alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Büyükçekmece ……. İcra Müdürlüğü’nün ……. esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı tarafından davalı aleyhine 19.675,55-TL cari hesap alacağın tahsili amacıyla ilamsız takip başlatıldığı, süresinde borç ve ferilerine itiraz edilmesi sonucu takibin durduğu itiraz ve davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Dosyaya sunulan belge ve kayıtlarla birlikte dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen 29/07/2021 havale tarihli raporda özetle; davacı şirket tarafından davalı şirkete hitaben toplam 59.675,55-TL’lik satış yapıldığı, bu satışlarla ilgili aynı tutarda fatura düzenlenerek davalı aleyhine borçlandırma yapıldığı, tüm faturaların ayrıca irsaliyelerinin de düzenlendiği, fatura ve irsaliyelere teslim alan imzalarının da alındığı, taraflar arasındaki ticari ilişkinin 02/01/2018 tarihinden 21/05/2018 tarihine kadar süregeldiği ve bu ticari ilişki kapsamında davalı tarafından cari hesap borç bakiyesine toplam 40.000,00-TL ödeme yapıldığı, bu tespit dikkate alındığında davalı vekilinin davacı şirket ile aralarında ticari ilişki bulunmadığı yönündeki savunmasının gerçeği yansıtmadığı, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davalının 59.675,55-TL’lik toplam borç tutarına yapmış olduğu değişik tarihlerdeki toplam 40.000,00-TL’lik ödeme sonrası 19.675.55-TL borç bakiyesinin kaldığı, davacı tarafından düzenlenen faturaların davalıya teslim edildip edilmediği ile ilgili yapılan incelemede; 07/01/2018, 21/01/2018, 31/01/2018, 07/02/2018, 14/02/2018 faturaların ekli irsaliyelerle uyumlu olduğu, davalının icra takibi öncesinde temerrüde düşürüldüğüne ilişkin belge bulunmadığından işlemiş faize ilişkin hesaplama yapılamayacağı, davacının davalıdan icra takip tarihi itibariyle 19.675,55-TL alacaklı olduğu tespit ve rapor edilmiştir. Bilirkişi raporunun denetime ve hükme esas almaya elverişli olduğu görülmüştür.
Davacı vekilinin, İİK’nın 67/2 maddesine göre icra inkar tazminatı talebi değerlendirildiğinde; icra takibine konu faturalardan kaynaklanan asıl alacak miktarının belirli olduğu, davalı borçlunun borç miktarını tahkik ve tayin etmesinin davacıya müracaat ederek kesin olarak öğrenmesinin ve bilmesinin mümkün olduğu ve bu alacağa bağlı ferilerinin de taraflarca hesaplanabilir olması nedeni ile alacağın likit olduğu ve davalı borçlunun icra takibine itirazının haksız olduğu, bu sebeple davacının icra inkar tazminatı talebinin yerinde olduğu anlaşılmıştır.
Netice itibariyle; yapılan yargılama, toplanan deliller ile Mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli bilirkişi raporu da dikkate alındığında fatura konusu alacak talebi yönünden; davacı şirketin davalı şirket ile aralarındaki ticari ilişkiye istinaden davalı adına faturalar düzenlediği, bu fatura bedellerinin bir kısmının davalı tarafça ödendiği, kalan cari hesap alacağının tahsili için davalı aleyhine başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemi ile işbu davanın açıldığı, her ne kadar davalı tarafça davacı şirket ile ticari ilişki içerisinde olmadığı ve herhangi bir borcunun bulunmadığı beyan edilmiş ise de, taraf defterleri üzerinde yapılan incelemede taraflar arasında ticari ilişki bulunduğunun anlaşıldığı, davacının faturalara konu malları teslim ettiğini ispat etmekle mükellef olduğu, davacı tarafça sunulan sevk irsaliyelerinin faturalar ile uyumlu olduğu, davalı tarafın sevk irsaliyelerindeki imzalara bir itirazının bulunmadığı, davacının BS formlarının incelenmesinde, davalıya yapılan satışların beyan edildiği ve bu beyanların davacı ticari defterlerini doğruladığı, davalı tarafça davacı şirkete aralarında ticari ilişki kapsamında bir kısım ödeme yapıldığı, bilirkişi tarafından tespit edilen ve icra takibine konu asıl alacak miktarında fatura bedelinin ise ödenmediği, davalı tarafça icra takibine konu fatura bedellerinin ödendiğine ilişkin herhangi bir bilgi belge sunulmadığı, icra takibi öncesinde davalının temerrüde düşürüldüğüne ilişkin herhangi bir bilgi belge bulunmadığından davacı şirketin işlemiş faiz alacağı talebinin reddi gerektiği, netice itibariyle davacı şirketin icra takibinde haklı ve alacaklı olduğu anlaşılmakla; davanın kabulü ile davacı lehine asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM-Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile; davalının Büyükçekmece ……İcra Müdürlüğü’nün …… Esas sayılı dosyasına vaki itirazının 19.675,55-TL asıl alacak üzerinden İPTALİNE, asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda ve %19,5 oranını geçmemek kaydı ile avans faizi uygulanarak ve takip talebindeki diğer koşullar ile devamına,
2-Hükmedilen asıl alacağın %20’i olan 3.935,11-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 1.344,03-TL ilam harcından peşin alınan 219,92-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.124,11-TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre alınan 1.320,00-TL arabulucu ücretinin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
5-Davacı tarafından sarf edilen 700-TL bilirkişi ücreti, 121,60-TL posta masrafı, 59,30-TL başvuru harcı, 219,92-TL peşin harç ücreti olmak üzere toplam 1.100,82-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
7-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair, tarafların yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.20/12/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır