Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/535 E. 2022/40 K. 17.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/535 Esas
KARAR NO : 2022/40

DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/08/2020
KARAR TARİHİ : 17/01/2022
KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/02/2022
Davacı tarafından mahkememizde açılan davada yapılan yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından mahkememize sunulan dava dilekçesinde özetle; davalı ……. Dijital Baskı Teknolojileri Dış Tic. A.Ş. İle davacı arasında 11.12.2017 tarihinde Dijital Baskı Makinesi Satış ve Hizmet Sözleşmesi imzalandığını, iş bu sözleşmede …… BASKI MAKİNESİ’nin dört kafa olarak 181.720,00-TL bedelle müvekkiline satıldığını, taraflarca imza altına alınan sözleşmede davalı 11.12.2017 tarihli sözleşmede belirtilen niteliklere sahip ….. BASKI MAKİNESİ’ni ilk etapta iki kafa olarak kurmayı geri kalan iki kafayı da altı ay sonra takmayı kabul ve taahhüt ettiğini, müvekkilinin ……. BASKI MAKİNE bedelini davalıya ödeme yükümlülüğü altına girdiğini, müvekkilinin Dijital Baskı Makinesi Satış ve Hizmet Sözleşmesi kapsamında davacıya; ……. bank, 30.02.2018 vadeli 10.000,00-TL bedelli çek, ……. bank 30.03.2018 vadeli 11.300,00-TL bedelli çek, ……. bank 10.04.2018 vadeli 29.000,00-TL bedelli çek, …… bank 10.05.2018 vadeli 18.700,00-TL bedelli çek ile toplamda 69.000,00-TL ve makbuz karşılığında elden 50.000,00-TL ödeme yaptığını, müvekkilinin sözleşme uyarınca ödemelerini aksatmayarak makine bedelinin 119.000,00-TL’sini zamanında davacıya ödemesine ve sözleşmenin Cihaz Konfigürasyon başlıklı kısmında söz konusu baskı makinesinin müvekkiline dört kafa olarak satıldığını, makinenin iki kafa olarak kurulacağı geri kalan iki kafanın altı ay sonra takılacağı belirtilmesine rağmen davalı şirketin ilave iki kafa takma yükümlülüğünü zamanında yerine getirmemiş olduğunu, davalı şirket ile yapılan görüşmelerden de olumlu sonuç alınamayınca müvekkilinin baskı makinesine iki kafa takma borcu yerine getirilmedikçe baskı makinesinin bakiye tutarını ödemeyeceğini davalı şirkete bildirmiş olduğunu, bunun üzerine davalı şirketin bu sefer sözleşme konusu dört kafalı baskı makinesi için teminat olarak verilen 120.000,00-TL bedelli senedi Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün …… Esas sayılı dosyasından takibe koyduğunu, müvekkilinin de ticari itibarının zedelenmemesi için icra baskısı ve tehditi altında işbu icra dosyası borcu için davalı şirkete 140.000,00-TL ödeme yapmak zorunda kaldığını, bu nedenlerle; davanın kabulüne, davalının kötüniyetli davranışları ile haksız olarak iktisap ettiği 147.280,00-TL’nin temerrüt faizi ile birlikte müvekkiline iadesini ve yargılama masrafları ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili tarafından mahkememize sunulan cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın 11.12.2017 tarihli sözleşmeyle 181.720-TL’ye …… marka baskı makinası aldığını ilk etapta 2 kafa takılarak diğer 2 kafanın 6 ay sonra takılacağının taahhüt edildiğini, sözleşme karşılığında 10.000,00-TL, 11.300,00-TL, 29.000,00-TL ve 18.700,00-TL bedelli toplamda 69.000,00-TL bedelli çek verdiğinin doğru olup sözleşmede açıkça görüldüğünü, 50.000,00-TL’lik ödemenin makinenin ihtiyacı olan boya ve diğer ürünler karşılığında yapıldığını, sözleşmeye ilişkin ödeme olmadığını, her ne kadar davacı taraf ödemelerini aksatmayarak 119.000,00-TL ödeme yaptığını iddia etmişse de sadece sözleşmede verildiği belirtilen toplam 69.000,00-TL’lik çek karşılığı ödeme yapıldığını, davacının bu dönemde halen 181.720-69.000=112.720 TL borcu bulunduğunu ve bu borcunu da ödemediğinden dolayı borçluyla görüşüldüğünde, borçlunun müvekkiline ödeme yapamayacağını, yerine daire verebileceğini söylediğini ve 8 ay boyunca müvekkilini oyalamış olduğunu, davacının netice olarak müvekkilinin 147.280,00-TL fazladan ödeme yaptığını iddia etmişse de satışın dolar kuru üzerinden değerlendirilmesi halinde çok fazla eksik ödeme yaptığının anlaşıldığını, kaldı ki davacı tarafın müvekkili şirkete olan borçlarından dolayı ayrıca Çerkezköy İcra Müdürlüğünün ….. Esas sayılı dosyasıyla icra takibi yapıldığını, tüm bu nedenlerlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, davacı tarafından fazladan ödendiği iddia olunan 147.280,00-TL alacağın davalıdan istirdatı istemine ilişkindir.
