Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/532 E. 2021/304 K. 13.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/532 Esas
KARAR NO : 2021/304

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
DAVA TARİHİ : 13/08/2020
KARAR TARİHİ : 13/04/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 26/04/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;müvekkili şirket tarafından, davalı adına 18/06/2020 tarihli ……. serî numaralı, 60.836,16-TL tutarlı “ ….. ” açıklamalı reklamasyon faturasının tanzim edilerek, davalıya tebliğ edildiğini. davalı tarafından iş bu faturanın Bakırköy …… Noterliği’nin 19/06/2020 tarih ve ….. yevmiye no’lu ihtarnamesi ekinde müvekkili şirkete haksız ve hukuka aykırı biçimde iade edildiğini, davalı tarafından teslim edilen ….. model düğmelerin ayıplı olması sebebi ile düzenlemiş olduğu faturadan kaynaklı olarak müvekkilinin, davalıdan 80.886,18-TL alacaklı olduğunu, davalı borçlu şirketin faturaya karşılık ödeme yapmaması ve faturayı iade etmesi üzerine Bakırköy …… İcra Müd.’nün …… Esas sayılı dosyası ile ilamsız takip başlatıldığını, borçlu şirketin 17/07/2020 tarihinde takip konusu borca ve ferlerine itirazı ile takibin durdurulduğunu, 22/08/2020 tarihli arabuluculuk görüşmesinde de anlaşma sağlanamadığını haksız itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini. davalı yanın %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesıne, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesinini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava/borçlu vekilinin 24/11/2020 kayıt tarihli cevap dilekçesinde özetle;”…müvekkiline kesilen 18/06/2020 tarihti …… seri no’lu 80.886,18-TL’lik reklamasyon faturasının 18/06/2020 tarihinde mail olarak müvekkiline iletildiğini, müvekkili tarafından, davacıya teslim edilen “……” model ürünlerin kontrollerinin yapılmasından sonra davacı tarafça sözlü olarak emtiada herhengi bir imalat hatasr ve ayıp bulunmadığının müvekkiline iletildiğini, davacıya bu ürünle ilgili 23/12/2019 tarih ve ……. no’lu 5.103,32-TL’lık faturanın kesildiğini, ayrıca davaya konu ürünlerin kendilerince imal edilmemiş olup, imalatçı firma ……. Düğme San.ve Ltd. Şti’den satın alındığını ve davacıya satıldığını,
ürünlerin, davacıya teslim tarihinden sonra yazılı veya sözlü olarak herhangi bir ayıp ihbarında bulunulmadığını, keza yine davacı tarafa 5.103,32-TL bedelle satılmış ürüne karşılık 80.886,TL’lik fatura düzenlenmesine konu ayıbın ne olduğunun davacı tarafından açıklanmadığını teslim edilen ürünlerin tamamında veya bir kısmında ne tür eksikliklerin olduğu, ürünlerde var olduğu iddia edilen ayıbın ispatı halinde düzeltilebilecek hatalar olup olmadığı, hatanın firmamızdan mı yoksa davacı şirket tarafından yapılan imalattan mı meydana gelip gelmediğinin, iddia edilen ayıbın tarafjmızdan kesilen 5.103,32-TL’lik faturadan indirim yolu ile gönderilmesi yerine ürünlerin ayıplı olduğundan bahisle 80,186,18-TL‘lik faturanın düzenlenerek gönderilmesinin ticari hayatın olağan akışına aykırı olduğunu haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine, davacının %20 kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptaline ilişkindir.
Davacı tarafından 18/06/2020 tarihli reklamasyon faturası kesilmesinde haklı olup olmadığı, faturaya konu düğmelerin ayıplı imal edilip edilmediği, sorumluluğun davalıya mı yoksa imalatçı firmaya mı ait olduğu, davacının alacaklı olduğu miktar bulunup bulunmadığı noktasında uyuşmazlık olduğu tespit edilmiştir.
Bakırköy ……. İcra Müdürlüğünün …… esas sayılı dosyasının incelenmesinde, Davacı tarafından davalı aleyhine 80.886,18 TL asıl alacağın tahsili amacıyla ilamsız takip başlatıldığı, süresinde borç ve ferilerine itiraz edilmesi sonucu takibin durduğu, itiraz ve davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce satıma ilişkin fatura, cari hesap ekstresi, arabuluculuk tutanağı dosyaya konulmuş taraf defterleri ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş olup, ayıp iddiası da bulunmakla heyete tekstil mühendisi bilirkişi eklenerek rapor alınmıştır.
Dava konusu ürünler ile ilgili yerinde inceleme esnasında yapılan tespitler; …… no’lu iki siparişin üretildikten sonra pat üzerindeki düğmelerinin kimyasal testten kalması üzerine- ürünlerin pat kısmında kullanılan düğmelerin değişimi için fasona gönderildiği, önceki kimyasal testten kalan düğmelerin yerlerinden söktürüldüğü ve yeni temin edilen düğmelerin diktirildiği yeniden ütü paket işlemlerinden geçirildiği ve bu iki siparişin sonuç olarak bu ürünleri alım yapan ….. firmasına teslim edilmiş olduğu, …… Test raporuna göre; bu ürünlere alt test raporu içeriğinde karşılaştırmalı yapılan incelemede, gizli ayıba konu ve bu doğrultuda reklamasyona konu olabilecek hususların tespit edildiği, ……. (Orange-turuncu renk] no’ lu siparişin ise üretildikten sonra pat üzerindeki düğmelerinin kimyasal testten kalması üzerine, ürünlerin pat kısmında kullanılan düğmelerin değişimi için fasona gönderildiği, önceki kimyasal testten kalan düğmelerin yerlerinden söktürüldüğü ve yeni temin edilen düğmelerin diktirildiği yeniden ütü paket işlemlerinden geçirildiği ancak sürenin müşterinin satış için belirlediği süreyi geçmesi nedeniyle bu renkteki siparişin …… firması tarafından red edildiği ve ürünlerin davacı firmada bulunduğu tespit edilmiştir.
Tekstil Mühendisi bilirkişi tarafından, davacı iddialarına konu teşkil eden ayıplı ticari emtiaların incelenmesi ve tarafların ticari defter kayıtları içeriğinde yapılan incelemelerin dava dosyası içeriği, bilgi ve belgeler ile karşılaştırmak incelenmesi sonucunda; taraf defter kayıtlarının birbirini doğruladığı. 6102 sayılı TTK 64/3 ve HMK 222 madde hükümleri gereği sahibi lehine delil niteliğine haiz olduğu görülmüştür. Ayıplı ürünlerle ilgili, düğme söküımü ve yeni düğmelerin tekrar dikimi, ütü ve paket, ürünlerin kolilenmesi için yapılan 2. işlemlerin ödemelerinin hesaplamalarının davacı tarafından el yazısı île aşağıdaki şekilde yapıldığı, fason olarak yaptırılan bu işlemlerin irsaliyeli faturalarının mevcut olduğu. kesilen faturalarda yer alan işlem ücretlerinin ilk kez yapılan işlem tutarları olarak pivasa değerlerine uygun olduğu tespit edilmiş olup, dava konusu 80.886.18-TL’lik reklamasyon fatura bedelinin toplamı itibariyle gizli ayıplı ürünleri temsil niteliğine haiz olduğu değerlendirilmiş olmakla birlikte, ayıp konusu ürünlerin yeniden düğme dikilmesi sonrasında uygulanan ütü paket işlemlerinin piyasa koşullarında fiyatlandırmasında aynı işleminin 2.kez yapılmış olması nedeni ile %50 indirimli yapılabileceği, bu nedenle bilirkişilerce ütü paket fıyatı toplamı olan 61.742,52-TL’nin %50sinin tenzili ile ütü paket tutarı olarak 30.871,26-TL hesaplanması gerektiği, bunun sonucunda davacı şirketin 50.014,92-TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
