Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/419 Esas
KARAR NO : 2021/354
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/07/2020
KARAR TARİHİ : 27/04/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 03/05/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 11.12.2019 harçlandırma tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin davalı şirketten reklamasyon iadesi ve cari hesap ekstresinden kaynaklanan alacağına ilişkin olarak, 20.11.2018 tarihinde Büyükçekmece …… İcra Müdürlüğü’nün ……. E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin yetki ve borca ilişkin itirazda bulunduğunu, yetki itirazı ve ödenmesi gereken 50.896,58 TL tutarındaki borca itirazın yerinde olmadığını, itiraz dilekçesinde hiçbir şekilde borç bulunmadığı beyan edilse de icra takibinin konusu olan 11.04.2018 tarihli 35.041,22 TL tutarındaki reklamasyon iadesine ilişkin fatura ve cari hesap ekstresinde davalı şirketin borçlu olduğunun görüldüğünü, 29.11.2019 tarihinde yapılan arabuluculuk görüşmesinde anlaşma sağlanamadığını iddia ile fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla davalının icra takibine yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin devamına, haksız itiraz nedeniyle davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 01.10.2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Tekstil üretim sektöründe faaliyet gösteren müvekkili şirketin, davacı şirketle arasındaki fason üretim sözleşmesi kapsamında davacıdan fason üretim hizmeti aldığını, davacı tarafın bahse konu ürünler bakımından üretimi ve teslimi, sözleşme ve sipariş formlarında belirlenen teslim tarihlerine aykırı şekilde gerçekleştirdiğini, gecikme nedeniyle müvekkili şirket tarafından fason üretim sözleşmesi hükümlerine istinaden 25.09.2017 tarih, …… nolu reklamasyon faturasının düzenlendiğini, davacının kötü niyetli şekilde faturanın iadesi yoluna gittiğini, faturaya dayalı alacaklarının taraflar arasındaki sözleşmesel ilişkiye ve hukuka uygun olduğunu, sonrasında düzenlenen faturaların da davacı tarafından iadesi üzerine tarafların bir araya gelerek müvekkili şirketin davacıya 68.686,00 TL tutarında ödeme yapması ve bu ödeme sonucu alacak kaydının reklamasyon faturası ile kapatılması konusunda anlaşma sağladıklarını, 13.08.2018 tarihinde 68.686,00 TL tutarında EFT işlemi gerçekleştirildiğini, ancak davacının mutabakata aykırı olarak icra takibi başlattığını, haklı gerekçe ile icra takibine itiraz edildiğini, ticari ilişki kapsamında gecikmeli teslim nedeniyle müvekkili şirketin zararının, davacının alacak iddiasından çok daha fazla olduğunu, davacının reklamasyon faturalarını haksız şekilde iade ederek, müvekkili şirketin iyi niyetine dayalı olarak sağladığı mutabakata aykırı olarak kötü niyetle hareket ettiğini beyan ile davanın reddine, takip tutarının %20’si oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptaline ilişkindir.
Cari hesap ekstresi ve reklamasyon faturasından kaynaklı davacının alacağının bulunup bulunmadığı, geç teslim nedeniyle faturanın iadesinde davalının haklı olup olmadığı, geç teslimin söz konusu olup olmadığı, davalı tarafından 68.686,00TL EFT işlemi yapılıp yapılmadığı ve alacak borç miktarı noktasında uyuşmazlık olduğu tespit edilmiştir.
Büyükçekmece …….. İcra Müdürlüğünün …….. esas sayılı dosyasının incelenmesinde, Davacı tarafından davalı aleyhine 35.041,22 TL asıl alacağın tahsili amacıyla ilamsız takip başlatıldığı, süresinde yetkiye, borç ve ferilerine itiraz edilmesi sonucu takibin durduğu itiraz ve davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
HMK’nın 6. Maddesi gereğince kural olarak her dava açıldığı tarihteki davalının yerleşim yeri mahkemesinde açılır. İcra dairesinin yetkisi kamu düzenine ilişkin olmayıp, alacaklının yetkisiz bir icra dairesinde takip yapması halinde, mahkemece resen icra dairesinin yetkisizliği gözetemeyeceği için, borçlunun itiraz yolu ile bunu ileri sürmesi gerekir. Davalı-borçlunun icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz etmesi durumunda, itirazın iptali davasının görülebilmesi için yetkili icra müdürlüğünde takip yapılması bir dava şartı olduğundan mahkemece öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz incelenir ve takibin yapıldığı icra dairesinin yetkisiz olduğu anlaşılırsa, takibin yetkisiz icra dairesinde yapılmış olması nedeniyle davada dava şartı gerçekleşmediğinden, dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilir. Somut olayda davacının yerleşim yeri itibariyle Büyükçekmece İcra Dairesinin yetkili olduğu, TBK’nun 89/1 maddesinde açıkça “Para borçları, alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edilir.” dendiği, bu kapsamda davacının yerleşim yerinin de yetkili olduğu anlaşılmakla icra dairesinin yetkisine ilişkin itirazın reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılamada ticari defter ve belgeler üzerinde inceleme yapmak üzere bilirkişiden rapor alınmıştır.
Alınan bilirkişi raporuyla davacı ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacının cari hesap alacağının bulunduğu, tarafların ticari defter ve kayıtlarını ibraz ettiği, 2017-2018 yılı ticari defterlerin lehlerine delil vasfının bulunduğu, taraf defter kayıtlarının birbiriyle mutabık olduğu, davacı tarafından Temmuz-Ağustos 2017 dönemindeki ürün sevkiyatlarının termin tarihine göre ortalama 26 gün geciktirildiği, bu gecikmelere istinaden davalı tarafından 25.09.2017 tarih, 121.737,60 TL (34.560,00 USD) tutarlı reklamasyon faturası tanzim edildiği, davacı alacağının dayanağını davalı tarafından tanzim edilen 29.03.2018 tarih …… numaralı, 62.041,50 TL tutarlı reklamasyon faturasına ilişkin davacı tarafından tanzim edilen 29.03.2018 tarih, 35.040,60 TL tutarlı reklamasyon iade faturası ve cari hesap bakiyesinin oluşturduğu, söz konusu iade faturasının davalı şirket kayıtlarında yer aldığı ve kabulünde olduğu, davacının Büyükçekmece ……. İcra Müdürlüğü ……. E. sayılı dosyasında davalıdan 35.041,22 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Davalı vekilinin rapora ilişkin itirazları bulunsa da her iki tarafın ticari defterlerinin birbirlerini doğruladığı ve alacağın buna göre belirlendiği anlaşılmakla esasa etkili olmayan itirazların reddine karar verilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; asıl alacağın 35.040,22 TL olduğu, gerek icra aşamasında gerekse yargılama aşamasında söz konusu borcun ödendiğine ilişkin dosyaya herhangi bir delil sunulmadığından davacı tarafından davalı aleyhine açılan itirazın iptali davasının kabulü ile likit olan alacağa yapılan itirazdan dolayı davacı lehine %20 icra inkar tazminatına hükmetmek gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; davalının Büyükçekmece …… İcra Müdürlüğü’nün …… Esas sayılı dosyasına vaki itirazının 35.041,22-TL asıl alacak üzerinden İPTALİNE, asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanarak ve takip talebindeki diğer koşullar ile devamına,
2-Hükmedilen alacağın %20’i olan 7.008,24TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 2.393,66TL ilam harcından peşin alınan 587,88TL harcın mahsubu ile bakiye 1.805,78TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
4-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa göre alınan 1.320,00TL arabulucu ücretinin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
5-Davacı tarafından sarf edilen 800,00TL bilirkişi ücreti, 92,50TL posta masrafı, 44,40TL başvuru harcı, 587,88TL peşin harç olmak üzere toplam 1.524,78TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.256,18TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
7-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.27/04/2021
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır
*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.