Davacı tarafından davalıya sözleşme kapsamında yapıldığı iddia edilen ödemelerden 50.000,00-TL tutarında ve 140.000,00-TL tutarındaki ödemelerin sözleşme kapsamında verildiği hususu ihtilaflı olup, ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekmiştir.
Davacı vekili sözleşme bedeline mahsuben davalıya makbuz karşılığında 50.000,00-TL ödeme yaptığı iddiasına yönelik yapılan değerlendirmede; davacı tarafın iddiasının aksine davalı taraf yapılan 50.000,00-TL’lik ödemenin sözleşme bedeli karşılığında değil, boya ve sair malzeme bedeli olarak ödendiğini bildirmiştir. Mahkememizce 21/12/2020 tarihli celsede davalı tarafa 50.000,00-TL’nin karşılığı olarak davacıya satıldığı iddia edilen boya ve sair malzemeye ilişkin düzenlenen fatura mevcut ise faturanın ve ayrıca teslime ilişkin irsaliye belgelerini dosyaya sunmak üzere süre verilmiş, davalı vekili tarafından mahkememize sunulan 05/03/2021 tarihli beyan dilekçesi ekinde boya ve sair malzemeye ilişkin düzenlenen 50.000,00-TL’lik 14/12/2017 tarihli fatura dosyaya ibraz edilmiştir. Bu durumda davacı taraf, 50.000,00-TL’nin sözleşme bedeline karşılık verildiğini ispat yükümlülüğünde olup, faturanın aksini ispatlayacak mahiyette bir yazılı delil dosyaya ibraz edilmemiştir.
Davacı vekilinin 120.000,00-TL bedelli senet ile ilgili olarak aleyhine icra takibi başlatılması nedeni ile icra tehdidi altında yapmış olduğu 140.000,00-TL’lik bedelin istirdatına yönelik yapılan değerlendirmede ise, bahsi geçen senedin takibe konulduğu Bakırköy ……. İcra Müdürlüğü’nün …… E. Sayılı icra takip dosyasının celp edilerek incelenmiş; davalı şirket tarafından davacı şirket aleyhine 04/04/2019 tanzim, 30/07/2019 vade tarihli 120.000,00-TL bedeli senet dayanak gösterilerek icra takibi başlatıldığı, bu icra takibine istinaden davacı tarafından 140.000,00-TL ödeme yapıldığı anlaşılmıştır. Davacı vekili icra takibine konu edilen senedin dava konusu sözleşmeye teminat olarak verildiğini iddia etmiştir. Ancak gerek taraflar arasında akdedilen sözleşmenin incelenmesinde gerek icra takibine konu edilen senedin incelenmesinde; senedin teminat senedi olarak verildiğine ilişkin herhangi bir ibarenin yer almadığı görülmektedir. Ayrıca sözleşme tarihinin 11/12/2017 olduğu, teminat senedi olarak verildiği iddia edilen senedin düzenlenme tarihinin ise 04/04/2019 olduğu görülmektedir. Sözleşme tarihinden yaklaşık 1,5 yıl sonra teminat senedi düzenlenmesi, hayatın olağan akışına aykırılık teşkil eder mahiyettedir.
HMK 29-31 maddeleri gereğince taraf şirket temsilcilerinin beyanlarına başvurulmak üzere hazır edildikleri 21/12/2020 tarihli celsede davacı şirket temsilcisi 120.000,00-TL’lik senet ile ilgili olarak; senedin davalı şirketten talep edilen başka bir makine için düzenlendiğini, talep edilen makine bedelinin 120.000,00-TL olduğunu, bu makinenin teslim edilmediğini, bahsi geçen bononun dava konusu olan 4 kafalı makine ile ilgisinin bulunmadığını beyan etmiştir. Bu durumda davacı tarafından teminat senedi olduğu iddia edilen ve dava konusu sözleşmeye konu makine ilgili olarak verildiği iddia edilen senede ilişkin ödemenin dava konusu sözleşme ile ilgisinin bulunmadığı ve istirdatının talep edilemeyeceği anlaşılmaktadır.
Mahkememizce makinenin bulunduğu yer mahkemesine talimat yazılarak, taraflar arasında satışa konu olan makine üzerinde konusunda uzman bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılarak sözleşme tarihi olan 11/12/2017 tarihi itibariyle makineye ait iki kafanın bedelinin kaç TL olduğu hususunda rapor tanzimi istenilmiştir. Mahkememizce Çerkezköy ….. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne yazılan talimat neticesinde dosyanın tevdi edildiği bilirkişi tarafından dosyaya sunulan raporda özetle; “Davalı ve davacı arasında 11/12/2017 tarihinde alım satımı yapılan ……. baskı makinesinin eksik bırakılan iki adet kafasının 11/12/2017 tarihi itibariyle 6.000 USD + KDV bedele temin edilebileceği, bu tutarın o günkü dolar kuru olan 3,8401 TL dikkate alındığında KDV dahil 54.375,82 TL olduğu…” teknik kanaati olarak bildirmiş, mahkememizce de düzenlenen bilirkişi raporu değerlendirilmiştir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu, taraf beyanları ve tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesinde; taraflar arasında 11/12/2017 tarihinde makine alım satımına ilişkin sözleşme akdedildiği, sözleşmede kararlaştırılan bedelin 181,720,00-TL olduğu, davacı tarafından sözleşme bedeli olarak 69.000,00-TL ödeme yapıldığı, bu hususta taraflar arasında herhangi bir ihtilaf bulunmadığı, taraflar arasında akdedilen sözleşmede makinenin dört kafa ile satımına karar verildiği, sözleşmeye göre makinenin öncelikle iki kafa olarak kurulacağı, ilave iki kafanın 6 ay sonra kurulacağının kararlaştırıldığı, davalı şirketin iki kafa olarak makineyi teslim ettiği, 6 aylık süre geçmesine rağmen kalan iki kafanın takılmadığı, davacının bu nedenle daha fazla ödeme yapmadığı, kendisinden fazladan tahsil edildiğini iddia ettiği 147.280,00-TL bedelin istirdatını talep ettiği, davacının istirdatını talep ettiği ödemelerin ayrı ayrı değerlendirilmesinde 50.000,00-TL’lik ödemenin boya ve sair malzeme bedeli olarak ödendiği, 120.000,00-TL’lik senet nedeni ile yapılan ödemenin ise taraflar arasındaki başka bir makine alım satım sözleşmesine istinaden yapıldığı, davaya konu sözleşme ile ilgisinin bulunmadığı, sözleşmeye konu makinenin sözleşme tarihindeki iki kafa bedelinin bilirkişi tarafından 54.375,82-TL olarak hesap edildiği, bu durumda sözleşme bedelinden bu bedelin düşülmesi halinde 127.344,18-TL’lik bir bedel ortaya çıktığı, satışa konu makinenin iki kafa hali ile teslim edildiği ve bu hali ile de kullanılabilir durumda olduğu, davacı tarafından yapılan ödemenin 69.000,00-TL olduğu göz önünde bulundurulduğunda davacı tarafından fazladan ödenen bir bedel bulunmadığının anlaşıldığı, 50.000,00-TL’lik ödemenin sözleşmeye istinaden yapıldığının kabulü halinde dahi davacının fazla ödeme yaptığından bahsedilemeyeceği, bu durumda davacının istirdatını talep edebileceği herhangi bir bedel bulunmadığı anlaşılmakla, davanın reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM-Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Açılan davanın REDDİNE,
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır

2-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 59,30-TL ilam harcın peşin alınan 2.515,18-TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.455,88-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre alınan 1.320,00-TL arabulucu ücretinin davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 17.941,60-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
6-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine
Dair, tarafların yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/01/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır