Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/477 E. 2021/759 K. 05.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/477 Esas
KARAR NO : 2021/759

DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/03/2017
KARAR TARİHİ : 05/10/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 15/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili 15/03/2017 harç tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin turizm ve bilişim alanında faaliyet gösteren grup şirketlerinden biri olduğunu, yaklaşık 10 yıl boyunca davalılar ile işbirliği ve çözüm ortaklığı bulunduğunu, davalılardan ….. Ödeme Sistemleri A.Ş. İle imzalanan 01.02.2016 başlangıç tarihli hizmet sözleşmesinin 3. Maddesi uyarınca davalının, bankaya ait kartların ve bankanın program ortağı olan diğer bankaların ……. markalı kredi kartları ile yapılacak satışları, sözleşmede belirtilen oranda pos komisyonları ile fonlamayı ve bu oranları merkez bankası faiz oranlarına göre revize etmeyi üstlendiğini, sözleşmenin 4. Maddesinde anılan davalının yükümlülükleri ile komisyon oranları ve blokaj oranlarının açıkça belirtildiğini; davalı …… Bankası A.Ş. Tarafından Bakırköy ……. Noterliği’nin 30.09.2016 tarih …… yevmiye nolu ihtarnamesi ile sözleşmenin fesh edildiği ileri sürmesine rağmen esasen sözleşmelerin daha önce eylemli şekilde 30.09.2016 tarihinde fesh edilerek müvekkil şirketin sanal pos erişiminin engellendiğini, bu süre zarfında müvekkilinin sözleşmeden kaynaklanan haklarının davalılar tarafından engellendiğini, bu kapsamda müvekkiline ait poslara uygulanması gereken blokaj gün sayısının bildirim yapılmaksızın 40 günden 95 güne çıkarıldığını, haksız şekilde …… şartı getirildiğini, şirkete ait 3.500.000,00-TL hak ve alacağa blokaj koymak sureti ile herhangi bir bildirim yapılmaksızın davalıların uhdesinde tutulduğunu, bunun dışında davalıların koymuş olduğu ek şarta ve blokaj nedeni ile müvekkili şirketin nakit akışının bozularak ticari itibarının zedelendiğini, bu hususların keşide edilen Beyoğlu …… Noterliği’nin 14.12.2016 tarih ….. yevmiye nolu ihtarnamesi ile bildirilerek haksız blokajın kaldırılması bu kapsamda ana para ve faizin ödenmesi sözleşmenin haksız ve geçersiz feshi nedeni ile paranın hesaplara aktarılması uğranılan maddi ve manevi zararların tazminin talep edildiği, davalıların ihtarnameye cevap vermediği; müvekkilinin belirtilen eylemler nedeni ile zarara uğraması nedeni ile TBK.’nın 112. Maddesi gereğince davalı …… Ödeme Sistemleri A.Ş.’nin sözleşmede belirlenen blokaj sürelerine uymaması sözleşmenin tek taraflı ve müvekkili aleyhine şartlar getirilerek eylemli şekilde ihlal edilmesi ile davalı …… Bankası A.Ş.’nin 30.09.2016 tarihinde hesaptaki paraların yersiz şekilde el konulması nedeni ile müvekkilinin uğramış olduğu zararlar nedeni ile şimdilik 1.000,00-TL zarar ile bu paranın elde tutulması nedeni ile uğranılan faiz karşılığı şimdilik 1.000,00-TL olmak üzere toplam; 2.000,00-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …… Bankası A.Ş. vekili tarafından verilen cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında düzenlenen üye işyeri sözleşmesi kapsamında davacı hesabına bloke uygulamasında hukuka aykırı yön bulunmadığını, davalının taraflarca düzenlenen sözleşme kapsamında üye işyeri olarak faaliyet gösterdiğini, sözleşme ve dava dilekçesindeki açıklamalardan anlaşılacağı üzere davacı ile bloke gün sayılı olarak çalışıldığını, bu sisteme göre üye işyeri nezdinde gerçekleşen alış-veriş bedellerin belirli bir süre bloke tutulduktan sonra POS hesabındaki blokelerin çözüldüğünü, blokenin bu kapsamda konulduğunu; taraflar arasındaki sözleşme hükümleri dikkate alındığında, bloke gün sayısının artırılmasında herhangi bir usulsüz bulunmadığı, davacı gibi işlem gerçekleşme anı ile mal ve hizmet teslimi arasında uzun süre geçen şirketlere yönelik yapılan incelemede davacının en riskli şirketler arasında yer aldığının belirlendiğini, müvekkilinin gerek yatırımcılara gerekse de uluslararası kredi kartı sunucularına karşı önemli sorumlulukları bulunması nedeni ile basiretli bir tacir gibi davranarak yatırımcılarını ve kart hamillerini korumak ile yükümlü olduğunu, davalı şirket hakkındaki olumsuz istihbaratlar ve dava dışı ……. üzerinde gerçekleştirilen sahte işlemlerin yüksekliği ve yüksek …. oranları nedeni ile tedbir alındığını, bu nedenle bloke gün sayılarının artılarak 3D güvenlik sistemine geçildiğini, gerekli bildirimlere uyulmaması nedeni ile belirtilen güvenlik önleminin getirtildiğini, davacının 3.500.000,00-TL’lik POS blokesinin 5.10.2016 tarihinde çözülerek davacı hesabına aktarıldığını, bu nedenle davacının bloke gün sayılarında haberdar olmadığına ilişkin beyanlarının gerçeği yansıtmadığını, davacının gönderilen üye işyerleri ekstreleri ve inter bankacılığı kullanımı nedeni ile bloke gün sayısının artırımndan haberdar olduğunu, buna ilişkin e-mail yazılarının 08.09.2016 ve 09.09.2016 tarihlerinde davacıya bildirildiğini; sahtecilik işlemeleri nedeni ile 3D sisteminin kart hamillerinin korunması amacı ile getirildiğini, kaldı ki bu sistemin davacı lehine de olduğunu, davacıya ait işlemlerde yüksek oranda sahtecilik bulunması belirlenen sahte işleminin ciroya göre yüksek oranda olması nedeni ile önce 3D güvenlik sistemine geçilip ardından sözleşmenin fesh edildiğini, davacının zararına ilişkin herhangi bir kanıt sunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …… Ödeme Sistemleri A.Ş. Vekilinin 27.12.2017 havale tarihli dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde ileri sürülen 01.02.2016 başlangıç tarihli sözleşmenin müvekkili tarafından imzalanmadığını, bu hususun duruşma sırasında belirtildiğini, sunulan yazışmaların sözleşmeye kanıt olmadığını, yazışmalardan anlaşılacağı üzere müvekkilinin sözleşmeye onay vermediğini, bu nedenle müvekkili tarafından olmayan sözleşmenin fesh edildğini kabul edilmediğini, müvekkilinin üye işyeri sözleşmesi ile ihtarnamelere taraf olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:Dava, cevap dilekçeleri, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı… Vs.
Dava dilekçesinde istek kalemlerinin tam olarak anlaşılmaması üzerine mahkememizce 23.11.2017 tarihli oturumda, dava dilekçesinin açıklanarak talebin somutlaştırılması talep edilmiş olup, davacı tarafından UYAP ortamında gönderilen yazılı beyanda, taraflar arasındaki yazışmalar sonrası sözleşmenin imzalanarak davalı …… Ödeme Sistemlerine gönderildiğini, ancak davalı tarafından sözleşmenin imzalanarak iade edilmediğini, sözleşme olmaksızın bu işlemlerin yapılmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu; taraflar arasında imzalanan sözleşme ile davalının 0 komisyon ile çalışmayı kabul ettiğini, sözleşmenin haksız feshi nedeni ile müvekkilinin dava dışı bankalar ile yaptığı sözleşmede %2,5 oranında komisyon ödemesinin kararlaştırıldığını, bu durumda müvekkilinin haksız feshi nedeni ile 447.000,00-EURO komisyon zararı meydana geldiğini, bunun yanı sıra sözleşmeye aykırı şekilde 3D Güvenlik Şartının getirilmesi nedeni ile bu durumunda müşteriler açısında ekstre bir hükümlük olması nedeni ile satış ve cironun düşmesi nedeni iel 3.340.000,00-EURO zararının oluştuğu ileri sürmüştür.
Davacı ile davalı …… Ödeme Sistemleri A.Ş. Arasında yazılı bir sözleşme bulunmadığı dosya kapsamındaki belgeler ile taraf beyanları ile sabittir. Davacı ile, davalı …… Bankası A.Ş. Arasında üye işyeri sözleşmesi bulunmaktadır. Dosyaya ibraz edilen sözleşmelerde davacı ile davalı banka arasındaki üye işyeri ilişkisinin devam eden sözleşmeler ile sürdüğü anlaşılmıştır. Sözleşme uyarınca davacıya ait POS satışları davalı bankada belirli süreler ile bloke ile kaldırıldıktan sonra işlemlerin teyidi sonrası davalı hesaplarına geçirilmektedir. Davalı bankaca, keşide edilen 30 Eylül 2016 tarihli ihtar ile sözleşmenin fesh edilerek sanal POS terminallerinin kapatıldığı davalıya bilidirilmiştir.
Mahkememizce dosya kapsamındaki deliller üzerinde inceleme yapılması konusunda bankacı bilirkişi görevlendirilmiş olup, bilirkişi tarafından ibrazedilen 30.05.2018 tarihli raporun incelenmesinde; davacı ile davalı banka arasında düzenlenen 30.04.2013 tarihli sözleşmeler ile ticari ilişkinin başladığı, davacının üye işyeri POS terminali ve sanal POS kullanımına ilişkin ticari faaliyette bulunduğu, sözleşmenin amaç ve kapsam kısmında komisyon oranlarını %100 oranında artırabileceği ve sözleşmeyi sona erdirebileceği üye işyerinin banka nezdindeki hesabının kapanması ve sözleşmedeki taahhütlere aykırı davranması halinde sözleşmenin geçici olarak askıya alınabileceği, hizmeti durdurabileceği durumunun giderilmemesi halinde sözleşmenin sona erdirelebileceğinin düzenlendiği, 3D Güvenlik Sisteminin Kart hamili ve üye işyerinin sahteciliğe karşı korunması açısından gerekli olduğu bildirildiği görülmüştür.
Mahkememizce “Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesinde; Davacının dava ve açıklama dilekçesindeki davacı açıklamaları dikkate alındığında dava, üye işyeri sözleşmesinin haksız nedenle feshi üzerine davacı tarafından dava dışı kişiler ile yapılan sözleşmedeki komisyon oranı ile ileri sürülen sözleşmedeki komisyon oranı arasındaki farktan kaynaklanan zararlar ile davalı bankanın sözleşmeye aykırı şekilde 3D Güvenlik Sistemine geçmesi nedeni ile davacının uğramış olduğu iş hacmi nedeni ile meydana gelen zararların tahsili istemine ilişkindir. Davacı ile davalı …… Ödeme Sistemleri arasında herhangi bir yazılı sözleşme buunmadığı anlaşılmakla, bu davalıya ilişkin davanın reddine karar verilmiştir. Diğer davalıya yönelik taleplerin incelenmesinde ise; davacı tarafça, güvenlik sisteminin yükseltilmesi nedeni ile uğranılan müşteri kaybına ilişkin talepte bulunulmuştur. Her iki taraflar arasında sözleşme ve bilirkişice belirlenen bankacılık uygulamaları dikkate alındığında, sahtecilik işlemlerinin önlenmesi, kart hamili ile üye işyerinin korunması amacı ile bilişim dünyasında meydana gelen gelişmelere paralel şekilde Güvenlik Sisteminin artırılmasının sözleşmenin ihlali olarak değerlendirilemeyeceği sonucuna varılarak buna ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Davacının, diğer istek kalemi ise sözleşmenin haksız neden ile feshi sonrası yeni kredi kuruluşu ile yapılan sözleşmede ödenen komisyon oranı farkı nedeni ile uğranılan zararın tahsiline ilişkindir. Taraflara arasındaki, sözleşmede bankaca komisyonun %100 oranında artırılabileceği düzenlenmiştir. Bu durumda, davalı ile yapılan sözleşme ve yeni kredi kuruluşu ile yapılan sözleşme değerlendirildiğinde davacının herhangi bir zararının bulunduğu kabul edilemeyeceği gibi davacı tarafından davalının yükümlülüklerine aykırı davranması nedeni ile yapılan feshi bildirimi haklı nedene dayalı olup davalı, sözleşmenin devamına zorlanamaz. Feshin haklı nedene dayanması nedeni ile bu istek kalemi yönünden de davacı talebinin yerinde olmadığı anlaşılmış davanın reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce verilen hüküm; İBAM ……. HD. ….. Esas ve ……. Karar sayılı ilamıyla; gerekçeli kararda savunma sebeplerinin nasıl aşıldığına dair hiçbir değerlendirme ve delil tartışması yapılmadığı belirtilerek HMK’nun 297. Maddesi de dikkate alınarak kaldırılmıştır.
Dosyada mevcut deliller, banka kayıtları ve tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapmak üzere Mali Müşavir bilirkişinin heyete dahil edilerek davacı vekili tarafından 13/12/2017 tarihinde talep açıklama dilekçesi, davacının belirttiği zarar kalemleri ve bu zarara ilişkin somut değerlendirmeleri, İBAM kararı da dikkate alınarak detaylı şekilde değerlendirilmesi için yeniden rapor alınmasına karar verilmiştir.
Davalı banka ile davacı ….. Otelcilik Turizm ve Tic. Ltd. Şti. Firması arasında 30.04.2003 tarihli ……. İşyeri Taksitli Sözleşmesi, 18.05.2003 tarihli …. Bankası A.Ş. Elektronik Ticaret Sözleşmesi ve 31.07.2003 tarihli … Bankası A.Ş. Üye İşyeri Sözleşmesi’ akdedildiği, söz konusu sözleşmeler kapsamında davacıyla ……. nolu üye işyeri, POS terminali ve sanal POS kullanımına yönelik ticari faaliyet içerisine girildiği anlaşılmıştır.
Tarafların imzaladığı sözleşmelerin incelenmesinde;
……. İşyeri Taksitli İşlem Sözleşmesinin; 111. AMAÇ ve KAPSAM kısmında “Banka işbu sözleşmenin IV – V ve VI. maddeleri gereği belirlenen ücret ve komisyon oranlarını sözleşmenin imza tarihinden itibaren geçerli olmak üzere %100 oranında artırabilir veya işbu sözleşmenin 1X.l maddesinde belirtilen tazminatı ödemesi suretiyle sözleşmeyi sona erdirebilir.” maddesi üzerinde tarafların anlaştığı, Elektronik Ticaret Sözleşmesinin; Üye İşyerinin sorumlulukları bölümünün 3.6.bendinde, “Üye işyerinin banka nezdindeki hesabının kapanması ve üye işyerinin bu sözleşmedeki taahhütlerine aykırı davranması halinde geçici olarak sözleşmeyi askıya alabilir. Hizmet verilmesini durdurabilir. Banka üye işyerine durumu bildirerek açıklama ve/veya durumun düzeltilmesini ister ve bu süre içerisinde bankaya ciddi bir zarar/ziyan gelebileceği kanaati hasıl olursa üye işyerinin Provizyon yazılımını geçici/süresiz olarak kapatabilir. Bu bildirim tebliğ şerhinden itibaren 15 gün içerisinde üye işyeri ile mutabakat sağlanamazsa, banka üye işyeri şifresini iptal edebilir. Sertifika onayına son verebilir.” maddesi üzerinde tarafların anlaştığı, Üye işyeri sözleşmesinin; 12.maddesinde bir ay öncesinden haber verilerek sözleşmenin fesih edilebileceğinin kararlaştırıldığı görülmüştür.
Davalı bankanın, Bakırköy ….. Noterliğine ait 30.09.2016 tarih ve ….. yevmiyeli ihtarnamesi ile davacı ‘….. Otelcilik Turizm ve Tic. A.Ş. ile aralarında imzalanmış olan ‘Üye İşyeri Sözleşmesi, ……. İşyeri Taksitli İşlem Sözleşmesi ve Elektronik Ticaret Sözleşmelerini’ fesh ettiğini ihtar etmiştir.
(……) işlemleri güvenli ve düzenli çalışma imkânı sağlanması adına alınması ve uygulanması zorunlu olan kurallar olduğu ve sözleşme serbestisi dikkate alındığında davalı bankanın davacı firma ile çalışmalarını gözden geçirmesi hayatın doğal akışına aykırılık teşkil etmemektedir. (3D
secure güvenlik sistemi ile işlem yapılması, kart ve üye işyerini sahtecilik işlemlerine karşı güvenceye alarak işlem yapılması, uluslararası kuralları ve rasyoların aşıldığı durumları dikkate alarak çalıştığı firmaya bilgi vermek koşulu ile sözleşmeyi feshetmesi basiretli bir tacir kararı niteliğindedir.
Tacir olan davalı bankanın, müşterilerine sunduğu bankacılık hizmetleri sebebiyle çalışma koşullarını, Sözleşme, Bankacılık mevzuatı ve uluslararası uygulamaları kapsamında sözleşme serbestisi ilkesi gereği davacı firma ile davalının çalışma koşullarını iptal haklarının olduğu, davacı şirketin talepleri ve Bölge Adliye Mahkemesi ……. Hukuk Dairesi’nin; …… Karar sayılı kararında belirtilen nedenleri kapsamında, davacı taraftan istenen mali kayıtlar davacı tarafından bilirkişiye teslim edilmediği, yerinde inceleme talebinin de bulunmadığı, davacı şirketin davalı banka uygulamaları nedeniyle zarara uğradığını beyan ettiği halde, somut olarak uğranılan zarara ilişkin veri ve mali tablolar sunulmamıştır. İtiraz üzerine alınan ek rapor için de somut bir veri sunulmamıştır.
Somut olayda; davacı ile davalı …… Ödeme Sistemleri arasında herhangi bir yazılı sözleşme bulunmadığı anlaşılmakla, bu davalıya ilişkin davanın reddine karar verilmiştir. Diğer davalıya yönelik taleplerin incelenmesinde ise; davacı tarafça, güvenlik sisteminin yükseltilmesi nedeni ile uğranılan müşteri kaybına ilişkin talepte bulunulmuştur. Ayrıca, davacının talepleri arasında pos cihazının usulsüz şekilde kapatılmasından kaynaklı zararların da olduğu anlaşılmıştır…… İşyeri Taksitli İşlem Sözleşmesinin; 111. AMAÇ ve KAPSAM kısmında “Banka işbu sözleşmenin IV – V ve VI. maddeleri gereği belirlenen ücret ve komisyon oranlarını sözleşmenin imza tarihinden itibaren geçerli olmak üzere %100 oranında artırabilir veya işbu sözleşmenin 1X.l maddesinde belirtilen tazminatı ödemesi suretiyle sözleşmeyi sona erdirebilir.” maddesi üzerinde tarafların anlaştığı, Üye işyeri sözleşmesinin; 12.maddesinde de bir ay öncesinden haber verilerek sözleşmenin fesih edilebileceğinin kararlaştırıldığı görülmüştür. Sözleşme serbestisi ilkesi de dikkate alındığında; sahtecilik işlemlerinin önlenmesi, kart hamili ile üye işyerinin korunması amacı ile yapılan işlemlerin ve önlemlerin alınmasının sözleşmenin ihlali niteliğinde olmadığı, sözleşmenin haksız neden ile feshi iddiası sonrası yeni kredi kuruluşu ile yapılan sözleşmede ödenen komisyon oranı farkı nedeni ile uğranılan zararın tahsili isteminin de taraflar arasındaki sözleşmede bankaca komisyonun %100 oranında artırılabileceğinin düzenlendiği, bu durumda, davalı ile yapılan sözleşme ve yeni kredi kuruluşu ile yapılan sözleşme değerlendirildiğinde davacının herhangi bir zararının bulunduğu kabul edilemeyeceği anlaşılmıştır. (…..) işlemleri güvenli ve düzenli çalışma imkânı sağlanması adına alınması ve uygulanması zorunlu olan kurallar olduğu ve sözleşme serbestisi dikkate alındığında davalı bankanın davacı firma ile çalışmalarını gözden geçirmesi hayatın doğal akışına aykırılık teşkil etmemektedir. ( ……güvenlik sistemi ile işlem yapılması, kart ve üye işyerini sahtecilik işlemlerine karşı güvenceye alarak işlem yapılması, uluslararası kuralları ve rasyoların aşıldığı durumları dikkate alarak çalıştığı firmaya bilgi vermek koşulu ile sözleşmeyi feshetmesi basiretli bir tacir kararı niteliğinde olduğu değerlendirildiğinden feshin haksız olarak nitelendirilemeyeceği kanaatine varılmıştır. Davacının talepleri arasında yer alan pos cihazının usulsüz şekilde kapatılmasından kaynaklı zararlar yönünden ise davacının ticari defter ve kayıtları ile mali tabloları üzerinde inceleme yapılmasına karar verildiği halde davacı tarafından buna ilişkin herhangi bir delil ve veri sunulmamıştır. ……. İşyeri Taksitli İşlem Sözleşmesi ve Üye İşyeri sözleşmesi hükümlerine göre bankanın sözleşmeyi fesih hakkı bulunduğu, sözleşmelerdeki maddelerin karşılıklı kabul edildiği, davalı tarafından zarara uğradığına ilişkin somut delil sunmadığı, pos cihazı kaynaklı bakiyenin 3.500.000,00 TL olarak davacı şirket hesabına alacak olarak kaydedildiğinin tespit edildiği, davalının zararının ispatlanamadığı anlaşılmıştır.
HMK’nin ispat yükünü düzenleyen 190. maddesine göre ispat yükü; kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesi gereğince de, “Kural olarak, herkes iddiasını ispat etmekle yükümlüdür.” düzenlemeleri mevcuttur. Buna göre; haksız fesih ve zarar iddiasının davalı tarafça ispatı gerekmekle bu husus ispatlanamadığından davanın reddine dair aşağıda yazılı şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30-TL başvuru harcın 34,16-TL peşin harçtan mahsubu ile 25,14-TL’nin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderinin davacının üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından sarf edilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Avukatlık ücret tarifesine göre, hesaplanan 2.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
6-Dosya kesinleştiğinde ve talep halinde gider avansların taraflara iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı …… Bankası vekilinin yüzüne karşı diğer davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/10/2021

Katip …..
¸e-imzalıdır

Hakim …….
¸e-imzalıdır