Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/850 E. 2022/1171 K. 13.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/850 Esas
KARAR NO : 2022/1171

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/11/2020
KARAR TARİHİ : 13/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 23/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında akdedilmiş olan 19.03.2018 tarihli “İnşaat Taahhüt Sözleşmesi”ne istinaden, müvekkil davacı, davalının işletme ve kiralama hakkını elde etmiş olduğu ….., …. Alanı’nda 16 ayrı iş kalemini 1.851.300 TL +KDV bedel karşılığında sözleşmede belirlenen süre içerisinde ifa etmeyi taahhüt etmiş ve edimlerini yerine getirmiş olduğunu, müvekkil davacı firmanın, davalıya iyi niyet ve müsamaha göstererek talepleri doğrultusunda fatura düzenlenmelerini geciktirdiğini ve talep etmiş olduğu tarihlerde fatura düzenlendiğini, zamanla yapılan işlerle, karşılığı olan ödemelerin örtüşmemeye başladığını ve davalı tarafın ödemelerde temerrüde düştüğünü, davalı tarafın ödeme edimlerini yerine getirmediği gibi davacı firmanın fiilen inşaat alanına girmesini de yasakladığını, bu sebepler yüzünden, davalı tarafa Beyoğlu ….. Noterliği’nin 05.09.2019 tarih ve …… yevmiye nolu ihtarnamesiyle fatura bedellerinin ödenmesinin talep ve ihtar edildiğini, davalı tarafın fatura bedellerini ödememesi üzerine alacağın tahsili amacıyla Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …… E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının haksız ve kötü niyetli olarak icra takibine itiraz ettiğini ve takibi durdurduğunu, belirterek, davanın kabulüne, davalının haksız ve kötü niyetli aykırı itirazının iptaline ve %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil davalı şirketin, İstanbul, Çekmeköy, …. Mahallesinde bulunan 8,7 hektar büyüklüğündeki …. alanının işleticisi olduğu, …… gerçekleştirilecek inşaat ve imalatlar konusunda davacı ile 19.03.2018 tarihli “İnşaat Taahhüt Sözleşmesini” (kısaca “Sözleşme”)imzalandığını, sözleşmeye göre muhatap sözleşmede yazılı 16 ayrı iş/imalat kalemini, yine sözleşmede yazılı ve eki mahal listelerinde yazılı hüküm ve koşullarda, Sözleşme tarihinden geçerli 290 günde tamamlayarak davalı müvekkili şirkete teslim taahhüdünde bulunduğunu, sözleşmenin imzasına ve bir kısım imalatların yapılmasına karşın geçen zaman zarfında davacının işi tamamlayarak davalı şirkete teslim etmediğini, eksik kalan işler yanında yapılan işlerde de bir kısım eksiklik ve kusurlar bırakıldığını, davalı şirketin eksik işlerin tamamlanması, ayıplı imalatların sözleşmeye uygun hale getirilmesi için defalarca davacıyı uyardığını buna rağmen davacının sözleşmeyi yerine getirmediğini, davacının eksik bıraktığı işlerin hızlı bir biçimde yapılması zarureti bulunduğundan davalı şirket tarafından sözleşmeye konu alanda İstanbul Anadolu ….. Sulh Hukuk Mahkemesinin …. D.İş sayılı delil tespiti dosyası ile tespit yaptırıldığını, yapılan tespit neticesinde sunulan 29.07.2019 tarihli bilirkişi raporunda özet olarak; nikah salonlarının, kafeteryanın, seyir teraslarının, spor alanlarının, güneş enerji sisteminin ve sözleşme ile eki mahal listesinde yer alan pek çok işin hiç yapılmadığı ve ayrıca yapılan bir kısım işlerde de eksiklikler bulunduğunun tespit edildiğini, rapora göre işin %58,18 lik kısmının tamamlanmış olduğu, tamamlanan işin parasal tutarının 1.077,086-TL, eksik kalan işin oranının %41,82 olduğu ve parasal karşılığının 774.214,00-TL olduğu tespit edilmekle davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, İİK’nun 67. Maddesine başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasında inşaat taahhüt sözleşmesi imzalanmış olup söz konusu sözleşme kapsamında davacının alacaklı olup olmadığı, edimin ifa edilip edilmediği, eksik ve ayıplı ifanın bulunup bulunmadığı noktasında uyuşmazlık olduğu tespit edilmiştir.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün …… esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı tarafından davalı aleyhine ilamsız takip başlatıldığı, süresinde borç ve ferilerine itiraz edilmesi sonucu takibin durduğu itiraz ve davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Tarafların ticari defter ve belgelerinin incelenmesine ilişkin bilirkişi incelemesinde; yasal defter kayıtları örtüşmemektedir. Davacı yasal defterlerinde davacı taraf davalıdan 861.298,76 TL tutarında alacaklı olarak görünmekteyken davalı yasal defterlerinde ise davalı taraf davacıdan 6.965,24 TL alacaklı olarak görünmektedir. Söz konusu örtüşmeme farkları incelendiğinde; bir kısım faturaların ve ödemelerin davacı taraf ticari defterlerinde kayıtlı iken davalının yasal defterlerinde kayıtlı olmadığı tespit edilmiştir.

