Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/823 E. 2021/1045 K. 28.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/823 Esas
KARAR NO : 2021/1045

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/11/2020
KARAR TARİHİ : 28/12/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 10/01/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflarınca itirazın iptaline ilişkin bedel, takip dayanağı cari hesap alacağından davalı borçludan tahsil edilen tutarın düşülerek davaya konu edildiği, huzurdaki davaya konu icra dosyasının cari hesap alacağından kaynaklandığı, ……. bank A.Ş. ….. Şubesine ait 30.09.2019 keşide tarihli ……. seri numaralı 20.000,00 TL tutarlı çekin bu cari hesap kaydında bulunduğu, taraflarınca davalı aleyhine işbu çek için İstanbul ….. İcra Müdürlüğünün ….. E sayılı dosyası ile kambiyo alacağına yönelik takip başlatıldığı ve dosya borcunun davalı borçludan tahsil edildiği ve dosyanın infazen kapatıldığı, bu sebeple müvekkil şirketin bakiye alacağı 59.757,34 TL’nin kaldığı, müvekkil şirket ile davalı şirket arasında ticari ilişki bulunduğu sabit olduğu, tarafların ticari defterleri ve BA-BS formları incelendiğinde davalının müvekkil şirkete borçlu olduğunun açıkça görüleceği, müvekkil şirket ile davalı şirket arasında alım-satıma dayalı ticari ilişki bulunduğu, müvekkil şirket tarafından satılan mallar neticesinde cari hesap ekstresinde de görülen aşağıda belirtilmiş olduğu ve dilekçe ekinde sundukları faturaların keşide edildiği, 28.01.2019 tarihli …… sıra nolu 43.136,66 TL bedelli, 31.01.2019 tarihli ……. sıra nolu 11.823,74 TL bedelli, 12.02.2019 tarihli ……. sıra nolu 817,74 TL bedelli, 22.02.2019 tarihli ……. sıra nolu 47.114,97 TL bedelli, 26.02.2019 tarihli ….. sıra nolu 817,74 TL bedelli, 18.03.2019 tarihli ….. sıra nolu 40.255,59 TL bedelli, 22.03.2019 tarihli ……. sıra nolu 7.862,58 TL bedelli, 12.04.2019 tarihli ……. sıra nolu 35.665,63 TL bedelli, 19.04.2019 tarihli ……. sıra nolu 9.363,12 TL bedelli, 17.06.2019 tarihli ……. sıra nolu 31.074,12 TL bedelli, 21.06.2019 tarihli ……. sıra nolu 11.299,13 TL bedelli, 23.07.2019 tarihli …… sıra nolu 24.532,20 TL bedelli, 24.07.2019 tarihli ……. sıra nolu 8.566,80 TL bedelli, 29.07.2019 tarihli ……. sıra nolu 24.542,42 TL bedelli, ancak davalı borçlu tarafından işbu satış faturaları ve kıymetli evraklardan oluşan cari hesap alacağından kaynaklanan 59.757,34 TL tutarındaki ödemenin yapılmadığı, bu sebeple icra takibine geçildiği fakat davalının haksız itirazı ile takibin durdurulduğunu, taraflarınca arabuluculuk yoluna başvurulduğu, fakat anlaşma sağlanamadığı, bu sebeple işbu davayı açma zorunluluğunun hasıl olduğu, ödenen/ödenmeyen faturaların müvekkil şirket ticari defter ve kayıtlarında sabit olduğu, alacağın varlığı ve ulaştığı meblağ, BA-BS formları, tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılacak bilirkişi incelemesi neticesinde sabit olacağı, tüm bu açıklanan nedenlerle öncelikle davalının haksız ve kötü niyetli itirazının iptali ile takibin devamına %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etme zarureti doğduğu, yukarıda açıklanan ve re’sen nazara alınacak sebeplerle; davalının yapmış olduğu itirazların iptaline, 59.757,34 TL üzerinden takibin devamına, davalı borçlunun %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini arz ve talep ettikleri görülmüştür.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ticari alacaktan kaynaklanan itirazın iptali davasında müvekkilin davacı şirkete borcu bulunmadığı, ödemelerin tamamının delil listesinde de açıkça belli olan şirket yetkilisine yapıldığı, davacı şirket ile arabuluculuk görüşmesinde de netice alınamadığı, müvekkil şirketin ticari defterlerinin incelenmesi neticesinde borçlu olmadığının anlaşılacağı, müvekkil ile davacı şirket yetkilisinin arasındaki ticari ilişkiyi belgeler nitelikteki evrakların delil listesinde sunulduğu, bu nedenlerle itirazın iptali davasının reddi ile davacının %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep ettikleri görülmüştür.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, İİK’nun 67. Maddesine göre alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın davacı şirketin cari hesap alacağının bulunup bulunmadığına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Gaziosmanpaşa ……. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacı tarafından davalı aleyhine 59.757,34-TL asıl alacağın tahsili amacıyla ilamsız takip başlatıldığı, süresinde borç ve ferilerine itiraz edilmesi sonucu takibin durduğu itiraz ve davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır.

Mahkememizce yapılan yargılamada ticari defter ve belgeler üzerinde inceleme yapmak üzere bilirkişiden rapor alınmıştır.
Alınan bilirkişi raporuyla davacı ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacının cari hesap alacağının bulunduğu, alacak miktarının 59.757,34-TL asıl alacak olduğu belirtilmiştir. Bilirkişi incelemesi için davalı tarafça defter ibraz edilmediği görülmüştür.
Ticari defterlerin delil olmasına ilişkin düzenleme HMK 222. maddede yer almaktadır. Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4). Mevcut olayımızda davalının kendisine verilen kesin süre içerisinde ticari defterlerini sunmadığı, davacının ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu anlalılmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; asıl alacağın 59.757,34-TL olduğu, gerek icra aşamasında gerekse yargılama aşamasında söz konusu borcun ödendiğine ilişkin dosyaya herhangi bir delil sunulmadığından davacı tarafından davalı aleyhine açılan itirazın iptali davasının kabulü ile likit olan alacağa yapılan itirazdan dolayı davacı lehine %20 icra inkar tazminatına hükmetmek gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; davalının Gaziosmanpaşa …… İcra Müdürlüğü’nün ……. Esas sayılı dosyasına vaki itirazının 59.757,34-TL asıl alacak üzerinden İPTALİNE, asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanarak ve takip talebindeki diğer koşullar ile devamına,
2-Hükmedilen alacağın %20’i olan 11.951,46TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 4.082,02TL ilam harcından peşin alınan 656,83TL harcın mahsubu ile bakiye 3.425,19TL’nin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesine göre alınan 1.320,00TL arabulucu ücretinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından sarf edilen 800,00TL bilirkişi ücreti, 89,50TL posta masrafı, 54,40TL başvuru harcı, 656,83TL peşin harç olmak üzere toplam 1.600,73TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 8.568,45TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
7-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/12/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır