Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/262 E. 2021/87 K. 09.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/262 Esas
KARAR NO : 2021/87

DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/03/2020
KARAR TARİHİ : 09/02/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 04/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin tekstil işi ile uğraşmakta olup ……. isimli şahıs firmasına olan 154.158,16 TL borcunu ödemek isterken şirketin fınans birimi tarafından isim benzerliği nedeniyle hata yapılarak uzun süreden beri ticari ilişkisi ve borcu bulunmayan davalı şirketin banka hesabına 17.02.2020 günü saat 16:54:30’ da havale edildiğini,……. ‘a ait cari hesap ekstresi incelendiğinde paranın miktarı ile örtüştüğünün görüleceğini, hatalı ödeme sonrası aynı miktarın ……’a ödenerek cari hesabın kapatıldığını, davalı şirketin cari hesabı incelendiğinde 06.02.2015 tarihinden bu yana çalışılmadığı ve hesabının sıfır olduğunun görüleceğini, ticaret sicil kayıtlarında davalı şirketin İstanbul’dan Saray/Tekirdağ’a taşındığının görüldüğünü, uzun süre önce faaliyetine son vermiş olup fiili olarak ticaret yapmadığını, Çerkezköy Ticaret Sicil Müdürlüğü kayıtlarına göre üyeliğinin askıya alındığının açık olduğunu, davalı şirket yetkili ……. e telefon ile ulaşıldığı ancak parayı iadeye yanaşmadığını, akabinde Bakırköy …… Noterliği’nin 26.02.2020 tarih, …… yevmiye numaralı ihtarnamesinin gönderildiğini, Bakırköy ……. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ……. D. İş sayılı dosyası ile ihtiyati tedbir talebinde bulunulduğunu iddia ile bu hususta alınan ihtiyati tedbir kararının dava sonuçlanana kadar devamına karar verilmesini, davalının sebepsiz zenginleşmesi ve tüm çabalara rağmen parayı iade etmemesi nedeniyle arabuluculuk sürecinin başlama tarihi 28.02.2020’ den itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte istirdadına, bankada bulunan 154.158,16TL’nin müvekkili şirkete iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Usulüne uygun tebligata rağmen davalı tarafın davaya cevap vermediği görülmüştür.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayalı alacak istemine ilişkindir.
Davacı tarafından davalı hesabına hataen para gönderilip gönderilmediği, taraflar arasında ticari ilişki bulunup bulunmadığı, davacı ile…… Tekstil-…… arasında ticari ilişki bulunup bulunmadığı, varsa 154.158,16TL borcun ödenerek cari hesabın kapatılıp kapatılmadığı noktasında uyuşmazlık olduğu tespit edilmiştir.
Davalı ve davacı şirkete ait 17/02/2020 tarihine ilişkin hesap hareketleri ilgili bankalardan istenerek ticari defter ve belgeler üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi incelemesi sonucunda; davacı yanın ticari defter ve kayıtlarını ibraz ettiği, 2020 yılı ticari defterlerin lehine delil vasfının bulunduğu, davacı şirket ile dava dışı…… Tekstil-…… arasında ticari ilişki bulunduğu, davaya konu para transferine ilişkin 154.158,16 TL tutarın…… Tekstil-…… tarafından tanzim edilen iki adet fatura bedeline ilişkin olduğu, anılan tutarın 18.02.2020 tarihinde…… Tekstil-……’a ödendiği, taraflar arasında 06.02.2015 tarihinden bu yana ticari ilişki bulunmadığı, davacı şirket tarafından…… Tekstil-……’a olan 154.158,16 TL cari hesap borcunun sehven 5 yıldan bu yana ticari ilişkide bulunulmayan davalı şirket banka hesabına gönderildiği, davacının davalıdan 154.158,16 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
6098 sayılı TBK. m.77/1’e göre; zenginleşen başkasının malvarlığından veya emeğinden haklı bir sebep olmaksızın elde ettiği zenginleşmeyi geri vermek zorundadır. Geri verme borcunun konusu ve kapsamı; TBK. m. 79 ve 80’de “aynen geri verme ilkesi”ne göre düzenlenmiştir.
Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır.Borç olmayanı rızası ile ödeyen kimse yanlışlığa düştüğünü ispat ettiği takdirde ödediğini geri isteyebilir. Yanlışlık eda ile ilgili olup, edada bulunan da bağışlama irade ve arzusunun bulunmadığını gösteren bir yanılmadır.
HGK’nın 05.12.1984 tarih ve 1982/13-387 E. – 1984/997 K. sayılı kararı ile herhangi bir tasarrufa dayanmayan salt hatalı ödemenin idare tarafından BK’nun sebepsiz zenginleşme kurallarına göre geri istenebileceği açıklanmıştır. Yine aynı Kanun’un 82 inci maddesinin birinci fıkrasına göre; sebepsiz zenginleşmeden doğan istem hakkı, hak sahibinin geri isteme hakkı olduğunu öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve herhalde zenginleşmenin gerçekleştiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar.İki yıllık zamanaşımı süresi, hak sahibinin, mal varlığındaki eksilmeye yol açan işlemi ve sebepsiz zenginleşeni tam olarak öğrendiği tarihten itibaren işlemeye başlar. Ondan önceki noksan bilgiler ve tahminler bu sürenin başlangıcına esas olamaz.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; söz konusu paranın hataen davalıya gönderildiği ve davalının sebepsiz zenginleştiği anlaşılmakla davanın kabulüne karar verilerek aşağıda yazılı şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile 154.158,16TL’nin dava tarihi olan 25/03/2020 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu’na göre belirlenen 10.530,54TL ilam harcından peşin alınan 2.632,64TL harcın mahsubu ile bakiye 7.897,90TL’nin davalıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
3-Davacı tarafından sarf edilen 800,00TL bilirkişi ücreti, 117,00TL posta masrafı, 54,40TL başvuru harcı, 2.632,64TL peşin harç, olmak üzere toplam 3.604,04TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 18.595,02TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
6-HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra artan avansın taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/02/2021
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır
*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında e-imza ile imzalanmıştır.