Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/276 E. 2021/74 K. 02.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/276 Esas
KARAR NO : 2021/74

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/04/2020
KARAR TARİHİ : 02/02/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 25/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Davacı vekili 17/04/2020 harçlandırma tarihli dilekçesinde özetle “…müvekkili ……. A.Ş’ nin, ……. San.ve Tic.A.Ş’ne aralarındaki ticari ilişki kapsamında …… bank ……. Şubesi, keşide yeri İstanbul, keşide tarihi 28/12/2019 bedeli 133.000,00-TL olan çekin düzenlendiğini,, Çek hamline çekin ulaştırılması için verildiği kargodan 14/10/2019 tarihinde çalındığını, bu konuda da kargo firması yetkilileri tarafından suç duyurusunda bulunulduğunu, Çekin çalınmasından hemen sonra müvekkil şirketin mağdur olmaması ve kötü niyetli ele geçiren kişilerce çekin yazılmasının önğne geçilmesi amacıyla Bakırköy …… Asliye Ticaret mahkemesinde ….. D.iş dosyası ile ihtiyati tedbir ve çekin iptali talep edildiğni, mahkemece çek iptali isteme hakkının sadece hamilde olması nedeniyle kaybettiği çekin bedelinin kendisinden istenmesi halinde aynı kanunun 792.maddesi uyarınca borçlu olmadığının tespiti yönünde dava açmak hakkına sahip olduğu gerekçesi ile ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verildiği, davanın kabulünü talep ve dava etmiştir.
Davalı ……. Mobilya Vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin çeki, ticaret ürünü olarak yaptığı işlere karşılık iktisap ettiğini, Ayrıca, müvekkilinin iyi niyetli hamil olduğunu, çeki iktisabında ağır kusur ve ihmalinin bulunmadığı için müvekkilinin iyi niyetli olduğunu ispat zorunda olmayıp, davalı müvekkilinin kötü niyetli olduğunun ve çeki iktisabında ağır kusurlu olduğunun Davacı tarafından kesin delille ispatlanması gerektiğini, Çekteki görünür ciro silsilesinde TTK 790.maddesi gereğince kopukluk olmadığını ve davalı hamilin bu nedenle yasal hamil durumunda olduğunu diğer yandan dava konusu çekte ödeme yasağı bulunmasının hamilin hakları üzerinde etki edici olmadığını, Davacı borçlunun şek keşidecisi durumunda olduğunu, dilekçesinden de anlaşılacağı üzere imzaya bir itirazı bulunmadığını, Yargıtay ……. H.D’nin …… E. ……. K. Sayılı 22/02/2017 tarihli ilamı ile kendi imzasına itirazı olmayan davacının müvekkie karşı hukuki sorumluluğunun devam ettiğini, Açıklanan nedenlerle; iyiniyetli ve meşru hamil müvekkile karşı açılan davanın reddine, Davacının dava konusu asıl alacağın%20’sinden aşağı olmamak üzere tazminat ve dava konusu alacağın %10’u oranında para cezasına mahkum edilmesine, dava masrafı ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesinin talep edildiği…” görülmüştür.
Davalı ……. San Tic A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle;Davaya konu ”…… bank … Caddesi ……. Şubesi nezdindeki ……. numaralı hesap keşideli, 28.12.2019 keşide tarihli, 133.000,00TL bedelli, …… çek numaralı” çek ticari faaliyetleri karşılığında davacı tarafından müvekkile keşide edilmiştir. Ancak müvekkil şirkete posta yoluyla gönderilen iş bu çek kargodayken çalınmıştır. İlgili çek müvekkilin eline hiç geçmemiştir ve müvekkil tarafından asla ciro edilmemiştir. Dava dilekçesinde de belirtiliği üzere konu hakkında kargo şirketince suç duyurusunda bulunulmuştur. Kargonun çalınması hususunda kargo şirketi çalışanları tarafından yapılan şikayet ve bilgi alma tutanağının bir nüshası dilekçe ekinde sunulmuş olduğunu beyanda davanın reddini talep etmiştir.
… ve …’nin davaya cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, davacının davalılara borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın davaya konu 133.000,00TL bedelli çek nedeniyle davacının borçlu olup olmadığı,……. Ltd Şti’nin çeki iktisabında kötüniyetli olup olmadığı noktasında uyuşmazlık olduğu tespit edilmiştir.
Davacı taraf çeki hamile ulaştırmak için kargo firmasına teslim ettiğini, çekin 14/10/2019 tarihinde çalındığını ve çek nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep etmişse de somut olayda geçersizlik defii söz konusudur. Geçersizlik defilerinin mevcut olduğu durumlarda senetteki imza sahibine isnat edildiğine göre sonuçlarına katlanmalı ve herkese karşı ileri sürülememeli ancak kötüniyetli hamillere karşı ileri sürülebilmelidir. Bilirkişi incelemesi sonucunda; davacının davalı ……. Plastik AŞ. ile ticari ilişkisinin bulunduğu diğer cirantalarla ticari ilişkisinin bulunmadığı tespit edilmiştir. Ancak davalıların kötüniyetli olduklarına dair somut delil olmadığı gibi keşideci imzasının inkar edilmemesi nedeniyle davacının hukuki sorumluluğunun devam ettiği anlaşılmıştır.
TTK’nın 818/c maddesi yollamasıyla çekler hakkında uygulama olanağı bulunan TTK’nın 677/ç maddesinde “bir poliçe, poliçe ile borçlanmaya ehil olmayan kişilerin imzasını, sahte imzaları,hayali kişilerin imzalarını veya imzalayan yada adlarına imzalanmış kişileri herhangi bir sebeple bağlamayan imzaları içerse, diğer imzaların geçerliliği bundan etkilenmez” hükmü bulunmaktadır. Belirtilen hüküm uygulamada imzaların istiklali olarak adlandırılmaktadır. Çek borcu sebepten mücerret bir borç olup davacı tarafın emrine düzenlenen çeki ciro ettiğini kabul etmektedir. Çekteki davacıya atfen atılan imza inkar edilmemiştir, bu durumda sonraki cirantalarla ticari ilişki bulunsun veya bulunmasın davacı çek borçlusu olarak kabul edilmelidir.
HMK’nin ispat yükünü düzenleyen 190. maddesine göre ispat yükü; kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesi gereğince de, “Kural olarak, herkes iddiasını ispat etmekle yükümlüdür.” düzenlemeleri mevcut olup ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 59,30TL ilam harcından peşin alınan 341,55TL harcın 1.929,76TL ıslah harcı toplamı olan 2.271,31TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.212,01TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından sarf edilen herhangi bir masraf bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadğına,
5-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 16.585,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalılar … ve …’ne verilmesine,
6-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı ……… Plastik vekilinin yüzlerine diğer davalıların tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.02/02/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.