Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/905 E. 2022/536 K. 26.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/905
KARAR NO : 2022/536

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak)
DAVA TARİHİ : 10/12/2020
KARAR TARİHİ : 26/05/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 27/05/2022
Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; davalı firma tarafından Bakırköy ……. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ……. Esas sayılı dosyasından “Konkordatonun Tasdiki” talebi ile açılan dava kapsamında bankaları tarafından TL alacağı olduğu beyan edilmiş ise de anılan Mahkeme tarafından bildirimde bulundukları alacaklarının 182.022,82TL kısmının kabulüne (Kalan kısım olan 78.344,22TL’nin reddine) karar vermiş olduğunu, İİK 308/b maddesi uyarınca çekişmeli hale gelen alacağı ile ilgili olarak, çekişmeli alacakları olan 78.344.22TL tutarında davalı firmanın bankalarına borçlu olduğunun tespiti ile tespit edilen alacağının Konkordato Projesine dahil edilerek proje kapsamında bankalarına ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin alacaklı bankaya mühlet öncesi vadesi geçmiş borcunun bulunmadığını, müvekkili tarafından konkordato sürecinde davacı taraf ile görüşmeler yapılırken ilk başta davacı bankanın uyguladığı yüksek faiz oranları dikkate alınarak anlaşma sağlanamadığını, davacı bankanın 387.725,00TL tutarındaki müvekkilden aldığı teminat çeklerini alacak hesaplamasından düşmediği de görüldüğü ve teminat çeklerini de halen müvekkile iade etmediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememiz dosyasına SMM bilirkişisinden rapor aldırılmış, SMM bilirkişi ……… tarafından düzenlenen 04/10/2021 tarihli bilirkişi raporda özetle; “davacı banka tarafından 31/03/2019 itibariyle kredi hesapları muaccel hale getirilerek, 02/04/2019 tarihli Hesap Kat’ 1 İhtamamesi içeriğinde kredi hesap türlerine göre; …….. hesap no’lu borçlu cari hesap bakiyesi 172.274,34TL, ……. hesap no’lu ticari kredili mevduat 57.619,62TL ve ……. hesap no’ lu ticari kredili mevduat 16.318,12TL olmak üzere toplam 246.212,08-TL tutarında kredi borcu olduğuna dair hesap kat’ ı ihtarnamesinin davalı borçluya tebliğ edildiği görüldüğünü, ancak önemle belirtilmesi gerekmektedir ki, davalı borçlu şirket için konkordato sürecinde verilen geçici mühlet tarihi 10/10/2018 tarihi olup, kredi türlerine göre hesaplamanın öncelikle bu tarih itibariyle yapılması gerektiğini, buna göre , davacı banka kayıtları ile davalı borçlu şirketin kayıtlarının 30/09/2018 ve geçici mühlet tarihi olan 10/10/2018 tarihine göre 10 günlük faiz hesaplaması şeklinde anapara+faiz tutarlı kredi borcu incelemesinde; davalı şirketin 10/10/2018 itibariyle konsolide borç tutarının; …… no’ lu Rotatif Kredide: 504.287,50-TL, ……… no’lu KMH Kredisinde: 50.390,52-TL, …….. no’lu DBS Kredisinde : 15.186,55-TL olmak üzere toplam 569.864,57TL olduğunu, davalı şirket tarafından 30/09/2018 itibariyle anapara+faiz ödenen tutarın; 387.725,00-TL olduğunu, davalı şirketin 10/10/2018 itibariyle konsolide borç tutarı olan 569.747,.82TL’den, 30/09/2018 itibariyle ödenen 387.725,00-TL’ nin mahsubu ile (569.747,82 – 387.725,00×182.139,57-TL) davacı bankanın geçici mühlet tarihi olan 10/10/2018 itibariyle (anapara+faiz) alacak tutanının 182.139,57TL olduğu tespit ve hesap edildiğini”belirtmiştir.
Tarafların itiraz ve beyanları doğrultusunda, Bankacı bilirkişi eklenerek bilirkişi heyetinden ek rapor aldırılmış, SMM ……… ve Bankacı bilirkişi …… tarafından düzenlenen 05/04/2022 tarihli ek raporda “davalı firma tarafından Bakırköy …… Asliye Ticaret Mahkemesinin …….. Esas sayılı dosyasından “Konkordatonun tasdiki” talebi ile açılan dava kapsamında davacı bankanın beyan etmiş olduğu alacağın 182.022,82 TL’nin kabulüne ve geriye kalan 78.344.22 TL’nin ise reddine karar verildiği, reddedilmiş olan tutarın taraflar arasında çekişmeli hale geldiği, davalı firmaya, Bakırköy …… Asliye Tic. Mahkemesinin …… E. Sayılı dosyası üzerinden davalı firmaya 10.10.2018 tarihinden itibaren geçici mühlet verilmesine karar verildiği için davacı banka alacak tutarını bu tarih itibariyle hesapladığımızda; davalı şirketin, davacı banka nezdindeki hesapları üzerinde yapılan incelemeye göre kullandığı kredileri kritik ettiğimizde aşağıda dökümü yapılmış olan kredilerin 10.10.2018 geçici mühlet tarihi itibariyle; …… Borçlu cari Hesap 504.425,00TL, ……. Ticari Kredili Mevduat 49.996,79TL, …… – DBS Kredisi 15.186,55 TL olmak üzere toplam 569.608,34TL olduğu, davalı firmanın, borçlu Cari Hesap kredisinin teminatına yukarıda dökümü yapılmış olan muhtelif vadelerde toplam 525.225,00TL’lik müşteri çeki teslim ettiği, müşteri çeklerinin vadeleri Geçici mühlet tarihi olan 10.10.2018 tarihi sonrası tarihler olduğu ve 187.500,00TL’lik çekin ödenmediği, davacı bankanın, davalı şirkete kullandırıldığı kredileri Noter marifetiyle 02.04.2019 tarihinde 31.03.2019 itibariyle kat ettiği ve muhataplarına keşide ettiği ihtarnamenin tebliğ edildiği, ilgili ihtarnamede alacak olarak; …….. Borçlu cari Hesap 170.257,38TL, ……. Kredili Mevduat 57.271,65TL, …….. DBS Kredisi anapara alacağı olduğu, 16.228,59TL olmak üzere toplam 243.757,62TL Borçlu cari hesap bakiyesindeki azalışın nedeni davalı bankanın teminat olarak vermiş olduğu müşteri çeklerinden 347.725,00TL’lik kısmının tahsilinden kaynaklı olduğunu” teknik kanaati olarak belirtmiştir.
Dava konkordatodan kaynaklı çekişmeli alacak davasıdır.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ……. Hukuk Dairesi’nin …… esas, …….. karar sayılı ilamında; ” İİK 288/1 maddesi uyarınca geçici mühlet, kesin mühletin sonuçlarını doğurur. İİK 294/3 maddesi ise “Tasdik edilen konkordato projesi aksine hüküm içermediği takdirde kesin mühlet tarihinden itibaren rehinle temin edilmemiş her türlü alacağa faiz işlemesi durur.” hükmünü içermektedir. Somut olayda, konkordato talep eden davacının projesinde faize dair herhangi bir kabulünün ve gerek geçici mühlet gerekse konkordato tasdik projesinde kesin mühlet kararlarında faize yönelik herhangi bir hüküm bulunmadığı anlaşılmakla yukarıda anılan kanun maddeleri gereğince 294/3.maddede öngörülen kesin mühletin faize ilişkin düzenlemesi 288.madde gereğince geçici mühleti de kapsayacağından konkortadoya tabi borçların geçici mühlet tarihinden itibaren rehinle temin edilmemiş alacağa faiz işlemesinin duracağı gözetilerek (Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 16/02/2021 tarih 2021/1389 Esas ve 2021/275 Karar sayılı; 23/06/2021 tarih 2021/2089 Esas ve 2021/2943 Karar sayılı emsal ilamları) ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. ” denmektedir.
Tüm bu hususlar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; konkordato projesinde faizin öngörülmediği, davacı alacağının rehinli alacaklardan olmadığı, Bakırköy …… Asliye Tic. Mahkemesinin …….. E. Sayılı dosyası üzerinden davalı firmaya 10.10.2018 tarihinden itibaren geçici mühlet verilmesine karar verildiği, hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre müşteri çeklerinin vade tarihlerinin geçici mühlet tarihinden sonra olduğunun belirtildiği, bu sebeple Bakırköy ……. Asliye Tic. Mahkemesinin ……. E. sayılı dosyasında konkordato komiserliğince hesaplanan alacak kaydının uygun olduğu, konkortadoya tabi borçların geçici mühlet tarihinden itibaren rehinle temin edilmemiş alacağa faiz işlemesinin duracağı gözetilerek davacının davasının reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 80,70TL ilam harcından peşin alınan 1.337,93TL harcın mahsubu ile bakiye 1.257,23TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 10.984,74TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
5-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.26/05/2022

Katip ……
¸e-imzalıdır

Hakim …….
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.