Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/686 E. 2022/705 K. 07.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/686
KARAR NO : 2022/705

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/10/2020
KARAR TARİHİ : 07/07/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 27/07/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasındaki ticari ilişkisinden kaynaklı fatura alacağının tahsili amacıyla Bakırköy …… İcra Müdürlüğünün …… esas sayılı dosyası ile davalı hakkında icra takibi başlattıklarını, davalının söz konusu takibe itiraz ettiğini, takibin durduğunu, davalının itirazının haksız ve usule aykırı olduğunu ve iptaline karar verilmesini, %20’den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; icra takibinin yetkisiz icra dairesinde yapıldığını, yetkili icra müdürlüğünün İstanbul İcra Müdürlükleri olduğunu, davacının iddialarının ispata muhtaç olduğunu, fatura üzerinde malların teslim alındığına dair müvekkili şirket yetkilisine ait hiçbir imza yahut kayıt da bulunmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkememizce Bakırköy ……. icra Müdürlüğünün …… esas sayılı takip dosyası incelenmiş, incelenmesinde alacaklısının ……. Tekstil San.ve Tic. Ltd. Şti. , borçlusunun … olduğu, 104.682,12TL üzerinden yetkili icra dairesinde ilamsız icra takibi açıldığı, davacının davasını açmasında hukuki yararının olduğu, ödeme emrinin borçluya usulüne uygun tebliğ edildiği ve borçlunun süresinde itiraz etmesi sonucu takibin durduğu anlaşılmıştır. Davacının itirazın iptali davasını 1 yıllık hak düşürücü sürede açtığı anlaşılmıştır.
Mahkememiz dosyasına SMM bilirkişisinden rapor aldırılmış, SMM bilirkişi ……. tarafından düzenlenen 17/05/2021 tarihli ve ek bilirkişi raporlarında özetle; “Taraflardan Davacı taraf duruşma salonunda yapılan incelemeye gelmiş ve yerinde inceleme talep etmiş olup davalı taraf ise incelemeye gelmediğini, davacı tarafın Ticari defter ve belgelerinin incelemesi yapılmış olup, 2020 yılı Ticari defterlerinin incelendiği, defterlerinin açılış onaylarının kanuni süresinde yapılmış olduğu, kapanış onay zamanının henüz gelmediğinden yapılmamış olmasının makul olduğu bu nedenle davacının Ticari defterlerinin lehinde delil niteliği taşıdığı kanaatine varıldığını, davacının Muavin defterine göre davalının hesabı 100.224,43TL borç bakiyesi verdiği, davalının davacıya 100.224,43TL borçlu olduğu tespit edilmiştir bu tutar davacının takipte talep ettiği asıl alacak tutarı ile uyumlu olduğu tespit ve kanaatine varıldığını, ayrıca davalının faturalara karşı herhangi bir itirazına dosyada rastlanmadığını, davalının faturaları BA olarak bildirdiği, davacının davalıya temerrüde düşürücü ihtar göndermediği” belirtmiştir.
Dava, İİK’nun 67. Maddesi gereğince itirazın iptali talebine ilişkindir.
Yetki itirazının BK 89. Maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir.
Davalı taraf kendisine verilen sürede ticari defter ve kayıtlarının yerini bildirmemiş, ibraz etmemiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, dava ve cevap dilekçeleri, taraf vekillerinin mahkememiz huzurundaki beyanları, dosya arasına alınan Bakırköy …… icra Müdürlüğünün …… esas sayılı takip dosyası ve tüm kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; Ticari defterlerin delil olmasına ilişkin düzenleme HMK 222. maddede yer almaktadır. Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
Mevcut olayımızda davalı tarafın kendisine verilen süre içerisinde ticari defter ve kayıtlarını sunmadığı, davacı tarafın ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davalının davaya konu faturaları BA olarak bildirildiğinin belirtildiği, mahkememizce davacının ticari defterlerinin sahibi lehine delil vasfı taşıdığı değerlendirilerek, davalının faturaları BA olarak bildirmesi sebebiyle davacı tarafından faturalara konu hizmetin gerçekleştirildiği kabul edilerek, faturaların davalıya tebliğ edilmediği, bu hususta davalıya ihtarname gönderilmediği bu sebeple temerrüdün gerçekleşmediği anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. Alacağın hesaplanabilir ve likit olması sebebiyle davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile Bakırköy …… İcra Müdürlüğünün …… esas sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 100.224,43TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-100.224,43TL’nin %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 6.846,33TL ilam harcından peşin alınan 1.264,30TL harcın mahsubu ile bakiye 5.582,03TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 54,40TL Başvuru Harcı, 1.264,30TL Peşin Harç olmak üzere toplam 1.318,70TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre alınan 1.320,00TL arabulucu ücretinin kabul red oranına göre hesaplanan 1.263,80TL’nin davalıdan alınarak Hazineye İrat kaydedilmesine,
6-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre alınan 1.320,00TL arabulucu ücretinin kabul red oranına göre hesaplanan 56,20TL’nin davacıdan alınarak Hazineye İrat kaydedilmesine,
7-Davacı tarafından sarf edilen 1.000,00TL bilirkişi ücreti, 117,50TL posta masrafı olmak üzere toplam 1.117,50TL den kabul red oranına göre hesaplanan 1.069,91TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın iş bu davacı üzerine bırakılmasına,
8-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 13.471,32TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
9-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 4.457,69TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
10-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.07/07/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır