Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/5 E. 2021/211 K. 17.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/5 Esas
KARAR NO : 2021/211

DAVA : Kayyımlık (Ticari Şirkete Kayyım Atanması)
DAVA TARİHİ : 03/01/2020
KARAR TARİHİ : 17/03/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH: 18/03/2021
Davacı tarafından mahkememizde açılan davada yapılan açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu 03/01/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalıyla birlikte dava konusu …… Metal San. Tic. Ltd. Şti’nin %50’şer ortakları olduğunu, şirket temsilcisi olan müvekkili …’ın görev süresinin 21/05/2017 tarihinde, davalı …’ın ise görev süresinin 24/04/2019 tarihinde sona erdiğini, şirketin halen temsilcisiz kaldığını, şirketle ilgili gerçeği yansıtmayan icra takiplerinin bulunduğunu, bu nedenlerle şirketin hak ve menfaatlerinin korunması için organsız kalan şirkete yönetici kayyım atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde ve yargılama aşamasındaki beyanlarında özetle; davacı tarafın iddialarının doğru olmadığını, şirkete yönetici atanması için genel kurul toplantısı yapıldığını, ancak davacının yönetici seçimi yönündeki karara katılmaması nedeniyle yönetici seçilemediğini, bu nedenlerle yasal dayanağı bulunmayan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava konusu şirkete ait sicil kaydının celp ve tetkikinde; şirketin merkezinin mahkememiz yargı sınırları içinde bulunduğu, bu nedenlerle davaya bakma görev ve yetkisinin mahkememize ait olduğu, şirketi münferiden temsil eden davacı ve davalının görev sürelerinin sona erdiği, dolayısıyla dava tarihi itibariyle şirketin yöneticisinin bulunmadığı anlaşılmıştır.
Her ne kadar şirkete kayyım atanması davasında husumetin şirket tüzel kişiliğine yöneltilmesi gerekir ise de; şirketin iki ortaklı olduğu, %50 hisseye sahip davacı ortağın yine %50 hisseye sahip diğer ortağı davalı olarak göstermiş olması nedeniyle şirket yönünden taraf teşkili sağlandığı ve husumet eksikliğinin bu şekilde giderilmiş olduğu mahkememizce değerlendirilmiştir.
Şirkete ait ticari kayıt ve belgeler üzerinde inceleme yapılması için dosya bilirkişi ……. ‘a tevdi edilmiş, bilirkişi düzenlemiş olduğu 04/11/2020 havale tarihli raporunda özetle; şirket muhasebe hesaplarında birçok kez hesapların birbirine virmanlandığı ve karmaşık hale getirildiği, birçok hesabın 2015 yılı öncesine ait işlemlerle ilgili olduğu, şirketin …….. bilanço ve gelir tablosu hesapları incelendiğinde hesapların neredeyse hiç hareket görmediği, şirketin 2020 yılında stabil halde olduğunu teknik kanaati olarak belirtmiştir.
Yargılama aşamasında şirkete tedbiren kayyım olarak atanan …… tarafından düzenlenen raporlarda, bilirkişi tarafından yapılan tespitlere paralel görüş beyan edildiği, gayri faal olan şirketin aktif hale getirilmesinin gerektiğini, mizanda yer alan verilerin fiktif olup olmadığı hususunun ayrıca değerlendirilmesi gerektiğini beyan etmiş; mahkememizce de şirketin işleyişinin sağlıklı olmadığı değerlendirilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; iki ortaklı dava konusu şirketin daha önce yönetici olarak tayin edilen ortakların görev süresinin dolduğu, şirket ortakları arasında güven ilişkisinin zedelendiği, şirket aleyhine İstanbul Anadolu …… İcra Müdürlüğünün …… takip sayılı dosyası ile yüklü miktarda (7.710.035,08-TL) alacak yönünden icra takibi yapıldığı, şirketin hak ve menfaatlerinin korunması, şirketin halen yöneticisiz kaldığı hususu dikkate alınarak şirkete TMK 427/4 maddesi gereğince yeni bir yönetim organı seçilinceye kadar mali müşavir …’nin yönetim kayyımı olarak atanmasına (Yargıtay 11.HD 2014/15320 esas 2015/2749 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere), davanın şirket tüzel kişiliği aleyhine açılması gerekirken iki ortaklı şirket yönünden davalı hasım gösterilmek suretiyle taraf teşkilinin sağlandığı ve davalının davanın açılmasına sebebiyet vermediği hususu dikkate alınarak davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına ve davacı lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığı kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Sabit görülen davacının davasının KABULÜNE, dava konusu İstanbul Ticaret Sicil Memurluğunun ……. sicil numarasında kayıtlı …… METAL SANAYİ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ’nin organsız kalması nedeniyle şirkete yeni bir yönetim organı seçilinceye kadar şirketi yönetmek üzere TMK 427/4 md gereğince mali müşavir …’nin yönetim kayyımı olarak atanmasına,
2-Kayyımın emek ve mesaisine karşılık kendisine aylık 2.000-TL ücret taktirine, kayyım ücretinin şirket hesabından karşılanmasına,
3-Daha önce kayyım olarak atanan ……..’nin görevinin sonlandırılmasına,
4-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 59,30-TL ilam harcından peşin alınan 54,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90-TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
5-Davalının davanın açılmasına sebebiyet vermediği hususu dikkate alınarak davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına
6-Karar kesinleştiğinde ve istek halinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
Dair tarafların yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/03/2021
Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır
*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.