…. Prodüksiyon Gıda Hay. İthalat İhr. Ltd. Şti. ile ……. Ahşap San. Ve İnş. Ltd. Şti. arasında 19.03.2018 imzalanan İnşaat Taahhüt Sözleşmesi kapsamında yapılan İnşaat Sözleşmesinin bedeli 1.851.300 TL+ KDV’dir.
Sözleşmenin 2. maddesinde, sözleşmenin konusu: “Sözleşmenin İstanbul ili, …. ilçesi, sanılan içinde bulunan …. alanında gerçekleştirilecek inşaat ve imalat işlerinin yüklenicinin sorumluluğunda ekli projelerine uygun olarak yapılmasına dair hak ve yükümlülükleri düzenlemektedir.”
Sözleşmenin 5. maddesinde, iş sahasının teslimi ve işin süresi: “Yüklenici, yer teslimine müteakip işe başlayacak ve sözleşme konusu işi sözleşme tarihinden geçerli olacak şekilde 290 gün içerisinde şirkete teslim edilecektir.” Buna göre teslim tarihi 03.01.2019 tarihi olmaktadır.
Sözleşmenin 5.7. maddesinde, İş, Sözleşmede belirtilen süre içerisinde bitirilip kesin kabule hazır hale getirilecektir. Aksi takdirde yüklenici, kendi tarafından oluşan sebeplerle işin gecikmeye uğratılmasından dolayı, geçen her takvim günü için şirkete taraflarca götürü surette tespit olunan KDV hariç toplam hizmet bedelinin % 03’ü (bindeüç) oranında ifaya ekli gecikme cezası ödemeyi kabul ve taahhüt eder. Gecikmenin 15(onbeş) iş gününü aşması halinde şirket, yüklenicinin cezalı çalışmasına devam ederek işi tamamlamasına izin verebileceği gibi, sözleşmeyi tek yanlı ve haklı nedenle feshedebilir. Tespit isteyen ……. Yapım Prodüksiyon Gıda Hay. İthalat İhr. Ltd. Şti.’nin talebi üzerine İstanbul Anadolu …. Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından …. D.İş nolu dosyasında 15.07.2019 tarihi itibariyle tespit yapılmıştır. 29.07.2019 tarihinde dosyasına sunulan ….. D.İş nolu delil tespit raporunda, özetle keşif tarihi itibariyle yüklenici tarafından işin tamamlanma oranı %58,18 ve işin tamamlanan kısmının bedeli 1.077.086 TL olarak tespit edilmiştir. Ayrıca, aynı tarih itibariyle ayıplı olarak yapılan işlerin bedeli ise 92.300 TL olarak belirlenmiştir.
……. Yapım Prodüksiyon Gıda Hay. İthalat İhr. Ltd. Şti. Bakırköy …. Noterliği’nden ……. Ahşap San. Ve İnş. Ltd. Şti.’ne gönderdiği 02.08.2019 tarihli ve …. yevmiye numaralı ihtarname ile işi süresinde teslim edemediği için inşaat sözleşmesini feshetmiştir.
Bilirkişiler tarafından 29.07.2019 tarihli tespit raporunda nikah salonlarında yapıldığı tespit edilen temel betonlarının ve camide eksik bırakılan işlerin bedellerinin o tarihte hazırlanan yapılmış işlerin toplam bedeli içine katılmadığı görülmüş olup, yeniden yapılan ve aşağıda tablo halinde gösterilen hesaplama sonucunda yüklenici tarafından tamamlanan işlerin oranı %59,89 ve toplam bedeli 1.108.739 TL, eksik işlerin oranı %40,11 ve toplam bedeli 742.561 TL olarak hesaplanmıştır. Sonuç olarak; yüklenici tarafından eksik bırakılan ve ayıplı yapılan işlerin sözleşme fiyatları ile toplam bedeli 742.561 TL +92.300 TL=834.861 TL olarak hesaplanmıştır.
Taraflar arasında akdedilen 19.03.2018 tarihli “İnşaat Taahhüt Sözleşmesi”yle davacının ….., ….. Alanı’nda 16 ayrı iş kalemini 1.851.300 TL +KDV bedel karşılığında sözleşmede belirlenen süre içerisinde ifa etmeyi taahhüt ettiği, davacının bir takım işleri yaparak teslim ettiği ve bazı ödemeler aldığı hususlarında bir ihtilaf bulunmamaktadır. Davacının iddiası, işin tam ve gereği gibi teslim edildiği bu nedenle takibe konu 20.08.2019 tarihli 617.022,00 TL tutarlı; 20.08.2019 tarihli 159.300,00 TL tutarlı bakiye fatura bedellerinin ödenmesi gerektiği yönündedir. Davalının iddiası ise üstlenilen işin eksik, ayıplı ve süresinde teslim edilmediği, geç teslim nedeniyle cezai şart alacağının doğduğu, ayıplı ifa nedeniyle zararların oluştuğu yönündedir. Bu durumda taraflar arasında ihtilaf konusu olan temel problem; davacının üstlenmiş olduğu işleri tam ve gereği gibi zamanda yapıp yapmadığı, buna bağlı olarak davalının tazminat alacağının doğup doğmadığı noktasında toplanmaktadır.
Davacı, davalıya ait bir takım inşaat işlerini belirli bir ücret karşılığında, bağımsız olarak üstlendiğinden taraflar arasındaki sözleşme, istisna sözleşmesidir (TBK. m. 470). Ayıplı ifa durumunda alıcının haklarını düzenleyen TBK. m. 475 hükmüne göre: “Eserdeki ayıp sebebiyle yüklenicinin sorumlu olduğu hâllerde işsahibi, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir: 1. Eser işsahibinin kullanamayacağı veya hakkaniyet gereği kabule zorlanamayacağı ölçüde ayıplı ya da sözleşme hükümlerine aynı ölçüde aykırı olursa sözleşmeden dönme. 2. Eseri alıkoyup ayıp oranında bedelden indirim isteme. 3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları yükleniciye ait olmak üzere, eserin ücretsiz onarılmasını isteme. İşsahibinin genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır”. Görüldüğü üzere, sözkonusu hüküm, ayıba karşı tekeffülde işsahibi lehine seçimlik bazı haklar öngörmüştür. İşsahibi, dilerse, eseri redde hazır olduğunu beyanla eser sözleşmesinin feshini, dilerse eseri alıkoyup kararlaştırılan bedelden indirim yapılmasını talep edebilir. İşsahibinin ayrıca, somut olayda olduğu gibi, genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır.
Bilirkişi raporunun teknik inceleme bölümünde, davacı tarafından üstlenilen işin gereği gibi yapmadığı, ayıplı ve eksik bıraktığı bu nedenle 834.861 TL zarar oluştuğu tespit edilmiştir. Davacının 20.08.2019 tarihli faturayla 617.022,00 TL ve 20.08.2019 tarihli faturayla da 159.300,00 TL olmak üzere toplamda 776.322 TL talep ettiği dikkate alındığında; bu alacak davalının ayıplı ve eksik ifa nedeniyle uğramış olduğu 834.861 TL’lik zarardan mahsup edildiğinde, davacının herhangi bir alacağı kalmamaktadır. Tam aksine, davacının davalıya ayıplı ve eksik ifa nedeniyle borçlu kaldığı görülmektedir. Bu nedenle davacının alacak iddiasının yerinde olmadığı tespit edilmiştir.
İspat kuralına ilişkin TMK. m. 6 hükmüne göre: “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür”. HMK. m. 190/1 hükmüne göre: “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir”. Bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran/iddia eden taraf o vakıayı ispat etmeye mecburdur. Davalının iddialarının haklı görülebilmesi için, anılan kurallar uyarınca, davacının üstlenmiş olduğu işi ayıplı ve geç ifa ettiğini, bir takım işleri eksik bıraktığını geçerli delillerle ispat edilmesi gerekmektedir. Somut olayda ayıplı ve eksik ifa nedeniyle davacının herhangi bir alacağı olmadığı tespit edilmiş olup açıklanan nedenlerle, hükme ve denetime elverişli bilirkişi raporu doğrultusunda davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalı tarafın kötüniyet tazminat talebinin reddine,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 80,70TL ilam harcından peşin alınan 54,40TL harcın toplamı olan 108,80TL harçtan mahsubu ile bakiye 28,10TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Arabuluculuk Asgari Ücret tarifesine göre alınan 1.320,00TL arabulucu ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 16.000,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
7-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/12/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır