Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/1068 Esas
KARAR NO : 2023/218
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/12/2021
KARAR TARİHİ : 07/03/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 13/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;“…müvekkili ile davalı şirket arasındaki ticari ilişki kapsamında, davalı şirketin müvekkili şirketten aldığı 65.543,14-TL tutarında hizmet karşılığında borçlandığını, ancak i bu borcun tahsili amacı ile yapılan tğm görüşmelere rağmen borcunu ödemediğini, davalının borcunu ödememesi nedeni ile Bakırköy …. İcra Müd.’ Nün ….. E. Sayılı dosyası ile davalı borçlu şirket aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalının 21/05/2021 tarihli dilekçesi ile haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, açıklanan nedenlerle; davanın kabulüne, haksız ve hukuka aykırı itirazın iptaline, davalı aleyhine takip miktarının %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesinin talep edildiği…” görülmüştür.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; “…karşı yanın istemlerini kabul anlamına gelmemek kaydı ile tüm istemlerinin zamanaşımına uğradığını, öncelikle taraflar arasında cari hesap sözleşmesi olmadığını, karşı yanın icra takip dayanağı olarak cari hesap iddiasında bulunması ve buna itiraz edilmesi üzerine huzurdaki davada karşı yanca taraflar arasında hizmet sözleşmesi olduğunun iddia edilmesi bir arada düşünüldüğünde karşı yanın dava dilekçesinde delil olarak, varlığını iddia ettiği cari hesaba ilişkin yazılı bir sözleşme sunamamasının veya bu yönde bir delile dayanamamasının taraflar arasında cari hesap sözleşmesi olmadığını ispatladığını, taraflar arasında hizmet sözleşmesi olduğuna ilişkin davacı iddiasının gerçeği yansıtmadığını, taraflar arasından eser sözleşmesi olduğunu ve eser sözleşmesinin de …… tarafından geriye dönük olarak feshedildiğini, bu hususların Çorlu ….. Asliye Hukuk Mahkemesinin …. E. No’ lu dosyasının incelenmesinde görüleceğini, müvekkili şirkete, davacı …… tarafından boya, apre ve fiske yapılması için 16/11/2012 ile 25/12/2012 tarihlerinde kumaş gönderildiğini, bu hususun davacı yan vekilinin Çorlu ….. Asliye Hukuk Mahkemesinin …. E. sayılı dosyasına sunduğu cevap dilekçesinde ayrıntılı olarak açıklandığını, karşı yan tarafından, hatalı işlem uygulandığı ve kumaşların kullanılamaz hale geldiği, kalite sorunu olduğu iddiası ile Üsküdar …… Noterliği’ nin 16/01/2013 tarih ve …. no’ lu ihtarnamesi keşide edilerek eser sözleşmesinden dönüldüğü malların iadesi, aksi halde malların faturalandırılacağının ihtar edildiğini, karşı yanın daha sonra Üsküdar ….. Noterliği’ nin 28/03/2013 tarih ve ….. yevmiye no’ lu ihtarnamesini keşide ederek kumaşların aynen iadesini aksi halde faturalandırılacağını ihtar ettiğini, akabinde karşı yanın Üskidar ….. Noterliği’ nin 31/05/2013 tarih ve ….. yevmiye numaralı ihtarnamesi ile fatura gönderdiğini, karı yan tarafından gönderilen faturaların müvekkili tarafından ……. iade edildiğini, taraflar arasında Çorlu …. Asliye Hukuk Mahkemesi’ nin ….. E. Sayılı dosyası ile itirazın iptali davasının görülerek yerel mahkeme kararının BAM denetiminden geçerek kesinleştiğini, Çorlu … Asliye Hukuk Mahkemesi’ nin …… E. Sayılı dosyasında düzenlenen bilirkişi raporu ile taraflar arasındaki sözleşmenin eser sözleşmesi olduğunun net olarak tespit edildiğini, kabul anlamına gelmemek kaydı ile 10/11/2016 tarihli hukukçu bilirkişi raporunda “ayıp nedeni ile sözleşmeden dönmesi üzerine, sözleşme başından itibaren hükümsüz olacağından, kumaşların sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iade edilmesi gerektiğinin belirtildiğini, anılan bilirkişi raporuna davacı …… tarafından itiraz edilmediğini, açıklanan nedenlerle; “…davanın zaman aşımı nedeni ile reddine, davacı tarafından eser sözleşmesi geriye dönük olarak feshedildiğinden bu sözleşmeye dayanılarak istemde bulunulamayacağından ve hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemek kaydı ile sebepsiz zenginleşme hükümlerine davacı yanın isteminin de zaman aşımına uğradığından davanın reddine, davacı yanın kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yan üzerine bırakılmasına karar verilmesinin talep edildiği…” görülmüştür.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, İİK’nun 67. Maddesine göre alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın davacı şirketin cari hesap alacağının bulunup bulunmadığına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Bakırköy ….. İcra Müdürlüğünün ….. esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı tarafından davalı aleyhine 196.505,52 TL toplam alacağın tahsili amacıyla ilamsız takip başlatıldığı, süresinde borç ve ferilerine itiraz edilmesi sonucu takibin durduğu itiraz ve davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılamada ticari defter ve belgeler üzerinde inceleme yapmak üzere bilirkişiden rapor alınmıştır. Çorlu …. AHM …. Esas sayılı dosyası incelenmek üzere istenmiştir. Bu dosyada … AŞ’nin 32.013,62 TL borçlu olduğu tespit edilmiş ve eser sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsiline ilişkin başlatılan icra takibine itirazın iptali isteminin reddine karar verilmiştir.
Çorlu …. AHM ….. Esas sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporuyla; davalının(iş bu davanın davacısı …… A.Ş) ayıp nedeni ile sözleşmeden dönmesi üzerine sözleşmenin başından itibaren geçersiz olacağını, sözleşme başından itibaren geçersiz olacağından davacının(iş bu davanın davalısı …… Dokuma San.Tic.A.Ş.)sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre elindeki kumaşları iade etmesi gerektiğini, aynen iadenin sağlanamaması durumunda, 06/04/2015 tarihli tekstil mühendisi bilirkişinin; işlenmiş ürünlerin ayıplı olduğuna ilişkin raporu, yine tekstil mühendisi bilirkişinin davacı firma( iş bu davanın davalısı …… Dokuma San Tic.A.Ş.)bünyesinde bulunan davalı firmaya(iş bu davanın davacısı …… San.Tic.A.Ş)ait ham ve boyalı polyester tül perde kumaşların toplam 3.284,10 kg ve rayiç bedelinin 64.024,05-TL olduğu yönündeki 02/12/2015 tarihli bilirkişi raporunda, davacı(iş bu davanın davalısı …… Dokuma San Tic.A.Ş.)uhdesinde bulunan işlenmemiş malların davalıya(iş bu davanın davacısı …… San.Tic.A.Ş)teslim edilmemiş olduğu halde, SMMM bilirkişisinin 09/03/2016 tarihli raporuna istinaden davacının (iş bu davanın davalısı …… Dokuma San Tic.A.Ş.)nin 32.013,62-TL borçlu olduğu görüş ve kanaatine varıldığı…” görülmüştür.
10/11/2016 tarihli raporun sonuç bölümünde tespit ve değerlendirmeye konu edilen hususlarda, ilgili raporun bilirkişisince atıfta bulunulan tekstil mühendisi bilirkişi raporu ve smmm bilirkişi raporu birlikte değerlendirilerek sonuca varıldığı dikkate alındığında, bu tespitlerin davacı …… San.Tic.A.Ş. tarafından, davalı şirkete hitaben düzenlenen 31/05/2013 tarih ve …. no’ lu KDV dahil 101.721,20-TL tutarlı fatura ile karşılaştırmalı ele alınarak sonuca gidilmesi gerektiği, buna göre mahkememizce alınan bilirkişi raporunda;
i. Tekstil mühendisi bilirkişinin düzenlediği 02/12/2015 tarihli raporunda; işlenmiş ürünlerin ayıplı olduğuna ilişkin raporu, yine tekstil mühendisi bilirkişinin davacı firma( iş bu davanın davalısı …… Dokuma San Tic.A.Ş.)bünyesinde bulunan davalı firmaya(iş bu davanın davacısı …… San.Tic.A.Ş)ait ham ve boyalı polyester tül perde kumaşların toplam 3.284,10 kg ve rayiç bedelinin 64.024,05-TL olduğunun ifade edildiği, 09/03/2016 tarihli SMMM Bilirkişi raporunda ise bu tutarın KDV dahil olarak 69.145,97-TL olduğu,
ii. ….. Esas sayılı iş bu dava dosyası içeriği bilgi ve belgelerden, davalı tarafından ham ve boyalı polyester ürünlerle ilgili herhangi bir iade işlemi yapılmadığından, davacı …… San ve Tic.A.Ş’nin halen KDV dahil 69.145,97-TL tutarında alacaklı olduğu,
iii. Davacı …… San.ve Tic.A.Ş.’ nin ticari defterler içeriğinde davalı şirkete 36.178,06-TL olarak kayıt altına alınan borç tutarının tekstil mühendisi raporuna göre iş bu davanın davalısı …… Dokuma San.Tic.A.Ş. tarafından iade edilmesi gereken ancak iade edilmediği anlaşılan ham ve boyalı polyester ürün tutarı 69.145,97-TL’den mahsubunun gerektiği,
iv. İş bu davanın davacısı …… San.ve Tic.A.Ş.’nin alacaklı olduğu 69.145,97-TL’den, davalı şirkete borçlu olduğu 36.178,06-TL’nin mahsubu ile davacı …… SAN. Ve TİC.A.Ş.’ nin, davalı …… DOKUMA SAN. Ve TİC.A.Ş.’den 32.967,91-TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
Alınan ek raporlarda da işlemiş faizin 33.338,58 TL olduğu hesaplanmış olup yapılan incelemede alınan raporlar, yapılan yargılama, ihtarname tebliğleri ve Covid 19 pandemisi nedeniyle sürelerin durması dikkate alındığında zamanaşımının kesildiği ve durduğu, buna göre zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşılmıştır.
Ticari defterlerin delil olmasına ilişkin düzenleme HMK 222. maddede yer almaktadır. Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4). Mevcut olayımızda ticari defterlerin usulüne uygun tutulduğu, alınan bilirkişi raporunun alacağın bir kısmını varlığını tespit ettiği anlaşılmakla hükme esas alınmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; asıl alacağın 32.967,91 TL, işlemiş faizin 33.338,58TL olduğu, gerek icra aşamasında gerekse yargılama aşamasında söz konusu borcun ödenmediği anlaşılmakla davacı tarafından davalı aleyhine açılan itirazın iptali davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir. Alacağın bilirkişi raporu sonucu tespit edildiği, likit olmadığı anlaşılmakla icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; davalının Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasına yapılan itirazının 32.967,91-TL asıl alacak ve 33.338,58TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 66.306,49TL alacak üzerinden İPTALİNE, asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanarak ve takip talebindeki diğer koşullar ile devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-İcra inkar tazminat talebinin REDDİNE,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 4.529,39TL ilam harcından peşin alınan 2.373,30TL harcın mahsubu ile bakiye 2.156,09TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 59,30TL Başvuru Harcı, 2.373,30TL Peşin Harç olmak üzere toplam 2.432,60TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Arabuluculuk Asgari Ücret tarifesine göre alınan 1.320,00TL arabulucu ücretinin kabul red oranına göre hesaplanan 445,40TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
6-Arabuluculuk Asgari Ücret tarifesine göre alınan 1.320,00TL arabulucu ücretinin kabul red oranına göre hesaplanan 874,59TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
7-Davacı tarafından sarf edilen 1.000,00TL bilirkişi ücreti, 215,25TL posta masrafı olmak üzere toplam 1.215,25TL den kabul red oranına göre hesaplanan 410,05TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın iş bu davacı üzerine bırakılmasına,
8-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 10.609,03TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
9-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 20.529,85TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
10-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/03/2023
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır