Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/449 E. 2020/498 K. 27.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/449 Esas
KARAR NO : 2020/498

DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/09/2019
KARAR TARİHİ : 27/10/2020
KARAR YAZIM TARİHİ : 30/10/2020
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilİ aleyhine Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatılmış olup işbu dosyada tebliğe çıkarılan ödeme emri 03.09.2018 tarihinde Tebligat Kanununun 21/2.maddesine göre muhtara teslim edilmiştir. Kendisine tebligat ulaşmayan müvekkilinin, İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … Talimat sayılı dosyasından 08.07.2019 tarihinde evine hacze gelindiğinde icra takibinden haberdar olduğunu, Ödeme emrine bakıldığında, davalı kurum tarafından son ödeme tarihi 13.11.2002, abonelik numarası …. olan 7.046,13TL enerji bedeli ile yıllık %16,80 üzerinden hesaplanan gecikme faizi ve faizin KDV’sinin tahsilinin talep edildiğini, Müvekkil ile yaptığım görüşmede; söz konusu tarih ve sözleşmeye ilişkin herhangi bir bilgi ve dahilinin olmadığını, böyle bir borcunun olmadığını, kurumla sözlü olarak görüşmeye gittiğinde kendisine sözleşme ile ilgili bilgi ve belge vermediklerini beyan ettiğini, İşbu sebeple müvekkilinin böyle bir borcu bulunmamakta olup davalı kurumdan takibe konu sözleşme ve borca ilişkin bilgi ve belgelerin istenilmesine karar verilmesini talep ettiğini, Kaldı ki (hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemek kaydı ile) icra takibine konu edilen alacağın 13.11.2002 son ödeme tarihli abonelik sözleşmesinden kaynaklandığı ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 146.maddesine göre abonelik sözleşmelerinden doğan alacakların zamanaşımının 10 yıl olduğu nazarı dikkate alındığında böyle bir borç olsa dahi zamanaşımına uğrayacağını,İşbu sebeple; söz konusu tarih ve sözleşmeye ilişkin herhangi bir bilgi ve dahili, böyle bir borcu olmayan müvekkil hakkında, şayet böyle bir borç olsa dahi zamanaşımına uğramış olacak olan alacak hakkında davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi ve kötüniyetli olarak müvekkil aleyhine icra takibine girişilmiş olması nedeniyle %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, davalı aleyhine açtığımız menfi tespit davasının kabulü ile icra takibine dayanak yapılan 13.11.2002 son ödeme tarihli abonelik sözleşmesinden kaynaklanan alacağın zamanaşımına uğramış olması ve müvekkili ile yaptığı görüşmede söz konusu tarih ve sözleşmeye ilişkin herhangi bir bilgi ve dahilinin olmadığı nazarı dikkate alınarak davalıya herhangi bir borcunun olmadığının tespitine ve Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında düzenlenen icra takibinin ve ödeme emrinin müvekkili yönünden iptaline, dava konusu alacağın tahsili halinde, müvekkilin ileride telafisi imkansız maddi ve manevi zararlara uğrayacağı muhtemel olduğundan teminatsız veya mahkemenizce uygun görülecek bir teminat mukabilinde Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı icra dosyasının durdurulması amacıyla ihtiyati tedbir kararı verilmesine, Kötüniyetle hareket edilerek aleyhine icra takibi yapılıp gayrimenkullerine haciz konulmuş ve evine hacze gidilmiş müvekkil lehine, davalı aleyhine İİK. 67/2 maddesine binaen %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Mahkememizin mezkur davayı görmekte görevli olmadığını Zira 6102 TTK madde 16’da yer aldığı üzere davacı yan ile müvekkil şirket tacir sıfatını haizdir ve uyuşmazlık her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olduğundan işbu dava ticari dava olduğunu, Dolayısıyla davayı görmekle görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğundan; davanın görevsizlikten reddini, esas yönünden ise yapılan işlemlerin EPDK mevzuat ve yasalarına uygun olması nedeniyle davanın reddini talep etmiştir.
Dosyanın Bakırköy …. Tüketici Mahkemesinden görevsizlikle mahkememize gönderilmiş olduğu anlaşıldı.
7155 Sayılı Kanun ile 6102 TTK.’nın 5. Maddesinden sonra gelmek üzere eklenen 5/a maddesi uyarınca bu kanunun 4. Maddesinde belirtilen ticari davalardan konusu bir miktar paranın alacak ve tazminatları hakkında dava açılmadan önce arabuluculağa başvurmuş olması dava şartıdır. Belirtilen kanunun 23. Maddesi ile 6325 Sayılı Kanunun eklenen 18a/2. Madde de ise arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması durumunda bir işlem yapılmaksızın usulden reddine karar verilir düzenlemesi bulunmaktadır.
Arabuluculuğa başvurmanın zorunlu olduğu buna rağmen davacı tarafça belirtilen yükümlülüğünün yerine getirilmeden davanın açılmış olduğu anlaşılmakla açılan davanın dava şartı yokluğundan reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafça açılan davanın arabulucuk dava şartının yokluğu nedeni ile HMK.’nın 114/2. Ve 7155 Sayılı Kanunun 20. Ve 23. Maddeleri gereğince usulden REDDİNE,
2-Alınması gereken 54,40TL harçtan peşin alınan 89,60TL harcın mahsubu ile 35,20TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Dosya Kesinleştiğinde ve talep halinde gider avansların taraflara iadesine,
Dair tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/10/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.