Ayıp, aynı cins ve kategoriye giren eşyaya nispetle satılan maldaki değer ve elverişliliği kaldıran veya azaltan noksanlıktır (TBK.m.219). TTK.m.23/c hükmünde ticari satışta maldaki ayıpla ilgili ayıbı ihbar süresi düzenlenmiştir. Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise (aşikar ayıp), alıcı 2 gün içinde ayıbı satıcıya bildirmelidir. Maldaki ayıp açıkça belli değilse (açık ayıp), alıcı malı teslim aldıktan sonra 8 gün içinde malı incelemeli veya incelettirmeli ve bu inceleme sonunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, bu sürede satıcıya bildirmelidir. Diğer durumlarda, Türk Borçlar Kanununun 223 üncü maddesinin ikinci fıkrası uygulanır. TBK m. 223’e göre, alıcı gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse, satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması hâlinde (gizli ayıp), bu hüküm uygulanmaz. Bu tür bir ayıbın bulunduğu sonradan anlaşılırsa, hemen satıcıya bildirilmelidir; bildirilmezse satılan bu ayıpla birlikte kabul edilmiş sayılır. Maddede belirtilen “hemen” ifadesi dürüstlük kuralı ve halin icapları göz önünde bulundurularak yorumlanmalıdır. Herhalde ayıp ortaya çıkınca fazla vakit geçirmeden ihbar yapılmalıdır. Ayıp ihbarının ayıba karşı sorumluluktan doğan dava için öngörülmüş olan zamanaşımı süresi geçmeden önce yapılmış olması gerekir. TBK m. 231’e göre, “Satıcı daha uzun bir süre için üstlenmiş olmadıkça, satılanın ayıbından doğan sorumluluğa ilişkin her türlü dava, satılandaki ayıp daha sonra ortaya çıksa bile, satılanın alıcıya devrinden başlayarak iki yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.”
Somut olayda; taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu, tekstil ürünlerinin davacı tarafa ayıplı teslimi üzerine davacı tarafından ayıp nedeniyle reklamasyon faturası kesildiği, söz konusu faturanın davalı tarafça ihtarname ile iade edildiği, ayıp ihbarının süresinde olduğu, yapılan bilirkişi incelemesi ile ütü paket işlemindeki ayıbın giderilebilir nitelikte olduğu, 2. Kez ütü paket işlemi yapılmasının ise %50 indirimli olduğu dikkate alınarak bu bedelin mahsubu sonucunda davacının alacağının 50.014,92 TL olduğunun belirlendiği, sorumluluğun davalı şirkete ait olduğu, rapor içeriği dikkate alınarak yeniden bilirkişi incelemesi yapılmasını gerektiren bir husus olmadığından rapora ilişkin itirazların reddine karar verilmiştir.
HMK’nin ispat yükünü düzenleyen 190. maddesine göre ispat yükü; kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesi gereğince de, “Kural olarak, herkes iddiasını ispat etmekle yükümlüdür.” düzenlemeleri mevcuttur. Buna göre; ayıp iddiasının ispatlandığı ve bilirkişi raporu hükme esas alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Söz konusu alacağın likit olması nedeniyle icra inkar tazminatına da hükmedilmiştir ve aşağıda yazılı şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; davalının Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün …… Esas sayılı dosyasına vaki itirazının 50.014,92-TL asıl alacak üzerinden İPTALİNE, asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanarak ve takip talebindeki diğer koşullar ile devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Hükmedilen alacağın %20’i olan 10.002,98TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 3.416,51TL ilam harcından peşin alınan 976,91TL harcın mahsubu ile bakiye 2.439,60TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 54,40TL Başvuru Harcı, 976,91TL Peşin Harç, olmak üzere toplam 1.031,31TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre alınan 1.320,00TL arabulucu ücretinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine,
6-Davacı tarafından sarf edilen 800,00TL bilirkişi ücreti, 43,00TL posta masrafı, olmak üzere toplam 843,00TL den kabul red oranına göre hesaplanan 521,25TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 7.301,93TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
8-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 4.630,68TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
9-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/04/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır